Antik YakınDoğu
Yunan ve Roma gerçekten müzelerimizi dolduran tannçaları mı tanırdı sa­dece? Peki kadını gerçekten sadece ev kadını olarak mı görürdü kamuoyu? Sa­dece farklı olmayı, yani cariye olmayı kabul eden kadınlar mı erkeklerle felsefe tartışmasına dahil edilirdi? Yunan ve Latin kadın sevmezliği bazen gerçekten hakaret düzeyine ulaşırdı; Catullus ve Martialis bize mide bulandıncı kadın portreleri sunar, Juvenalis'in de Satira VI eseri şiddetli bir kadın düşmanlılığı sergiler. Peki ya Horatius? Epodos XII şöyledir: "Ne istiyorsun, korkunç canavarlara yakışan kadın? Neden artık güçlü kuvvetli bir genç olmayan, burun delikleri tıkalı olmayan bana hediyeler ve aşk mektuplan gönderirsin?"
Çerçeveleme etkileri içerisinde aynı enformasyonu sunmanın farklı biçimleri çoğu kez farklı duyguları uyandırır ameliyattan Bir ay sonra hayatta kalma ihtimali %90'dır cümlesi hem de onun dengi olan ameliyattan hiç veren bir ay içinde ölüm oranı %10'dur cümlesinden daha rahatlatıcıdır benzer bir şekilde %90 yağsız olarak tarif edilen soğuk etler %10 yağ içerir diye tarif edilenlerden daha cazip gelir yani alternatif ifadelerini eş değeri olduğu apaçıktır kişi Normalde tek bir ifade görür ve gördüğün Neyse hepsi odur.
Reklam
263 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 saatte okudu
Devrim Akalın / Hâlâ Sevenler Kulübü Akıcı ve yalın bir dille yazılmış, mizah ve hüznün kolkola gezdiği, kadının ilişkilerdeki gücünü gözler önüne seren okunması keyifli bir kitap. Arkadaşlık ve dostluk tüm hikayenin ana temasını oluşturuyor. Birbirine çok bağlı olan üç arkadaş; Sibel, Bilge, Belgin. Bu üç kadın sayesinde o kadar çok hayata
Hâlâ Sevenler Kulübü
Hâlâ Sevenler KulübüDevrim Akalın · Mythos Kitap · 20232 okunma
"Hangi çiçek diğeri 'sarı açtı' diye ayıplar? Hangi kuş diğeri 'farklı ötünce' ona yasak koyar? Derisinden, dilinden ötürü ölüyor insanlar. Ah insanlar! Her şeyi bulan ama kendini bulamayan insanlar..."
210 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Merhaba kitapsever dostlarım. Öyle güzel, öyle heycanlı, hop oturup hop kalktığım bir kitap okudum ki hangi sözlerle öveceğimi bilemiyorum. Öncelikle kitabımız Bilimkurgu türünde, inanılmaz akıcı elinize aldığınızda bitmeden rahat bir nefes alamayacaksınız. İki farklı zaman diliminden okuyoruz kitabı. Baş karakterimiz Cem evine giren takım elbiseli adamların onu bayıltması üzerine denizin ortasında büyük bir yat da gözlerini açar. Onu yat'a getiren kişiler onunla bir iş anlaşması yapmak isterler. Cem artık burdan dönüşün olmayacağının farkındadır ve sözleşmeyi imzalar, yüklü bir miktar anında hesabına geçer. Gemide onunla beraber birkaç kişi daha vardır ve hepsi aynı sözleşmeyi imzalamıştır. Artık Cem'in hayatı hayal bile edemeyeceği şekilde değişmek üzeredir hatta tüm dünyanın... Yok olmanın eşiğindeki Dünya'yı bu tükenmişliğe sürükleyen İnsanoğlumu yoksa onu kontrol eden başka güçler mi ? Cem geçmişe giderek Dünyayı kurtarmayı mı yoksa yok etmeyi mi istiyor? Harika bir kurgu, sırlarla, soru işaretleri ile dolu full Aksiyon Allahım ne olur devamı olsun... Bu kitabı okumayan kalmasın
Geriye Doğan
Geriye DoğanHasan Bulut · Otontik Kitap · 20248 okunma
Osmanlı'nın gerilemesinde din dışında çok farklı nedenler vardı.
Eğer dini gericilik nedeni olarak görürsek Farabi'leri, İbn-i Sina'ları, El Kindi'leri, İbn-i Rüşd'leri nasıl değerlendireceğiz?
Pdf, KırmızıkediKitabı okuyor
Reklam
"Bence, sinema geliştikçe yalnızca edebiyattan değil, sanatın öteki birleşik formlarından da uzaklaşacak ve böylece gitgide daha fazla bağımsız, daha fazla kendisi olacaktır. Elbette arzulandığı ölçüde çabuk olamayacaktır bu. Zira farklı aşamaları barındıran, uzun bir süreçten söz ediyoruz."
"Kaygı"nın nesnesi, "korku"dan farklı olarak, "hiçlik"tir.
Sayfa 7 - İş Bankası Kültür Yayınları PdfKitabı okuyor
İlişkilerde aile bağları önemlidir, ancak bir ilişkinin sadece anne-babaların dışında olması gerektiğini söylemek, ilişkilerin karmaşıklığını ve farklı dinamiklerini görmezden gelmek olur. İnsanlar farklı aile yapılarından geliyorlar ve bu da ilişkilerde farklı dinamiklere neden olabilir. Örneğin, biri ailesiyle sıkı bir bağ kurmuş olabilir ve bu, ilişkisini etkilemeyebilir veya ilişkisini güçlendirebilir. Önemli olan, her iki tarafın da birlikte bir yaşam kurmaya ve karar almaya istekli olması ve bu kararları birlikte alırken her iki tarafın da ihtiyaçlarını ve isteklerini göz önünde bulundurmasıdır.
Serkan

Serkan

@Seerkan_
·
23 Nisan 10:38
Sizce ?
İnsan bir ilişkiye başlıyorsa, bu hele ki evlilik birliğiyse, ona başladıktan sonra anne-babanın bile dışarıda olduğunu artık idrak etmek zorunda. Ailesinden kopamayan, kendine bir aile kuramaz. Çok isteyen kadın/erkek, tercihini ömrünün sonuna kadar anasının dizinin dibinde oturarak yapabilir. Ama bir başkasını hayatına ortak etmeye karar vermişse, artık buna göre yaşamak zorundadır çünkü karar vermek, tutarlılık gerektirir.. Afralice + Seerkan_
📍Baykar'dan sonra, şimdi de Türk Hava Yolları hedefe konmuş galiba. Üst düzey yöneticilerinin aldığı maaşlar sosyal medyanın dilinde. Gelin size biraz meseleyi izah edeyim. Türk Hava Yolları, tartışmasız olarak dünyanın en iyi 10 havayolu şirketi arasında ve dünyada, uçuş destinaayonları en fazla olan kuruluş. Peki bazı rakip havayolu
Reklam
Karanlıkta algılandığı için zayıflık, bağışlamada ve sevgide bir amaç göremez. Kendisi dışındakileri kendinden ayrı ve farklı algılar; bu yüzden dünyada paylaşabileceği hiçbir şey yoktur. Yargılar, mahkum eder, sevmez. Karanlıkta saklanırken güçlü ve kudretli olduğunu, limitlerini aştığını hayal eder fakat limitlerinin devleştiğinin farkında değildir. Zayıflık kendinden korkar, nefret eder ve kendine saldırır. Karanlık, gördüğü her şeyi saklar ve bu yüzden rüyaları da kendi gibi korku doludur. Mucizeleri burada bulamazsınız. Burada sadece nefret olabilir. Karanlık kendisini, gördüğü her şeyden ayırır. Halbuki güç ve ışık kendilerini bir olarak görür. Gücün ışığı, sizin gördüğünüz ışık değildir. Değişip, kısılıp kaybolmaz. Geceden gündüze ve sonra yine bir sonraki sabaha kadar tekrar geceye dönmez. Gücün ışığı, sevgi gibi süreklidir. Vermeye her zaman isteklidir çünkü onun verdikleri, kendine verilir. Ondan istenenler boşa istenmez. Onun alanına giren hiç kimse mucizeler gözlerinin önüne serilmeden, kalbine ışığın gücünü almadan ayrılamaz.
Sayfa 93
“Geçmiş yabancı bir ülkedir” diyor L.P. Hartley. “Orada her şey farklı yapılır” diye devam ediyor.
Ucuz ve sanattan uzak bir roman okumak gündüz hayal görmekten farklı değildir. Böyle bir kitap, okurda hiçbir üretici tepki doğurmaz. Tıpkı boş bir televizyon programı seyrederken düşünülmeden atıştırılan çerezler gibi bu roman da öylesine "yutulur."
ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ
Bu gün kendine milliyetçi diyen (İYİP) ve KCK yapısının Türkiye’deki siyasi uzantısı olan (DEMP) Anayasa için değişiklik vurgusu yaptı. Geçtiğimiz günlerde Numan Kurtulmuş AKP adına 21 Anayasasını gündeme getirerek Anayasa değişikliği vurgusu yapmıştı. Ve yine bu gün Erdoğan ve Özgür Özel görüşmek için randevulaştılar kuvvetle muhtemel CHP de
200 syf.
·
Puan vermedi
·
17 günde okudu
Spoiler içerir!!
Kitabın daha ilk sayfasında altını çizdiğim tek bir cümle var. Kitabı bitirdikten sonra başa alıp öyle bir göz gezdirirken unuttuğum bu cümleyi görünce yüzümde bir gülümseme oluştu. “Ben ne beklerdim babamdan peki? Hiç düşünmemiştim ama ihanet ve intihar dışında her şeye ihtimal verirdim sanırım.” Kitap gerçekten çok akıllıca, bi o kadar yeterli ve doyurucu yazılmıştı. 21 yaşındayım ülkemizin doğu coğrafyalarında sıradan bir ailede büyüdüm. Kitapta tanıtıştığımız aile ve yaşanılanların daha çok anne-babalarımız hatta onlardan da bir üst kuşağa ait olduğunu düşünüyorum. Şu an da sırf 1000 Kitapta kaydettiğim 77. kitabı okuyorum ve okurken ağladığım kitap sayısı bir elin beş parmağını geçmez. Bu da onlardan biri ve muhtemelen en uzun uzadıya ağladığım. Bu yüzden benim için yeri hep ayrı olacak, ayrıca erkek arkadaşımla beraber alıp okumamız ve yine bu kitabı ortak bir hocamıza hediye etmiş olmamız da ayrı kılan noktalardan. Ben içeriğinin çok sevileceğini düşünüyorum ama sevilmese bile çok farklı bir kitap diyaloglar halinde karakterlerin her biri birbiriyle konuşuyor filim kesiti hissiyatı verdi bana ve çok keyif aldım. gerek yazım tekniği gerek içeriği olsun deneyimlenebilecek bir kitap bu yüzden %100 şans verilmeli. Özellikle 100-120. sayfalardan sonra sırlar çözüldükçe okuması daha da keyifli bir hal alıyor. İyi ki okudum, fazlasıyla çıkarımda bulundum, duygulandım, düşüncelere daldım… Siz de okursanız, mendilinizi hazır bulundurun:)
Söyleme Bilmesinler
Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20233,876 okunma
Resim