Ve gene Gazali diyordu ki:
"Arz, kayalar, denizler, hatta parlak yıldızları, ve emelleri ve dehası veya bunaklığıyla, beşerin ruhu, cümleten, bütün asumanın göğsünde kaybolmaya mahkûmdur."
Faiz Bey, gözlerini bir daha kapadı. Aynı parlak noktalar ve renkli helezonlar. Uykunun mukaddimesi olan hafif rüya. Fakat, kulağında rubainin ilk kelimeleri: "Arz, kayalar, denizler, hatta parlak yıldızları..."
On gecedir, saatlerce uyumuyordu. Fakat bu gece, gözleri tamamıyla süzülüyordu: Kitap elinde kalmıştı. Kendini bırakıyordu.
"Arz, kayalar, denizler, hatta parlak..."