Pirinç taneleri savurmuştuk havaya, Grapon kâğıtları, konfetiler... Fener alayı geçmişti gözlerimden Işıl sevinçle alkışlamıştı.
Fener ışığının altında bir kitap açıp yüksek sesle şiir okumaya başladı. Gerçekten çok güzel, çok duyguluydu.
Sayfa 16
Reklam
Aldığını geri vermez bir karanlık dört yanımızda Hangi perdeyi aralasak gece Hangi taşı kaldırsak çaresizlik Ölüm isli bir fener ışığı bu karanlıklarda Ölüm yorgun askerlerin tek umudu sıcak Biz bu ölümlerle yakınız ölümsüzlüğe Bu karanlıklarla uzak
"Karakter sahibi olmanın ve dalgalanan bir gemi enkazı arasında, çamurlu deniz ortasında beyaz bir fener gibi durmanın büyük duygusu içimi doldurdu."
Büyük İnsanlık
Büyük insanlık gemide güverte yolcusu tirende ücüncü mevki şosede yayan büyük insanlık. Büyük insanlık sekizinde işe gider yirmisinde evlenir kırkında ölür büyük insanlık. Ekmek büyük insanlıktan baska herkese yeter pirinç de öyle şeker de öyle kumaş da öyle kitap da öyle büyük insanlıktan başka herkese yeter. Büyük insanlığın toprağında gölge yok sokağında fener penceresinde cam ama umudu var büyük insanlığın umutsuz yaşanmıyor.
"Wilhelm, aşk olmasa hayatın ne anlamı olur? Işık vermeyen büyülü bir fener gibi! Küçük lambayı içine koyar koymaz, beyaz duvarında rengarenk imgeler görünür sana!"
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.