'Yenileşme' , 'yenilik' gibi kavramların ortaya çıktığı bir dönemde yazılmış, toplum, zaman ve batı gibi bir çok kavramı hem mizahi hem de bana göre biraz felsefi cümlelerle kaleme almış bir yazar ve onun eseri Saatleri Ayarlama Enstitüsü. Zaman ekseni etrafında dönerek insan ve saat arasındaki ilintiye dair güzel tespitleri var ve bu tespitlerle kişiyi sorgulamaya itiyor yazar. Kitap dört bölümden oluşuyor ve biz enstitü ile ilgili olan kısımları son bölümde okuyoruz. Bu bakımdan romanın yavaş ilerlediğini düşündüm okurken. Ayrıca çok fazla eski Türkçe kelime olması zaman zaman zorlasada kitabın muhtevası, ele aldığı konu, etkileyici cümleleri ve karakterler arasındaki ilişkinin sanki bir delilik yumağı içerisinde ama bir o kadar da dahice diyalogları içermesi beni kitaba bağladı. Hayri İrdal sefalet ve umutsuzlukla yaşayan, hayat önüne ne çıkarırsa onu yaşayan bir karakterken, Halit Ayarcı onun tam tersidir. İkili arasındaki bu uyumsuzluk aslında dönemin siyasi ve sosyal hayatının da bir yansımasıdır. Her dönemde okuduğunuzda farklı tatlar alacağınız bir roman.
..