Felsefe Okumaları
1. Schopenhauer - Say yayınları dizisi 2. Schopenhauer - İsteme ve Tasarım olarak dünya 3. Schopenhauer - Aşkın metafiziği 4. Rudiger Safranski - Felsefenin yaban yılları( Schopenhauer biyografisi) 5. Nietzsche - Böyle buyurdu zerdüşt 6, Nietzsche - Putların Alacakaranlığında 7. Nietzsche - İyinin ve kötünün ötesinde 8. Nietzsche - Ecce
229 syf.
9/10 puan verdi
Ahmet OKTAY: Fazıl Hüsnü Dağlarca ile konuştuk biraz. "Sen şair değil bilginsin" dedi, şunları da ekleyerek: "Şiirlerini küçümsediğimi sanma, ama senin gibi her alana açılan bir kişi daha yok. Ne zaman yapıyorsun bunları?" Sana öyle hak veriyorum ki Dağlarca! (Uzun zamandır herhalde bir kitabı okurken hiç bu
Gece Defteri
Gece DefteriAhmet Oktay · Yapı Kredi Yayınları · 19987 okunma
Reklam
Felsefe Okumaları
<•••>FELSEFE OKUMALARI<•••> 1. Schopenhauer - Say yayınları dizisi 2. Schopenhauer - İsteme ve Tasarım olarak dünya 3. Schopenhauer - Aşkın metafiziği 4. Rudiger Safranski - Felsefenin yaban yılları( Schopenhauer biyografisi) 5. Nietzsche - Böyle buyurdu zerdüşt 6, Nietzsche - Putların Alacakaranlığında 7. Nietzsche - İyinin ve kötünün
88 syf.
·
Puan vermedi
Tartışmalarda haklı çıkma bir sanat mıdır?
Öncelikle bu kitaba başlamak isteyenler
Organon - Topikler
Organon - Topikler
kitabını okumalı ve
Aristoteles
Aristoteles
hakkında bir birikim sahibi olmalıdır. Çünkü
Arthur Schopenhauer
Arthur Schopenhauer
neredeyse onun örneklemeleri ile gidiyor. Şu iki ifade özellikle bilinmeli; Ad hominem yani insan karalama ve ad rem bu da bir şey talep etme anlamında kullanılan bir hukuk terimi (Latincedir). Eminim benim gibi
Eristik Diyalektik
Eristik DiyalektikArthur Schopenhauer · Sel Yayıncılık · 20112,373 okunma
336 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
16 günde okudu
Arap Milliyetçiliği
Kitap, 'Avrupa'da Ulus Teşekkülünün ve Ulusçuluğun Kökleri' adlı bölümle başlıyor. Avrupa'da ulusçuluk anlayışını ve bunun tarihi kökleri üzerinde duruluyor. Arap milliyetçiliği konuşulmadan önce siyaset, tarih, felsefe, sosyolojik olarak bir durum analizi yapılıyor. Arap milliyetçiliğin esas geliştiği yer olan Suriye inceleniyor. Başında da en
Arap Milliyetçiliği
Arap MilliyetçiliğiBassam Tibi · Yöneliş Yayınları · 20133 okunma
Nietzsche’nin postmodern bir filozof olduğunu ileri sürenler, onun felsefesinin pluralist olduğunu da ileri sürüyorlar. Onlara göre Nietzsche, moderniteden dogmatik evrenselciliği yüzünden haz etmemiş ve özellikle perspektivizm görüşünü ileri sürerek, kendisini pluralist olarak tanımlamıştır. Kanımca Nietzsche’nin perspektivizmini tam anlamadıklan ve onun yazılannı bütün olarak okumadıklan için onu pluralist yapıyorlar. Onun perspektivizmi pluralizmden çok farklı ve önemli bir görüştür. En iyisi Nietzsche’ye pluralist diyenlerin yazdıklarından hareket edelim. Cornel West’e göre, Nietzsche’den alıntılanan aşağıdaki pasaj, Quine’ın pragmatizminin dolayısıyla da plurazilmin bir habercisidir.* " Dünyanın değeri onu yorumlamamızda yatar. Önceki yorumlamalar kendileri aracılığı ile yaşamımızı sürdürebildiğimiz perspektif değer vermelerdir. Yani, gücü istemede, gücün artması için her güçlenme ve gücün artması yeni perspektifler ve yeni ufuklara inanma yolları açar -bu fikir benim yazılarıma nüfuz eder- ilgili olduğumuz dünya sahtedir, yani bir oldu değil, bir kurmacadır. O akış içerisindedir, oluş içerisinde olan bir şey gibi bir yanlışlık olarak daima değişiyor, ancak hakikate asla yakın olamıyor; çünkü hakikat yoktur. " ** Bu pasaj Nietzsche’nin perspektivizm görüşünü en açık şekilde görebildiğimiz pasajlardan bir tanesidir. Bay West nasıl olur da bunu pluralizme dayanak yapar anlaşılır değildir. * Cornel West, Early Postmodemizm (Foundational Essay’s), edit, by Bove, Paul, A. 1995, sf. 274. ** Friedrich Nietzsche, The will to Power (New York: Random House, 1967), trans. By W. Kaufmann and R.İ. Hollingdale, sf. 330.
Kabadayı, Talip (2000). "Nietzsche ve Postmodemizm." Felsefe Tartışmaları (26. Kitap): 80-89.Kitabı okudu
Reklam
Diltheyin tin biliminin sıkıntısı
Dilthey felsefesi bir praksis felsefesi olması dolayısıyla da herhangi bir teoritizasyon fikrinden uzaktır. Buaçıdan, kapsayıcı, “büyük anlatı”ların dışında olan bir felsefe ekolüdür. Zaten bana göre Dilthey felsefesinin en temel paradoksu da burada aranmalıdır. Yani hem kapsayıcı bir görüş açısına karşı oluşturulmuş bir felsefe var elimizde, hem de diğer yandan tüm kapsayıcı felsefi görüş açılarına, kapsayıcı kavramlarla eleştiri getirme çabasında. Ve aynı zamanda Dilthey, kapsayıcı olmayan kapsayıcı bir felsefe yapma çıkmazıyla karşı karşıya kalıyor. Gerçi o bunu yaşamın teoritize edilemeyeceği fikriyle ve tinsel/tarihsel yaşamın doğabilimsel yöntemle açıklanamayacağını belirterek yanıtlamaya çalışıyor; ama bu bile onun kapsayıcı bir görüş açısı çıkmazında olduğunu belirtmez mi?
Uygun, Nizameddin (2000). "Deneyimleme Kavramına Bir Karşılaştırma."Kitabı okudu
(Affedersiniz) Yavuz Kılıç hangi okulun mahsulü
Nietzsche, farklı gerekçelerle bir postmodernist ya da postmodemizmi hazırlayan en önemli filozof olarak görülmektedir. Örneğin West’e göre Nietzsche Batı postmodern düşüncesinin merkezinde olan birisidir. West Nietzsche’nin kimi düşüncelerine dayanarak onu postmodern bir filozof ya da Amerikan postmodern filozofları (W.V. Quine, N. Goodman' W. sellers, T. Kuhn ve R. Rorty) üzerinde etkide bulunan bir filozof olarak görüyor. West, Nietzsche’nin pozitivistlerin “sadece olgular vardır” görüşüne karşı “olgular kesin bir biçimde olmayan şeylerdir,’sadece yorumlar vardır”* ve “dünyanın değeri yorumlarımızda yatar”** düşüncesini göreceliğin savunulması biçiminde değerlendirir. * West, Cornel, Early Postmodernism, “Nietzsche’s Préfiguration of Postmodern American Philosophy” (Ed. Paul A. Bove), Duke University Press, Durham and Londan 1995, s. 272. ** West, a.g.e., s. 273.
Kılıç, Yavuz (2000). "Nietzsche ve Postmodemizm." Felsefe Tartışmaları (26. Kitap): 69-79.Kitabı okudu
Vehbi Hacıkadiroğlu
Felsefede inançlar konusu hemen hiç işlenmediği için burada inançların nereden ve nasıl geldiği ve insanlar üzerinde nasıl olup da böyleşine etkili olduğu konularında ayrıntılı açıklamalar yapabilecek durumda değiliz. Ancak özellikle bilgi düzeyi düşük olan toplumlarda ya da insanlığın bilgi düzeyinin düşük olduğu çağlarda insanları bilgiden çok inançların yönettiği söylenebilir.
Önsöz ve Teşekkür
Postmodern
Postmodern
önsöz ve teşekkür ..... Daha önce muhtelif yerlerde okuyucu ya da dinleyiciyle karşılaşan yazıların tamamı gözden geçirildi, belirli yerler yeniden kaleme alındı, bazı eklemeler ve çıkarmalar yapıldı. Giriş bölümü ise neredeyse bütünüyle bu kitap için yazıldı; burada sadece bölümün son paragrafı olan
Reklam
İçindekiler (Kıta'cılara özel)
İnsanlığın İlerlemesi / V. Hacıkadiroğlu Aynıların Ayırdedilmezliği / İlhan İnan Etik ve Politik Yönleriyle Camus / M. Günay Çocuklardaki Bilişsel Gelişim / Kamuran Gödelek ve Ertuğrul Gödelek Öz Olarak İnsan ve Sanat İlişkisi / Işık Eren Mitoloji Değişebilir / Aydan Turanlı Nietzsche ve Postmodemizm / Yavuz Kılıç Nietzsche ve Postmodemizm / Talip Kabadayı Bir Felsefe Sorusu Olarak İnsanlaşmaya Giriş / Celal A. Kanat Cassirer’in Normatif Felsefesi / Thora Bayer Çev. M. Günay Tartışma - Bir “İnsan Felsefesi”nin Eleştirisi Üzerine/ V. Hacıkadiroğlu
232 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Son zamanlar siyasi iktidarın etkisinin de inkar edilemez oluşu ile Türkiye, yeniden bir İslamcılık konusuna doğru yelken açmış görünüyor. Tabi bu yelken açmada sadece siyasi iktidarı başat unsur kabul etmek doğru olmayacağı az çok konu ile ilgilenenlerin malumudur. Gerek Müslüman dünyasının içinde bulunduğu hal ve şerait gerek dünyanın gidişatı
İslamcıların Siyasi Görüşleri 1
İslamcıların Siyasi Görüşleri 1İsmail Kara · Dergah Yayınları · 201431 okunma
Resim