Beynimizin yorulması fiziksel olarak mümkün değildir. Elektro-kimyasal sistemlerle çalışan beynimizin el,kol,göz gibi sistemlerden farklı yanı yorulmamasıdır.
Beynin tam bir öğrenme için her iki lobunu da harekete geçirmemiz gerekir.
İyi ya da kötü(güçlü veya zayıf) bir hafıza yoktur. Eğitilmiş veya eğitilmemiş hafıza vardır.
Bilgiyi hafızamızda ön sıralara yerleştiremediğimiz için unuturuz. Bunun nedeni bilginin, onu hafızamıza kazıyacak (kaydedecek) yeterli duygusal ve kişisel içerikten mahrum oluşudur.
Kullanılmayan her bilgi unutulmaya mahkumdur. Öğrendiğimiz bir bilgiyi kullanmadığımızda ona ait nöron bağlantıları zamanla zayıflar ve kaybolur.
Gereksiz, önemsiz şeylerin kayda alınması unutkanlığa neden olur.
Senin sevgini, senin anlayış ve hoşgörünü, senin ilgini, senin saygı ve hürmetini, senin sabrını, senin zamanını,kısaca, senin "varlığını" hak etmeyenlerden, tereddütsüz uzak durmasını bileceksin... Bileceksin işte...
Sayfa 170Kitabı okudu
Ama kolaydı ya, o yüzden çekiciydi...
Çünkü zor olandan kaçarız, kolay olan yormaz bizi diye...
Sayfa 220Kitabı okudu
Aslında bir şey söyleyeyim mi?
Bunu da biliyorduk, biliyor musun?
Gerçekten ve sahici ve samimi söylüyorum;
Kendi kendimizi kandırdığımızı, aslında hep biliyorduk...
Sayfa 221Kitabı okudu
Ama işte insan bu ya; kendine sağır, kendine kör ve kendine karşı hissiz olmayı becerebiliyordu...
Becermeliydi bunu ve ikna etmeliydi kendini; Duymamak için bu iç sesini...
Sayfa 222Kitabı okudu