Onun burada olduğunu yüreğini kaplayan sevinç ve korkudan anlamıştı. Ayakta duruyor ve paten alanının karşı ucundaki bir hanımla konuşuyordu. Ne giysisinde, ne de duruşunda özel bir şey yoktu; fakat Levin için bu kalabalığın arasında onu tanımak, ısırgan otlarının arasında gül fidanını tanımak kadar kolaydı.