Fatma

Fatma
@fatmaegerc
EVLİ
Lisans
Ankara
124 okur puanı
Haziran 2019 tarihinde katıldı
Yaşayan varlıklar cansızlardan, düşünebilen varlıklarsa sadece canlı olanlardan daha üstündür.
Fatma
Bir kitabı okumaya başladı
Kendime Düşünceler
Kendime DüşüncelerMarcus Aurelius
8.5/10 · 14,9bin okunma
“El alem ne der”e boyun eğmeleri, onları sevimli, terbiyeli, bir özgünlükleri olmayan varlıklar yapar: ipleri başkalarının elinde olan cici mekanik oyuncaklar. Aslında en zor zamanlarında hissettikleri bile basmakalıp şeylerdir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Fatma
Bir kitabı okumaya başladı
İrade Terbiyesi
İrade TerbiyesiJules Payot
8.1/10 · 28,6bin okunma
184 syf.
·
Puan vermedi
·
27 günde okudu
İnsan Olmak
İnsan OlmakEngin Geçtan
8.7/10 · 22,8bin okunma
Yaşamak, kendisi olabilmeyi ve yaşama etkin bir biçimde katılabilmeyi tanımlar. Bu, insanın kendi sorumluluğunu, bir başka deyişle, hayatına anlam katma sorumluluğunu içerir. Sorumluluğunu üstlenen kişi özgürdür. Özgür insan daha az korkar, onun için sevebilir!
Dünyada iki tür insan vardır: yaşayanlar ve yaşayanları seyredip eleştirenler. Seyretmek ölümü, katılmak ise yaşamı simgeler.
Yaşından daha “yaşlı davranan” insan aslında yaşından geridedir. Gerçekte her yaşta her şey yaşanabilir, ama yaşını da yaşayarak!
Eğer bir insan diğerini küçümsüyorsa, aslında küçümsenmekten korkan ve kendisini küçük gören biridir.
İnsanlar vardır, sürekli başkalarının sevgisini ve onayını kazanmaya çalışır ve bunu yaparken de kişiliklerinden ödün verirler. İnsanlar vardır, diğer insanları sürekli karşılarına aşır ve dünyaya karşı sonu gelmeyen bir öfke yaşarlar. Ya da insanlar vardır, duygusal ilişkiler kuramazlar. Süreklilik gösteren bu üç tür tutumun her birinin gerisinde korku ve kızgınlık duyguları bulunur.
Kendisiyle uyum halinde olan bir insan, başkalarına dostça yaklaşır, ama gereğinde onlara karşı çıkar ve haklarını savunmak için savaşır, bazen ise yalnız kalmayı yeğler.
Eğer bir insan, abartılmış bazı davranışlar gösteriyorsa gerçekte o davranışların tam karşıtı duygular yaşamakta olduğunu da düşünmek gerekir. Bir insan diğer insanları ne denli çok sevdiğinden sürekli söz ediyorsa, bunu neden ilan etme gereğini duyduğu sorusu da akla gelir. Çünkü insanları gerçekten seven biri, bunu sürekli dile getirme gereğini duymaz, sevgisini yaşantıya çevirir.
Sürekli görkem ya da kusursuzluk bir ütopyadır. Kusursuzluğun tanımı yapılabilmiş olsaydı, bu tanımdaki ölçütlere uyabilen bir kişi herhalde çok sıkıcı olurdu. Kusursuz olmaya çalışanlar bile öyle olduktan sonra!..
Geleneksel toplumlarda davranışların çoğu diğer insanların beklentilerini karşılamak için yapılır. Dostlar, düşmanlar ve insanın önem verdiği diğer kişiler, onun benliğini biçimlendirirler. Çağdaş toplumlar ise insanın varoluşundan haberdar olabilmesine ve kendi iç yaşantısı doğrultusunda davranmasına öncelik tanır. Bir başka deyişle, bir insanın gerçek kimliği, yaşadığı olayların ne olduğuna değil, o olayların kişi tarafından nasıl yaşandığına göre belirlenir.
84 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Şeffaflık Toplumu
Şeffaflık ToplumuByung-Chul Han
8.4/10 · 2.082 okunma
Resim