Batı insanını “aciz olacağına, zalim ol” düsturuna yöneltir. Bu etos ebeveynliğe de tesir etmiştir. Anne-babalar çocukları hayatın ‘gerçekleriyle' erkenden tanışsın, acıyı, yalnızlığı solusun ve bu yolla güçlensin diye pek çok uygulamada bulunurlar. Bebekle anne arasında, anne sütüyle birlikte kurulması gereken muazzam güven, sevgi ve huzur bağı kurulmasın diye 'hazır mama' sektörünü devreye sokan, bebeği anneden erkenden ayırabilmek adına "Ağlasa da kucağına alma. Biraz ağlar sonra alışır" telkinlerinde bulunan, erkenden ailesiyle çocuğun evini ayıran, çocuğunu güçlü kılmayı "duygularından arındırmak" olarak kodlayan bir kültürdür Batı'nınki...