Merhaba kitap severler;
Kütüphaneme eklenen bu kitap genişletilmiş baskısıyla iki adet önsöz bulunuyor.İlk baskısında Fitoterapi doktorlarıTürkiye de sadece 10 adet bulunurken zamanla bu sayı gittikçe arttığını görmek ve kitabın da 29. Baskı olması artık,insanlarında ilaçlarla iyileşemediklerini idrak ettiklerini gösterir.
Öncelikle bağışıklık sistemizden,alerjilerimizden tutun, destekleyen gıda ürünlerine kadar ilaçsız yaşam için denenmiş,fayda görülmüş besinleri ele alarak nelere faydası olduğunu zaman zaman içerisinde hastaların şikayetleriyle birlikte kullanılan bitki karışımlarının faydalarının da net bir şekilde ifade edilip aktarılmıştır.
Doktor Ümit Aktaş, antibiyotiklerden önce insanların nasıl tedavi olduklarının daha doğrusu hücrenin kendiliğinden yenilemesine kadar okuyucuya aktariyor.
Eser, tam bir başucu kitabı...Son olarak bilmeyenler için Fitoterapi nedir? Sizleri bilgilendirip müsadenizi istiyorum.
Fitoterapi, bir hastanın fiziksel ve psikolojik şikayetlerini hafifletmek için şifalı bitkilerin iyileştirici etkileriyle kullanılmasıdır.Tıpta böyle bir şey olduğuna pek inanılmasa da son yıllarda bile isteye biyolojik hastalıkların labarotuvar üzerinde salgınlara sebep olduğunu,insanoğlunun üzerinde ki etkileri ve kapitalist sistemin oyunlarıyla korkutulup bazı şeylerin farkına varıp bitkilere yönlenilmesi de arttırılmış bir gerçek.
Hayykitap 'den çıkan @umitaktasofficial 'ün kaleme aldığı #İlaçsızyaşam isimli kitabı 
Kahvekokulukitaplar1
tavsiyesiyle birlikte okuyup inceledim.
Kitap , sevgiyle kalın...
#fundaileheryerdeoku
#heryerdeoku#books
#book#fyp#etamin
#benimkütüphanem
#benimseçkilerim
Kanser
Kanser, gunumuzun en önemli sağlık sorunlarından biridir. Sık görülmesi ve öldürücülüğünün yüksek olması nedeniyle de bir halk sağlığı sorunudur. Kanser vücut hücrelerinin 'kontrolsüz bir şekilde üremeleriyle meydana gelen bir hastalıktır. Hücreler henüz tam bilinmeyen bir nedenle, kontrolsüz olarak bölünmeye başlarlar. Bu yüzden bedende
Fitoterapi, özellikle tıbbın yetersiz kaldığı kronik rahatsızlıklarda, bağışıklık sisteminin güçlendirilerek tedavi sağlandığı başarılı bir yöntemdir.
Sayfa 59
Umut
Ben bu durumun sadece şizofreni hastalarında olduğunu zannederken kişisel gelişimle ilgili internet siteleri üzerinde yaptığım bir araştırmada çok sayıda zatı muhteremin de aynı
dertten mustarip olduğunu gördüm.
Karşıma öyle şeyler çıktı ki kendilerini "Yaşam Koçu, Kişisel Gelişim Uzmanı, lletişim Uzmanı, Farkındalık Eğitmeni,
Yaşam
ucuz gıdanın "derin" bir anlamı olmalı
ABD'ye gidenler bilir; McDonald's müşterilerinin büyük çoğunluğunu siyahlar oluşturuyor. ABD'de yoksullar artık dışarıda yemek yiyor, çünkü yemek yapmak daha pahalı. Hele sağlıklı beslenme alışverişi için Whole-Poods, Erewhon gibi yerlere gitseler maaşları/ ücretleri 2-3 günde biter, o kadar pahalı sağlıklı gıdalar. Dışarıda ucuz yemeye mecbur bırakıldılar ...
Tekrarlıyorum ...
Haz bağımlılığı yapan, insan sağlığına zararlı endüstriyel gı dalar neden bu kadar ucuz? Örneğin, tavuk! Her şeye zam geliyor, bir tek tavuk fiyatı sabit kalıyor. Niye?
Klasik iktisatçılardan David Ricardo, toplumun sefaleti en derinden hisseden kesimi olan işçilerin ucuz gıdaya mecbur olmalarından yola çıkarak, ucuz gıdanın bol olduğu Amerika' da bu durumun nüfusu artırdığına işaret etmiş, gıda fiyatlarının yüksek olduğu Avrupa' da ise nüfusun azaldığını belirtmiştir. Diğer iktisatçı John Stuart Mill de Ricardo'nun tezini onaylamıştır.
O halde, ucuz gıdanın "derin" bir anlamı olmalı değil mi?
Marketlerde satılan tavuk eti analizlerinin genellikle sır gibi saklandığını söyleyen Fitoterapi/Doğal ilaçlar uzmanı Dr. Ümit Aktaş dedi ki: "Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) sonunda açıklama yaptı. Bulgularına göre, test edilen tavukların yüzde 5O'sinin karaciğerinde inorganik arsenik var. Bu madde kanserojen kimyasallar arasındaki en zehirli olanı. “ Dr. Aktaş' a göre, buradaki en büyük problem, arseniğin tavuk yemlerine kasten karıştırılmış olması! İşte ...
Konunun özü bu: Arsenik tavuk yemlerine neden karıştırılıyor?
Günümüzde yaşadığımız en önemli sağlık problemlerden biri, ülkemizde tip doktorlarının bitkilerle tedavi konusunda eğitim almamaları ve konuya sahip çıkmamalarıdır. Bilimsel fitoterapi doktorlar tarafından öğrenilip uygulandıkça, hastaların mağduriyetleri de azalacaktır. Satılan sahte ürünlerden halkı korumak için Sağlık Bakanlığımızın yapması gereken ilk iş, doktorların fitoterapi eğitimi almalarını düzenlemek olmalıdır.
Bitkiler dünyanın genetik mirasını bünyelerinde taşıyor. Bitkileri doğru kul lanmak, sağlıklı yaşamaktır
Sayfa 12Kitabı okudu
Şuan her türlü terapiye açığım.
Psikoterapi
Fizyoterapi
Kemoterapi
Radyoterapi
Fitoterapi...
