Bizim de içimize bu gurbette, bu kahırda, bu çaresizlikte, bu kimsesizlikte bir merhaba sunulsa. Bir merhaba su nulsa da, gurbet vuslata, kahır lûtfa, çâresizlik çâreye, kim sesizlik vahdete dönse. Sırlansa, nurlansa. Allah'lı olsa.
Bir tohum gerek, diyoruz. İnsanın içine düşmeli. Orada yeşermeli. Orada göğermeli. Orada başak tutmalı. Harmanı hasadı insanın içinde olmalı. İnsanın içinde savrulup, içinde ambarlanmalı... İnsan ona değirmen kesilmeli. Bu değirmen bizde çağıldamalı...
Bizim son zamanlar da çektiğimiz, tenkid ile vakit geçirmiş olmamızdandır. Mese leyi bir disiplin üzere, meseleyi bir nizâm üzere ortaya koymuş olamamanın hicâbıdır bu.