Üzgün yüzünde gamzeli, çürük dişli kara gülüşünü görebilmek için bütün günümü ona bin bir türlü şaklabanlık yaparak, leblebi tozuyla, deterjanlı su ve musluk hortumuyla, gazetelerden kesilmiş meşhur fotoğraflarıyla yeni yeni oyunla icat ederek geçiriyordum. Her gün biraz daha çok seviyordum onu. Her şeyin biteceği hakikatini aklına getirmeyebilecek kadar çocuk olmak ne büyük mutlulukmuş meğer.