Bi Dünya Kitap Grubu artık kocaman bir aile oldu bizim için ❤️
Görüntülerimiz Ankara buluşmamızdan ✨ Yine unutulmaz bir buluşma gerçekleştirdik.
Yağmur çamur demeden heyecanla bir araya geldik.
Bu buluşmamıza yazarlarımızdan
Duygu Göker Şentürk ve Selda Akay da katılarak günümüzü renklendirdiler. Birlikte çesitli oyunlar oynayan, etkinlikler, sohbetler yapan grubumuzla yine çok keyifli vakit geçirdik.
Doymadık... Hemen ertesi gün planlanan
Gün Yüzü söyleşisine katıldık. Gün yüzü gördük. ☀️
Bi Dünya Kitap Grubu olarak, 3yıldırbüyüyen, 1200'denfazlaüyesiolanbirWhatsAppkitapokumagrubuyuz. Topluluğumuzücretsizbirplatformdur. Ayda 4 kitap ile 2 haftada 1 kere grupça okuduğumuz kitaplar hakkında çevrim içi sohbetlerle verimli zamanlar yaşıyoruz. Her ay farklı şehirlerde düzenlediğimiz yüz yüze buluşmalarla aramızdaki bağları güçlendiriyor; yazarlarla çevrim içi söyleşilerimizle günümüz edebiyatının kalemleriyle de tanışıyoruz.
Her yaştan, farklı meslek gruplarından ve şehirlerden kitap okuyan insanlarla tanışıp yepyeni dostluklar edinmek; okuduğunuz kitaplara farklı kapılardan bakıp okuma veriminizi artırmak, okurken motive olmak için sizler de Bi Dünya Kitap Grubu'na davetlisiniz!
Unutmayın biz kocaman bir aileyiz ve siz sevgili okurlara da kapımız her zaman açık. Katılmak için özelden yazabilirsiniz. 💌
Abdulkadir-i Geylani şöyle diyor: "Sabredin hüzünsüz
bir neşe ve darlıksız bir bolluk olmaz." Hayatin mevsimleri
olduğu gibi insanın da mevsimleri var. Tüm dünya olarak zor
bir döneme denk geldik; ama inşallah bu darlıktan sonra bir
ferahlık, zorluktan sonra bir kolaylık olacaktır diye ümid edi-
yoruz. Pandemi, savaş, ekonomik krizler insanın ruhunu da-
raltıyor; ama ye's üzere olan bir insan eyleme geçmekte de
zorlanıyor, kendini dünyaya daha fazla kapatıyor, her şeye ve
herkese küsüyor. Halbuki bize sıkıntıyı aşacak bir eylem lazım. O da ancak umutla ve sabırla oluyor. Cenab-ı Mevla bizi bu dar zamanlardan çıkarsın diye niyaz edelim.
Türk Fırtınası
Nereden bilebilirdim yaşamımın bir fırtına estirmeye ait bir görev olduğunu!
Dokuz yaşında aldım ilk yaramı on iki Eylül sabahında!
O yara büyüttü beni!
Herkese merhaba sevgili okurlar.Bugün soru-cevap partlarımızın devamını yazmaya karar verdim.Sizde sorulara cevap verebilirsiniz.Yorumlara beklerim..
Soru 1=Hayatında alabileceğin en güzel hediye nasıl olurdu?
Bence büyük bir kutunun içine en çok istediğim kitapların tek tek paketlenerek konulması.Yanına mumlar ama çeşit çeşit renk renk olsun
bu kitabi begenmeyen ucubeler hemen defolsun gozum gormesin onlari. (saka fikrinize saygi duyuyorum)
apollon'un bencil dusuncelerine asiri sinir olup yarim biraktigini soyleyen kirk bin tane okur gordugum icin korkmuyor degildim ama ben sinir olmaktansa komik bulacagima inandigim icin yine de aldim (her turlu alacaktim da iste,,) ve sonuc
Yalnızca, ilerdeki bir hedef için yaşamak, sığ bir şeydir. Yaşamı dağın tepesi değil, eğimleri ayakta tutar. Her şeyin büyüdüğü yerdir burası.
Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı, Robert M. Pirsig
Sosyal medya paylaşımlarında denk geldiğim bir şaka var: Antik felsefe “Ben kimim?” sorusuyla başladı, insanların yaygın kişilik sorunu yaşadığı
Bir kültürü okumak için bakılması gereken yerlerden birinin kamyon arkası yazıları olduğuna inanırım. Şoförlerin kamyon arkası yazıları öğrenilmiş çaresizlik anıtlarıdır. Aşağıda Türkiye'de yaygın olarak kullanılan bazı kamyon arkası yazıları ve onların öğrenilmiş çaresizlikle ilişkisini bulacaksınız.
• Öğrenilmiş çaresizlik genelleştirilmiş
Gerçekten de başlıktaki gibi bir devir sonunda kapanıyor.
Herkes hayatının kıyısından köşesinden duymuştur Yabancı'yı adı yıllarca pek çok olayla anıldı çok eleştirildi hatta olayı bilenlerler de vardır neler neler oldu.
Klişe laflar etmeyi sevmem ama lisede serinin ilk kitabını arkadaşımın sırasında görüp okuyabilir miyim diye sorduğumda o
🟢İNCİ TANESİ:
📌ARŞI AŞAMAYAN GÜNAHLAR
1
Ey kullar bilir misiniz, yaptığınız her şey Allah'u Tealaya ulaşır ama tecelli etmez
Günahların da bir vücudu vardır. Günahlar öyle yükselir ki bir yere gelince Rabbine gitmeye utanır. Öyle ya günahın da bir vücudu, eli kolu, dili vardır
2-
Öyle ya, onlar da size şahitlik edecektir. "Beni
Herkesin o övmelere doyamadığı efsanevi kitabı okudum. Her yerde bolca alıntılarına rastlıyor ve verilen puanlara inanamıyordum. Hakkında yapılan incelemeler, verilen yüksek puanlar iştahımı kabartmıştı doğrusu :)
Ee, hâl böyle olunca daha fazla beklemek yersiz olurdu öyle değil mi?
Ben de bu müthiş merakım ile aldım kitabı elime ve okumaya
Maddi imkanlar ne kadar fazla olursa olsun bir türlü " evet, şimdi itminan (tatmin) noktasına geldik" diyemiyorsunuz. Çünkü tüketilen bir şey bir sonraki tüketim arzusunu hazırlıyor ve tetikliyor.
Başlamadan önce yorumları okuyunca önyargılı bir giriş yaptım ancak yazar beni şaşırtmadı. Karakterleri , olay örgüsü, ilişkileri çok başarılı nir şekilde gözlemleyip aktarmış. Her bir karakter kendi dünyasıyla özdeşleşmiş ve çok da güzel aktarılmış. Daha önce okuduğum romanlarında hissedilen o mistik hava çok fazla gölgede evet, olayları açığa çıkarma,çözme değil de bu kez gidişatı incelemek, o sonuca nasıl gelindiğini anlatmak, sonunda da içten bir “ha demek ondaaaan!” Cümlesini söyletebilmekmiş derdi. Konuşmanın ,içini dökmenin ,paylaşmanın özellikle çocukluk çağında nasıl mucizevi etkileri olduğunu hatırlattı bana bu kitap. Acaba bire bir geldi mi bütün hatıralar bu güne? Yol üstünde yapısı değişe değişe mi geldik bu günlere… Ömer anlatsaydı çocukken neden bu kadar öfkelendiğini hayata, acaba daha başka bir hayatı olur muydu? Sorular sorular…
Güzel kitap. Maceracı yanınınla değil, analistik yanınızla okuyun. Pişman olmazsınız.
AtmacaHikmet Hükümenoğlu · Can Yayınları · 2020349 okunma