Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Aralarından bir yabancı olarak geçtim ama hiçbiri öyle olduğumu anlamadı.
Sayfa 509
Hepimiz isimsiz, birbirimizden uzak yaşıyoruz; başka kılıklar altında birer yabancı olarak acı çekiyoruz.
Sayfa 510
Reklam
Hepimiz isimsiz, birbirimizden uzak yaşıyoruz; başka kılıklar altında birer yabancı olarak acı çekiyoruz.
Sayfa 510
İstemeden varım, istemeden öleceğim. Olduğum şeyle olmadığım şey arasında, hayal ettiğim şeyle hayatım beni yaptığı şey arasında bir boşluğum, birer hiç olan şeylerin ortasındaki soyut ve tensel noktayım.
“İhtiyaçlarınızı en alt düzeye indirin ki hiçbir şey için hiç kimseye bağımlı olmayın. Böyle bir hayatı tam yaşamak olanaksızdır ama bunu göreceli olarak yaşayabilirsiniz.”
Sayfa 213
Reklam
“Dışarıda bir yaz ikindisi. Ne kadar da isterdim bir başkası olmayı... Pencereyi açıyorum. Dışarısı yumuşacık, ama sinsi bir sancı gibi, anlamsız bir tatminsizlik gibi yaralıyor beni. Beni inciten, içimi parçalayan, ruhumu lime lime eden son bir şey daha var. Şu an, bir başıma pencerede durmuş, böyle hüzünlü, tatlı şeyler düşünürken, tablolardaki insanlar gibi güzel, estetik olmam gerekirdi oysa öyle değilim, o kadarını bile olamadım…”
“Bir fincan kahve; loş bir odada, yarı kapalı gözlerle içilen, kokusu içe işleyen bir sigara... Hayattan bu gerçeklikten başka talebim yoktur, bir de düşlerimden... Az mı bu? Bilmiyorum. Hem az nedir, çok nedir, onu biliyor muyum?”
“Gerçeklerin dilinden konuşmam ben ve hayatın içinde, nicedir ilk kez ayağa kalkmış yatalak bir hasta gibi sallanırım yürürken. Bir tek yataktayken normal bir hayat sürdüğümü hissederim. Ateşim çıktıysa eğer, müzmin bir hasta olarak gayet doğal gelir, hoşuma gider. Rüzgâra tutulmuş bir alev gibi titrer, şaşkına dönerim. Yalnızca kapalı odaların ölü havasında solurum normal hayatımı.”
“Başımı şu yastıktan, şu bedene, yaşadığım fikrine ve hatta başlı başına hayat fikrine dayanamadığım için gömdüğüm yerden kaldıracak bir duygu mevcut değil.”
Reklam
“Hep korkarım hakkımda konuşulmasından. Neye elimi attımsa kuruttum. Herhangi bir şey olmayı düşlemeye bile cüret edemedim; hele de bir şey olmayı dileyebileceğimi düşünmek – işte bu düşte bile olmaz, çünkü düşlerimde bile yaşamaktan âciz olduğumu gördüm ben, gönül gözü açık, katıksız bir hayalciyken bile.”
“Hep savunma hattındayım. Hayatın ve başkalarının acısını çektiriyorum kendime. Gerçeklikle yüzleşebilmekten âcizim. Güneş bile, salt varlığıyla eziyor, hüzne boğuyor beni. Sadece gece vakti geceleyin, kendimle baş başayke,her şeyden uzak, her şeyi unutan, ne gerçeklikle ne de bir şeylerin yararıyla ilgisi olmayan, yitik gecede kendime kavuşuyor, biraz teselli buluyorum.”
“Hayat benim için, bir kıyametler ve felaketler silsilesidir. Günbegün, elimi oynatmaya bile, kendimi gayet açık, gerçek durumlarda hayal etmeye bile iyice âcizleştiğimi duyumsuyorum. Başkalarının varlığı (hep şaşkına çevirmiştir bu beni) gün geçtikçe daha çok acı, daha çok kaygı veriyor. Ötekilerle konuştukça ürpertiler geliyor üzerime. Biri benimle ilgilenecek olsa, derhal kaçıyorum. Biri yüzüme baksa, olduğum yerde sıçrıyorum.”
“Hayatımdaki tüm olayların Yenilik denen iğrençliğe dokunmak anlamına geldiğini, yanaştığım her yeni insanın, masama koyup karşısında her zamanki korkulu düşüncelerime daldığım bilinmezliğin yeni ve canlı bir kırıntısı olduğunu fark ettiğim anda – her şeyden el çekmeye karar verdim, hiçbir amacım olmayacak, olabildiğince az hareket edecek, mümkün olduğu kadar saklanacaktım ki ne insanlar ulaşabilsin bana ne de olaylar, bu perhize büyük özen gösterecek, vazgeçişlerimi en uç noktaya dek götürecektim.”
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.