Şaşırmak isterdik
"(Tinktenkçi) Rand’ın 2005’teki bu raporu baştan aşağı aynı talimatla doludur: Tasavvufu destekle. Ayrıca bu raporda Fethullah Gülen ve tasavvufi bir oluşum olan Nurculuğun da desteklenmesi önerilir. Fettullah bol bol övülür."
"Papa VI. Paul cenapları tarafından başlatılan ve devam etmekte olan Dinlerarası Diyalog İçin Papalık Konseyi/ PCID misyonunun bir parçası olmak üzere burada bulunuyoruz. Bu misyonun tahakkuk edişini görmeyi arzu ediyoruz. En aciz bir şekilde hatta biraz cüretle, bu pek kıymetli hizmetinizi icra etme yolunda en mütevazı yardımlarımızı sunmak için size geldik ...” (M. Fethullah Gülen / Rabbin aciz kulu / 9 Şubat 1998. Bkz.: Zaman gazetesi, 10 Şubat 1998). Aydınlık Dergisi 2.4.2000 tarihinde dinler arası diyalog
Enes

Enes

@enesbir
·
17 Mart 10:27
...Diyalog maskesini II. Vatikan Konsili'nde ortaya atan ve faaliyete geçiren Papa VI. Paul de diyalogun amacının bu olduğunu açıklamıştı. Yıllardır bilinen ve açıkça beyan edilen bu gerçeklerden sonra Papa'nın ayağına gidilerek "Pek Muhterem Papa Cenapları"na sunulan bir mektuptaki şu ifadelerin ne anlama geldiğini açıklama görevi, elbette ki öncelikle sahibine aittir:...
Reklam
Fundamentals of Rumi's Thought A Mevlevi Sufi Perspective’in Önsözü
academia.edu/116271428/Funda... Aşağıdaki yazı Fethullah Gülen'in Şefik Can'ın yazdığı "Mevlâna: Hayatı, Şahsiyeti ve Fikirleri" (Fundamentals of Rumi's Thought A Mevlevi Sufi Perspective) kitabının İngilizce çevirisine yazdığı önsözle
Fethullah Gülen ve Şefik Can
academia.edu/116271428/Funda... Aşağıdaki yazı Fethullah Gülen'in Şefik Can'nın kitabına yazdığı önsözle ilgili... Abdullah Aymaz'ın kaleminden okuyalım. 1910 yılında Erzurum'da müderris Tevfik Efendi ile Gülşen Hanım'ın oğlu olarak
Bu koşullarda ABD taşeronluğunun ideolojisi "llımlı İslam" olarak belirlenmişti. Graham Fuller cinsinden CIA istasyon şefleri açıkça belirttiler: "Kemalizmin modası geçmiştir; Türkiye'ye Ilımlı İslam gerekli." Buna uygun olarak Fethullahçı Terör Örgütü parayla ve her araçla desteklendi. Fethullah Gülen, hiçbir şeyi yokken, ABD sayesinde, holdinglere, yüzlerce vakıf okuluna, öğrenci yurtlanna, basın ve televizyon kurumlanna sahip oldu. Bu kapsamda Kafkaslar'da ve Orta Asya'daki Türk cumhuriyetlerinde yüzlerce okul açıldı. Fethullah Gülen, Amerikancı İslamın önde gelen lideri oldu. ABD, İslami akımlar üzerindeki denetimini güçlendirmek için, sözüm ona Siyasal İslama karşı Popüler İslamı örgütledi. "Ilımlı İslam" adı altında Amerika yanlısı bir İslami akım geliştirdi. Oysa "Siyasal olmayan" bir İslam yoktur. Siyasal olmayan herhangi bir din de yoktur. Dinler ve İslam, yönetmek ve dünyayı düzenlemek içindir; bu nedenle öncelikle siyasaldırlar. "Popüler İslam" denen halk içindeki örgütlenmelerin dizginleri de "Siyasal İslam"ın elindedir. Şeriatçılık, bu dünyaya hükmetme iddiasındadır; yalnız öteki dünyayla ilgilenen bir İslamcılığı kabul etmiyor. Kemalist Devrim'e öfkeleri de buradan geliyor. Çünkü Kemalist Devrim, laikliği "din ve dünya işlerinin ayrılması" diye tanımlamış ve şeriatçılığın dünyayı düzenleme iddiasına karşı kararlı tavır almıştır.
Fethullah Gülen'e 1996'dan itibaren resmi koruma tahsis eden ve hatta ABD'ye zorunlu hicreti sırasında yanında resmi korumasını götürmesine de izin veren, süresini uzatan Emniyet makamları, bu olayda ne yapması gerekirken, ne yapmıştır? İşte, bu sorunun acı yanıtları: Türk ulusunun verdiği vergilerle maaş alan; Türk Devleti tarafından yetiştirilerek komiser rütbesi ve üniforması verilmiş; Türk Devleti'nin ve vatandaşlarının güvenliğinden birinci derecede sorumlu; kamu güvenliği için canını feda etmeye yemin etmiş bir Emniyet mensubu kalkıyor, yasadışı bir dinsel yapılanmayı koruma uğruna, devleti ve rejimi savunan bir Cumhuriyet aydınına tuzak kuruyor, bir başka ifadeyle emniyeti suistimal ediyor... Bu olay, bırakalım bir Batı ülkesini, sömürge konumundaki bir Afrika Devleti'nde bile olsa, zanlının suçu sabit oluncaya kadar, yargılama sürecinde açığa alınır, bu arada işbirlikçileri soruşturulur, bulunur ve gereği yapılır. Ya bizde? Söz konusu komiserin, Emniyet içinde başka işbirlikçileri olabileceği hususu hiç araştırılmış mıdır? Aksine, işbirlikçilerin açığa çıkarılması yerine, bunların mağdurun üzerine daha da baskı uygulamalarına, zan altında bırakılmalarına -halk deyimi ile- çanak tutulmuştur.
Sayfa 164 - Pozitif YayıneviKitabı okudu
Reklam
Örgüt kadrolarına, çeşitli vesilelerle nasihatlerde bulunan yeterli 'kuvvete' sahip oluncaya kadar hedefe ulaşmak için, teknik ve taktiklere başvurmasını yani sessiz ve derinden giderek, hislerle değil mantıkla hareket edilmesini öğütleyen Fethullah GÜLEN'ın, kitapları ve konuşmaları biraz dikkatlice büyüteç altına alındığında, kendi niyet ve hislerini gizleme yönünde bile mantığını-aklını yeterince kullanmaktan aciz bir kişi olduğu anlaşılacaktır.
Sayfa 54 - Pozitif YayıneviKitabı okudu
Fethullah Gülen, herhalde geniş tarih bilgisine dayanarak, Osmanlı'nın Ortadoğu'daki hükümranlığı esnasında orada yaşayanların mut­luluğunu anlatarak tekrar buralara Osmanlı ruhunun egemen olması dileğini dile getiriyordu. Bu dileği dehşet içinde dinledim!
Oflunun biri, aylarca esîr-i firâş (yatağa mahkûm) bir sûrette yattıktan sonra hastalığının arttığını, ölüm saatinin yaklaştığını hissedince başına toplanmış olan evlatlarına demiş ki: "-Uşaklar, ben gözumi yumdukten sonra mal kavgası yapıp âleme rezil olmanuzdan korkayrum. Gözümün açukluğunda mallarumi size taksim edeceğum!" Evlâtları itiraz etmiş, ölümü kendisine yakıştırmasını doğru bulmamışsa da Oflu: "-Hayır, ben kendi halimi sizden eyi biliyrum. Benim vaktum çok kalmadı. İşume karışmayin. Sozlerumi eyi dinleyin. Ha bu ev en beyük oğluma kalsun. Ona yakışur. Burdan fikaraya verilecek bir dilim ekmek, bi bardak su beni gelir âhirette bulur. Işıkcığumız bu evde sönmesun. Hau mezereye yakın olan tarla ortancanun olsun. Orada bi küçük kom (kulübe) vardur. Oni tâmir eder, beyütur, içinde oturur. Küçük oğlan da Of çarşisindaki tükkâni alsun. Ulan eşek sıpaları, hiç birinuz merak edip benim yolumdan gitmedunuz. Hocalık öğrenmedunuz. Kitaplarum size yaramaz. Olan (onlan) medreseye hibe etdum. Keturup teslim edersunuz. Haa... Hau cenâze yıkamada kullanduğumuz beyük bakur kazan varya, oni da çarşidaki kiliseye verun!" Çocuklar, taksimata bir itirazda bulunmayıp kabul ettilerse de kazanın kiliseye verilmesini akılları almamış ve: "-E buba!(ey baba) ha bu taksimatun herşeyini anladuk da hau kazani kiliseye vermene bi mânâ veremeduk. Bu nereden icap etdi?" diye sorunca, Oflu: "-Ula eşekler, dedum ya, benim vaktum azaldi. Âhirete gideyirum. Ne olur ne olmaz, o da bir dindur!" Not: Fethullah Gülen'e ithaf olunur.
"Adaleti Savunanlar Derneği" 7 Nisan 2000 tarihinde. Ankara'da kuruldu. 30 Haziran 2000 tarihinde tüzüğü İçişleri Bakanlığı tarafından onaylandı. "2000 yılının aralık ayında ilk genel kurulunu yaptı. Öncelikle İstanbul, Bursa, Kütahya, Konya ve Kayseri'de örgütlenerek ilk şubelerini kurdu. Kurucu Genel Başkanlığı görevini emekli Prof. Dr. Tabip Albay Ahmet Alper üstlendi. "Alper'in, 31 Temmuz 1997 tarihinde Fethullah Gülen/Nurcu gruba yakınlığı nedeniyle orduyla ilişiği kesilmişti. "Derneğin yedi kurucu üyesinin tamamı TSK'den YAŞ kararlarıyla tasfiye edilmişti.
Sayfa 67 - Kırmızı Kedi Yayınevi 1. BasımKitabı okudu
Reklam
Gözlerim bağlı vaziyette bir arabaya bindiriliyorum ve beni öldürüp bir yere bırakacakarını düşünüyorum... Fethullah Gülen isimli "resmi görevli" hocanın bağlısı olan "Hoca" lâkaplı ayı, ilk gün şöyle demişti: "Burada seni 30 gün de tutarız, 60 gün de tutarız; kimsenin ruhu duymaz!.. Değil savcı hâkim, Cumhurbaşkanı bile seni kurtaramaz!.. Herşeyi anlatacaksın; istersen anlatma!"
Türkiye tuhaf geleneklerin ülkesi. '90'lardaki polis operasyonlarının ardından, "çatışmada ölenlerin" yanlarına silah bırakmak gibi, "suçlu olmasına karar verilen kişinin" bilgisayarına belge yerleştirmek de olası taktiklerden. Kokteyl terör algısı için, sol örgüt militanlarının evinde Fethullah Gülen kitabı bulmak da moda.
Sayfa 262Kitabı okudu
Komünizmle Mücadele Derneği kurucusu fetullah gülen ..
Derneğin başarılı bulunan şubelerinden biri Erzurum' dakidir ve bu şubenin kuruluşunda Fethullah Gülen aktif bir rol oynamıştır.
Sayfa 203 - Yordam Kitap 2. Baskı 2019Kitabı okudu
967 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.