Böyle mi olur küsüp gitmek Seni seveni terk etmek Haram oldu yemek içmek İşim figan oldu gel gel
Şayet ateş sadece düştüğü yeri yaksaydı ne ölene yas tutulurdu ne de gidenin ardından feryat figan edilirdi
Reklam
Nihan kıldı gözlerin bana kapılarını Oysa ben gözlerinden girerdim yüreğine Her bakışın bir damla ab-ı zindegan idi Hicranlı her gülüşün bin yıllık figan idi.
Kalb ve ruhu ve akıl ve letaifi bu elîm ve dehşetli vaziyetten feryad u figan ederken, nefs-i emmaresi tegafül ile tecahül etti. Kalb ve ruhun âh u enîn ve fîzârından kulağını kapayıp, kendi kendini aldatarak bir bostanda bulunuyor gibi o meyveleri yemeğe başladı. Fakat o meyvelerin bir kısmı zehirli ve muzır idi.
Sayfa 16
Şayet ateş sadece düştüğü yeri yaksaydı ne ölene yas tutulurdu ne de gidenin ardından feryat figan edilirdi
Bir gün bu tıfl-ı bî|haberin kalb-i safına bir nokta-i siyâh-ı elem düşdü bagteten; bakdım o cebhe-i seherin inkişâfına bir levha seyreder gibi lâkayd ü hande|zen. Lâkin o devre geçdi; bugün her seâdetin ben mâtem-i sukütunu tutmakdayım, figan! Hattâ senin seâdetinin, sevgilim, inan, hattâ senin seâdetinin, anlıyor-musun? Ah, ey medârı bende melâl ü meserretin, etdin-mi zahm-i kalbimi hiss, ağlıyor-musun?
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.