Sakın ola ki Allah'ın kitabı ya da Allah Resulü ﷺ'in bir hadisi hakkında, imamının işaret ettiği selef sözü dışında bir şey söyleme! Yoksa faydalı ilmi kaçırır, günlerini zayi edersin. Faydalı ilim, göğüslerde tutulandır. O, Resul'den ya da salih seleften naklolunmuştur.
Eğer nasihat almayı kabul etmez, tartışma ve husumet yolunu seçer, nehyedilmiş olduğun halde sözünü beğendirmek içın avurdunu şişire şişire konuşur, bilgiçlik taslamak için lugat paralarsan, artık senin işin; Müslümanlara cevap vermek, din imamlarının ayıplarını araştırmak haline döner. Bu şekilde de ancak kendine şaşkınlığın, yeryüzünde yükselme arzusuna sevgin, haktan uzaklığın, batıla yakınlığın artar.
Kendine prensip edin. Her gün nefsine şunu sor: "Bugün boş zamanımda ne yaptım? Sıhhatime yarayan bir iş,
mal veya ilim kazanma yolunda bir uğraş; kendime veya başkalarına yönelik faydalı bir faaliyet yaptım mı?" Bir
bak bakalım: Boş zamanın aklına boyun eğmiş mi? Senin
güzel bir hedefin vardı. Bak bakalım zamanını o yönde
sarf edebilmiş misin? Cevabın 'Evet' ise başardın demektir. Yok eğer cevabın 'Hayır' ise başarmak için çalışmalısın,
gayret etmelisin.
Şunlar gibi ahlaklanmaya bak sen:
İhtiyacını görmek için sabreden,
Girmek azmini asla kaybetmeden,
Kapıları çalmaya hep devam eden.
Her gün az bir zamanın aynı şeye tahsis edilmesi hayat akışını değiştirir ve seni sandığından daha kuvvetli kılar , hayal ettiğinden daha yükseklere çıkarır .
Sayfa 104 - Otto YayınlarıKitabı okuyor
“İlim, rivayet ve kuru malumat çokluğu değildir. İlim, faydalı olan ve kendisiyle amel edilen şeydir.” 🌱 (İmam-ı Malik)
Allah’ım!
Günümüzü ömrümüzü hayırlı bereketli eyle.
Ömrümüzü tüm güzellikleriyle ,
hayır ve bereketiyle yaşamımızı nasip eyle.
Kur’anın kalbine her an indiğini hisseden kullarından eyle.
Kuranın özüne nüfuz ettiklerinden eyle.
Kur’anın etkisi altında yaşayanlardan eyle bizleri.
Eğriyi ve doğruyu vahiyden öğrenenlerden eyle.
Kendisini vahiy
Rasûlüllah (a.s.m.)
Şöyle buyurmuştur:
"Asıl ilim, iki ilimdir:
Biri, dilde olan ilim ki, o Allah'ın insanlar üzerindeki hüccetidir.
Diğeri de, kalpte olan ilim ki, esas faydalı ilim işte budur."*
Sayfa 18Kitabı okuyor
Ey kardeşlerim, size cihad yolu yazıldı
Allah neyin faydalı neyin zararlı olduğunu çok iyi biliyor
Çoğu zaman insan nefsi savaşmaktan hoşlanmaz
Halbuki bu, onun faydasınadır da bilmez!
Nefis kendi hayrına olanı bilmeden
Ve ilim üzere olmadan bu hayrı def eder...
~Abdullah Galip BergusiKitabı okudu
Sultan Melikşah
SULTAN MELİKŞAH
Selçuklu Devletini ihtişamın zirvesine çıkaran büyük idareci
Alparslan'ın oğlu Sultan Melikşah, Selçuklu Devletini ihtişamın zirvesine çıkarmış bir idarecidir. Yirmi yllık saltanatı esnasında ilim ve adalet güneşi devlet semalarında yükselmiş, tarihte ender görülen bir huzur, refah ve saadet devri yaşanmıştır.
Melikşah 6
DİSİPLİN, ÖĞRENME KAPISINI AÇAR!
Öğrenmenin önündeki en büyük engel, tembellik yahut rehavettir. Rehaveti, boş vermişliği azaltmanın ilacıysa disiplindir. Disiplin, çalışmayı, sebat etmeyi sağlar. İsteksizliği aşmayı kolaylaştırır. Disiplin, zihni aktif tutar, bu zorluğun üstesinden gelmeye yardımcı olur. Öğrenme ve başarı, bir anda oluşan bir şey değildir, her gün atılan küçük adımlarla, yani disiplinle ortaya çıkar.
O zaman başından aşkındı derdi Mermeri oyardı, taşı delerdi Kaç yanık yolcuya soğuk su verdi Değdi kaç dudağa çoban çeşmesi
Dudağa ulaşma, yani insanlara faydalı olma motivasyonuyla su, daima hareket halindedir. Bunun için disiplinden taviz vermeden, damla damla dökülen sular, mermeri delmeye muvaffak olur. Eski zamanlardan birinde, ilim ehli bir talebe, "Kafam, dersleri almıyor." diyerek medreseden ayrılır, memleketine doğru yol alır. Öğle sıcağında dinlenmek için bir mağaraya girer. Orada dinlenirken su damlalarının taşlar üzerinde çukurlar oluşturduğu, dikkatini çeker. Su, latif ve yumuşak bir madde olduğu halde taşı aşındırmıştır. Bunu fark etmesiyle, "Benim kafam, bu kayadan sert değil ya!" diyerek medreseye geri döner. Disiplin içinde çalışması, ona öğrenme kapılarını açar, ardından başarı gelir. Bu talebe daha sonra İbn-i Hacer, yani Taşın babası ismiyle müsemma olur.
663. hadisten öğrendiğimize göre bazı organlarımızın şerrinden Allah’a sığınmalıdır. Kulağın şerri, birinin gıybetini ve günah olan sözleri dinlemesidir. Gözün şerri, günah olan şeylere bakmasıdır. Dilin şerri, Allah’ın yasakladığı şeyleri konuşmasıdır. Kalbin şerri, insanlara haset etmek, kin ve nefret beslemek gibi kötü duyguları taşımasıdır.
Rabbim bize faydalı ilim ver amin
De ki: Rabbim ilmimi arttır. Hulâsa muhabbet iklimi ruha iyi gelir ki insana bildikleriyle amel etmeyi öğretir.
Kızına güzel edep, hayırlı ilim ve faydalı sanat öğreten bir anne, ölümünden sonrası için en güzel sadakasını bırakmıştır.
4.cilt
826. İbni Ömer radıyallâhu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Sizden biriniz bir kimseyi oturduğu yerden kaldırıp sonra onun yerine kendisi oturmasın. Fakat açılarak halkayı genişletiniz.”
İbni Ömer, kendisine yer vermek için kalkan kimsenin yerine oturmazdı.
Buhârî, Cum’a 20, İsti’zân
Sayfa 369Kitabı okuyor
İnsanlığa faydalı olan meslek dallarında ilim tahsil etmek ise farz-ı kifayedir, her Müslümana farz değildir. Lakin Müslümanların hiçbiri bu ilimleri tahsil etmezse hepsi sorumlu olur.
Hudûs Delili
Evren hadistir(Yaratılmıştır).
Her hadisin bir Muhdisi(Yaratıcısı)vardır.
O halde evrenin de bir yaratıcısı vardır.
Bu yaratıcı da Allah'tır.
Evrenin hadis oluşu cevher ve arazlardan oluşması nedeniyledir. Arazların hadis olduğu değişken olması ile ispat edilir. Cevherler ise arazı taşıması nedeniyle hadistir. Öyleyse araz ve