The time: September 1997, my fourth and final year at Dellecher Classical Conservatory. The place: Broadwater, Illinois, a small town of almost no consequence. It had been a warm autumn so far.
Scene 1Kitabı okuyor
13 SENE ÖNCE BUGÜN
George R. R. Martin 'in yazdığı dünyaca ünlü fantastik edebiyat serisi olan "A World of Ice & Fire" evreninin televizyon uyarlaması "GAME OF THRONES" 13 YIL ÖNCE BUGÜN, "WINTER IS COMING" bölümüyle izleyiciye sunuldu.
Dizinin ilk sezonu 
Taht Oyunları kitabına sadık bir şekilde uyarlanıyor.
Seriyi 2013'lü yıllarda televizyonda izlemeye başlamıştım (8 yaşında falandım) ve o günden beri açık ara en sevdiğim dizi.
Altıncı sezondan sonra hem teknik olarak hem kurgusal olarak çöküşe geçen ve başarısız olan dizi, ne kadar berbat final yaparsa yapsın bende yeri çok ayrıdır.
Dünyanın en iyi dizisi olamasa da, benim için "en sevdiğim dizi" ünvanını elinde bulunduruyor.
Dizi normalde dün çıktı fakat Amerikan yayınından bir gün sonra izleniyor diye hatırlıyorum, ben de bir gün sonra paylaşayım dedim :)
Olur mu olur :)
Temsilcimiz Fenerbahçe SK ile çeyrek final mücadelesinde sahaya çıkacak Olympiacos F.C 'ya başarılar dileriz..
Kuş uçuşu
2022-2024 / 3 sezon, 24 bölüm / Nisan.24 de izledim
FİNAL
Kanal / Nerden izlerim : Netflix/ Netflix
Puan IMDb : 6,4 / Benim : 8
Tür: Dram / +16
KONU : Farklı hayat biçimlerine sahip olan X kuşağı ile Z kuşağının çarpışmasını konu ediyor. Bakış açıları, yaklaşımlar ve hedefe giden yolda yürüme biçimleri X kuşağına göre artık bambaşkadır. Genç
Beklenen Havva: Lucy
Bu cilt bol katliamlı ve hüzünlü hikayeler ile dolu. Noossoo ve emrindeki dicloniuslarla birlikte Lucy'yi yakalamak için yola çıkmış ve Kaede Konağı'na saldırı düzenlemişlerdir. Koota'nom herkesi korumak için verdiği mücadelede ölümcül yara alması Lucy'nin kontrolden çıkarak deşiyr dönmesine ve olayları tam bir katliama çevirecektir.
Öte yandan ölümle burun buruna gelen Koota hafızasını kazanacak ve kardeşi Kanae'nin Lucy tarafından öldürüldüğünü hatırlayacaktır.
Noossoo için muhteşem final olacak. :)
Son olarak Lucy'nin bilmediğimiz bir geçmişine daha gideceğiz. diclonius ve insanlar bir arada yaşayabilir mi? 10 cildi de bitirmiş sizleri yoruma bekliyorum. 
Oguzhan Duman 
Elfen Lied 10 
Lynn Okamoto
War never changes
Çok iyi dizi. Özellikle final bölümü beni çok etkiledi.
Fallout bir video oyun evreni. Bu evreni hiç bilmeme rağmen diziyi izlemek oldukça keyifliydi. Post-apocalyptic evrenleri seviyorsanız kesinlikle izlemenizi öneriyorum.
Evren Amerika ve Çin arasında geçen kaynak savaşları sonucunda atılan nükleer bombalar sonucu oluşuyor. Biz bu savaştan 200 yıl sonrasını izliyoruz. Konu kaynak savaşları olunca elbette politik taraflar kapitalistler ve komünistler. Bölümlerde de bu alt temaya değiniliyor.
Ana karakterlerin hikayeleri oldukça sıradan aslında. Sığınak 33'ten bir kızın babası kaçırılır ve onun peşine düşer, çeşitli insanlarla tanışır ve hiç bilmediği vahşi dünyayı anlamaya çalışı. Lucy ile empati kurmamın sebebi bu dünyanın benim için de yeni olması sanırım. Bunun yanında diğer iki karakterin de (Maximus ve Ghoul) hikayelerinin arka planlarını izliyoruz ve finalde müthiş bir birleşme gerçekleşiyor. Konu işlenirken evrenin giderek açılmasından da çok etkilendim.
Dizide göreceğiniz her yapının kendince bir gayesi var ve yüzeydeki insanların da tek gayesi o ağır koşullarda hayatta kalmaya çalışmak. Kaçınılmaz son elbette ki savaş. İzlerken bir taraf seçmek pek mümkün değil. Tıpkı insanlık gibi herkes kendi doğrularınca bir birliktelik oluşturmaya çalışıyor. Lucy'nin de geldiği son nokta bildiği tüm doğruların en temelinden sarsılması oluyor. Ve onun için yeni bir macera başlıyor.
17 NUmara
Konuya nasıl başlasam bilemiyorum . İlk iki kitaptan daha çarpıcı bir kitaptı hele final kısmı beni bitirdi . Bir Yaprak Dökümü dizisinin finalinde kendimi boşlukta hissetmiştim birde 17 numara serisi bittiğinde . 
Fatma Şamata bombayı son kitapta patlatmış . Spoiler vermeyeceğim okuyun ve kendiniz bu duyguları hissedin .
BAŞKA BIR EVRENDE EN GÜZEL HALINLE...
552 syf.
7/10 puan verdi
Slow born kraliçesi 
Mariana Zapata ‘dan yeni bir kitap.
Aslında yazarları seviyorum çünkü kalemi çok güzel yazım tarzı çok güzel, yazdığı karakterlerin özellikleri bence çok güzel. Ama slow born ötesinde yazıyor ve bence bukitap en ağır ilerleyen kitabıydı.
Konuya bir aşk kitabı değil de Auroro’nın (Ora) kendini bulma hikayesi demek bence kitabı olan bakış açısını değiştirebilir çünkü romantizm’den ziyade Ora’nın kendini bulması yeni bir hayata başlaması annesinden kalan hatıraları yeniden yâd etmeye çalışması. O kasabada kendine yer bulmaya çalışma çabası çok fazla detaylandırılmıştı.
Rhodes ile diyalogları zaten neredeyse 150 sayfadan sonra birtık başladı, tam anlamıyla diyalog kurulan yerler ise bence 350’den sonrasıydı. Ve kitapta 400’den sonra hareketlenmeye başladı sonrasında da final.
Erkek karakterin bakış açısıyla da birkaç bölüm oksaydık bence kitap bu kadar ağır kalmazdı ve bazı şeyler daha güzel otururdu ama sadece kadın karakterin bakış açısıyla olayları okuduğumuz için çok fazla iç konuşma çok fazla düşünce ve çok fazla rutin olay vardı.
“Mutlu sonlar yalnızca bir duraklamadır. Üç çeşit büyük final vardır: İntikam, Trajedi, Bağışlama.”
Kafka kitap
Adalet, yirmi dokuz yaşında genç bir kadın...
"Zamana ve sancıya dayanmanın en basit yolu, sonunda muhakkak geçeceğini unutmamaktır."
(Bu inceleme spoiler içermez)
Öncelikle şunu söylemeliyim ki kitap dilinin akıcılığı ve sadeliğiyle su gibi akıyor. Yaşanan olayların kısalığı, karakterin düşüncelerini ön plana çıkarmış. Altını bol bol çizdiğim düşünceler oldu bunlar lakin bunun her okuyucuyu tatmin edeceğini sanmıyorum çünkü benim gibi olay örgüsü bol romanlar okumaya alışkın olanlar olacaktır. Bu yüzden romanın sonlarına doğru biraz hayal kırıklığına rağmen finale olan merakım hala canlıydı. Eğer sıradan bir finale ulaşsaydım belki ortalama diyeceğim romanların arasında olacak bu kitap TAM CAN ALICI NOKTAYI finale saklamış. İşte bu final hayat gibi sürpriz oldu. Tavsiye eder miyim? Olay örgüsünün azlığına rağmen su gibi akan dili ve sürpriz finaliyle evet tavsiye ederim. 
Dokunmadan
