İLBER HOCA’DAN 32 KLASİK MÜZİK ALBÜMÜ
1. Wagner, Der Ring Des Nibelungen - Vienna Philharmonic Orchestra, Vienna State Opera Chorus, Solti. [Wagner’i eski şeflerin hepsinden ama özellikle Fürtvvangler ve Georg Solti’den dinlemeli; Fürtvvangler için Bayreuth kayıtları aranmalı, çağdaşlardan da Daniel Barenboim’ı tavsiye ederim..]
2. Beethoven:
Metin'i Bingöl Lisesi'nden sonra, aydın düşmanlığının ucuz örneklerinden biri olarak önce Bingöl'ün Genç ilçesine, sonra da Karaman İmam Hatip Lisesi öğretmenliğine atadılar. Parmak kadar
bir şair çocuğu aşağılamayı, yaşam sevincini kırmayı, kendi aydın çevresiyle ilişkisini engellemeyi görev bilen bir kültür politikasının ağababaları, daha sonra aydınlarımız diri diri yakıldığı zaman bu hunharlığa göz yumma alçaklığını da göstermişlerdir.
İnsanın yaşam boyunca ancak birkaç kalıcı, gerçek dostu olur. Sivas'taki Madımak Oteli yangınında ölen Metin Altıok ve Behçet Aysan, benim en yakın dostlarımdı. Derin anlamıyla "dostluk" kavramı, bu iki şairle benim aramdaki insan ilişkilerini anlatmaya yetmez aslında. Ben onların ağabeyiydim, belki de biraz güvencesiydim. Karşılaştıkları özel sorunlardan bile sorumlu tutardım kendimi. Peki sonra? Elimden bir şey gelmezdi. Metin ve Behçet için hayatta hiçbir şey yapamadım, ne yazıkl Yuh olsun bana Lanet olsun böyle ağabeyliğe! Yine de bu iki çocuk hala benden medet umardı. Neden? Çaresizliğe ortaktık. "Dostluk" denen kavram işte bu toprakta kök salar: Hiçbir çıkar ilişkisinin olmadığı yerde güçlenen dayanışmadır "dostluk".
Duygularımı gemleyerek akıllı başlı bir yazı yazmak için kendime pek güvenemiyorum. Metin'i düşündükçe hep boğulur gibi olurum, sonra uluya uluya ağlarım ve o sırada sövüp saymaya başlarım. Yalnızca bir başkaldırı köpürmesi değildir bu. "Yeis" içinde kendimi yerim, ağlamaktan gücüm kuvvetim kesildiğinde, bu kez müthiş bir
hayıflanma duygusuna kapılırım: Dünyaya bir daha gelecek olsam Metin'e çok iyi davranacağımı düşünmeye başlar, düşler kurarım. Metin'i yazmak zordur benim için ...
Birçok aydınımıza göre Metin Altıok "Türkçenin filozof şairi"dir. Doğru olabilir, ama fazlası da var: Son derece yalın bir anlatım içindeki duyarlılık, iç hesaplaşmalar, derinlerden gelen acılar ve şikayetler, kimi yerde sürprizleri, hatta ironiyi de içerir. Kendi gerçekliğine
dönerek kendini tartmasındaki dürüstlük, yüreğini bize açması, anlatımındaki çelebilik, içtenlik, slogan ucuzluğuna hiç yer vermeyişi, kimi zaman bir çocuk gibi "kaybettim" diye hayıflanması, Altıok
şiirinin önde gelen özellikleridir