Çünkü anlamak bir ortak dil gerektirir
Ortak dil ise,
ortak yaşam /ortak bilgi /ortak birikim/ ortak düş
kimi yerde, ortak düşüş demektir.
Ortak değilse bile, yakın/ benzer gibi.
Hep gelmek, ziyaret etmek istedim seni, diyorum.
Öyleyse niçin gerçekleştirmedin? diyor.
Vaktim olmadı diyeceğim, ama değil. Vaktim vardı. Her şeyi yapmaya vaktim vardı. Ama kimi şeyleri yapabildim. Kimilerini...
Ben, demek ikincilerdenim, diyor inleyerek.
Hayır, diyorum. Gerçeği şu ki, sana gelmeye korktum. Niçin? diyor. Yüreğinin değil de, hekiminin söylediğini dinlediğin için mi?
Tam tersi, diyorum. Doktorum, Git gör onu, dedi. Ama ben, inanır mısın, gerçeği söyleyeceğim, ama inanacak mısın, hayır, inanmayacaksın diye korkuyorum.
Söyle bakalım, diyor gıcırtılı bir sesle.
Ben hep büyü bozulacak diye korktum.