Kadın..
Maalesef bugünlerde, yaşadığımız ataerkil toplumun içinde sinip kalmış, şiddet görmüş, taciz edilmiş, kendisini aciz bir varlık hissedip intihar etmiş kadınlara rastlıyoruz. Ne acı.. Fakat tarihe damga vuran çok güçlü kadınlar da var feyz alınası. Bu kitapta sadece güçlü kadınlar değil, çıldırmış kadınlar, sadist kadınlar, çok zeki
Florence Nightingale:
Liyakat Nişanı
1805’te verilmeye başlanan Liyakat Nişanı’nı kazanmak pek çok şarta bağlıydı ve kazanılması epey zordu. 1907 yılında bu nişanla ödüllendirilen Florence, nişanı kazanan ilk kadın oldu.
Florence sadece bu prestijli nişanın yanı sıra Kraliçe Victoria tarafından başlatılan Kraliyet Kızıl Haçı’nı da aldı. Bu ödül halen uzun süre önemli çalışmalar yürüten ve kendini adamışlar istisnai kişilere verilmeye devam ediyor.
Florence Nightingale:
Florence’ın hemşirelik mesleğini dönüştürmesinden önce hemşirelerin maaşları o kadar düşüktü ki, birçoğu geçinebilmek için bedenlerini satmak zorunda kalıyordu.
Dünya Sağlık Örgütü 2020 yılını dünyada modern hemşireliğin kurucusu olan Florence Nightingale'in doğumunun 200'üncü yılı olması vesilesiyle “Dünya Hemşireler Yılı” olarak ilan etmiştir.
Florence Nightingale:
Feminist Nightingale
Florence’ın kadınlar konusunda şaşırtıcı fikirleri vardı. Kadınların erkekler kadar kapasite sahibi olmadığını düşünürdü. Hemen hemen bütün arkadaşları güçlü erkeklerdi. Erkeklerin amaçlarına ulaşmak için daha çok uğraştıklarını düşünüyordu. Hatta kendini ‘girişimci adam’ olarak tanımlardı.
Ancak bu görüşlerine rağmen kadınların durumlarını düzeltmek için epey çalıştı ve İngiliz feminizminin merkezine aldığı bir kadın haline geldi. Florence kadınlara işgücünde daha fazla yer açılmasını sağladı ve ev hayatından kurtulmaları için yol gösterici oldu.
Ayrıca 1886’da hayat kadınlarına karşı çok sert olan yasaların yıkılmasını sağladı. Böylece kadınları pek sevmemesine rağmen yaptıklarıyla 1930’larda feministler için ikon haline geldi.
Florence Nightingale:
Modern hemşireliğin kurucu kabul edilen Florence, hastalara karşı şefkat kültürü yaratılmasının öncüsü oldu. 1912’de başlatılan Florence Nightingale Nişanı günümüzde de bir hemşirenin kazanabileceği en prestijli uluslararası ödül. Doktorların ettiği Hipokrat yemini gibi, eğitimlerinin sonunda hemşirelerin ettiği Florence Nightingale yemini de mesleğe bağlılığın sembolü. Dünyanın dört bir yanında onun adına kurulan sayısız hastane ve anıt bulunuyor. O sadece hemşirelik algısını sonsuza kadar değiştirmek ve hükümetleri harekete geçmeye teşvik etmekle kalmamış, çalışmaları sırasında binlerce hayat kurtarmış, bir o kadarını da acılar içinde korkunç ölümlerden korumuştur.
Florence Nightingale :
Florence yoksul evlerindeki insanlara da yardım elini uzatmak istiyordu. O zamana kadar bu evlerde kalan fakir hastalara, yine bu evlerde kalan sağlıklı yoksullar bakıyordu. Bu hastanelerdeki insanlar pislik içinde ve son derece kötü koşullar altında yaşıyorlardı. Florence, Yoksullar Evi sisteminin içine eğitimli hemşirelerini soktu. Bu hareket büyük ses getirdi: Toplumun en yoksul ve dezavantajlı kesimi, nihayet ilk kez gerçek bir tıbbi bakım almaya başlamıştı. Bu olay, Ulusal Sağlık Hizmeti kurumunun oluşturulmasında bir ilk adım oldu.
"Sana buraya bazı şeyler koyuyorum. Yol boyunca aklında olsun. lazım olursa açar okursun. Olmazsa da olsun, bir zararı yok, burada dursun."
Birhan Keskin, fakir kene
"Sabahları kitap mürekkebinin kokusunu içime çekmeyi severim."