Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
hochrangig...
"Bir kişiyi sevmek ona sahip olmaktan meydana gelmez, tam tersine, onun nefes almasına izin vermekten meydana gelir. Sevmek, başkasını boyunduruk altına almak, kendine tabi kılmak değildir, tam aksine onun özerkliğini istemektir... Hakiki aşk, tutsak etmez, serbest kılar. Bunaltmaz, daha iyi nefes almayı öğretir. İnsan bilir ki aşık olduğu kişi ona ait değil, ona kendini özgür bir şekilde veriyor." Neşenin Gücü, Frederic Lenoir
Neşenin Gücü
Neşenin Gücü
Frederic Lenoir
Frederic Lenoir
"Bir kişiyi sevmek ona sahip olmaktan meydana gelmez, tam tersine, onun nefes almasına izin vermekten meydana gelir. Sevmek, başkasını boyunduruk altına almak, kendine tabi kılmak değildir, tam aksine onun özerkliğini istemektir... Hakiki aşk, tutsak etmez, serbest kılar. Bunaltmaz, daha iyi nefes almayı öğretir. İnsan bilir ki aşık olduğu kişi ona ait değil, ona kendini özgür bir şekilde veriyor." 🖊️| Neşenin Gücü, Frederic Lenoir
Reklam
"Bir kişiyi sevmek ona sahip olmaktan meydana gelmez, tam tersine, onun nefes almasına izin vermekten meydana gelir. Sevmek, başkasını boyunduruk altına almak, kendine tabi kılmak değildir, tam aksine onun özerkliğini istemektir... Hakiki aşk, tutsak etmez, serbest kılar. Bunaltmaz, daha iyi nefes almayı öğretir. İnsan bilir ki aşık olduğu kişi ona ait değil, ona kendini özgür bir şekilde veriyor." Frederic Lenoir
" Esas olan varolmak ise yaşamak bir sanattır. " Frédéric Lenoir
Bir zamanlar bir şehrin girişinde yaşlı bir adamcağız otururmuş. Onu tanımayan bir yabancı yanına gelip sormuş: “Bu şehre ilk gelişim; burada yaşayanlar nasıl insanlardır?” İhtiyar soruya soruyla karşılık vermiş: “Senin geldiğin yerdeki insanlar nasıldır?” Yabancı demiş ki, “Bencil ve kötü. Zaten o yüzden buraya geldim.” İhtiyar ise şöyle demiş, “Burada da aynı öylelerini bulacaksın!” Bir süre sonra bir başka yabancı gelip bizim ihtiyara sormuş: “Buraya yeni geldim, söyle bana ihtiyar burada yaşayanlar nasıl insanlardır?” İhtiyar ona da aynı cevabı vermiş: “Söyle bana ahbap, senin geldiğin yerdekiler nasıldır?” Yabancı cevap vermiş: “İyi ve misafirperverdirler. Orada çok dostum vardı ve orayı zor bırakıp geldim.” İhtiyar şöyle demiş: “Burada da aynı öylelerini bulacaksın.” Az ötede develerini sulayan bir çerçi konuşmalara kulak misafiri olmuş. İkinci yabancı uzaklaşır uzaklaşmaz bizim ihtiyarın yanına gelip sitemkâr bir eda ile şöyle demiş: “Aynı soruya nasıl olup da tamamen farklı iki cevap verebiliyorsun?” Bizimki demiş ki: “Çünkü herkes yüreğinde kendi dünyasını taşır. Dünyaya yönelik bakışımız, dünyanın kendisi değildir; bizim algıladığımız hâliyle dünyadır. Bir yerde mutlu olan insan her yerde mutlu olacaktır. Bir yerde mutsuz olan da her yerde mutsuz.” Frederic Lenoir - Neşenin Gücü Çevirmen: Atakan Altınörs, Bilge Kültür Sanat
"Çünkü herkes yüreğinde kendi dünyasını taşır." Frederic Lenoir
Reklam
Frederic Lenoir - Neşenin Gücü
“Çünkü herkes yüreğinde kendi dünyasını taşır. Dünyaya yönelik bakışımız, dünyanın kendisi değildir; bizim algıladığımız hâliyle dünyadır. Bir yerde mutlu olan insan her yerde mutlu olacaktır. Bir yerde mutsuz olan da her yerde mutsuz.”
(...) Spinoza pek çok açıdan zamanının çok ilerisindeydi, ama sadece bu da değil: Bizim zamanımızın da ilerisindedir. Spinoza ‘mucizesi’ derken kastettiğim budur.” Frederic Lenoir
Bunu daha iyi anlamak için, Stoacılar çok sayıda beşeri teessürü [passions humaines] dikkat çekici bir psikolojik detayla tahlil etmiştir: Otuz başlık altında altmış sekiz beşerî teessür ve (altı kızgınlık türü olan) bir arzu, yirmi altı elem, on üç korku ve altı haz sayarlar. Ama, bilhassa da manevî egzersizler yaparlar. Bu egzersizler arasında en meşhuru, uyanık davranmadır (prosoché): Dışsal bir olay veya içsel bir duygu tezahür ettiğinde, uygun tavri takınmaya imkân sağlayan (ve her an tetikte olan) bir dikkat. "Şimdiyi yaşamak”, kendini, muhayyilenin/imgelemin tetiklediği korkulara, kaygılara, öfkelere, üzüntülere ya da arzulara gömülmeye koyvermek yerine, geçmişteki bir şeye takılıp kalmaktan, gelecekteki bir şeye kafayı takmaktan kaçınmayı ve de her ümit gibi her endişeyi de aklından kovmayı, her şeyin tahammül edilebilir ve dönüştürülebilir olduğu [yaşanan -çev.] âna odaklanmayı öğreten Stoacı pratiğin ana ilkelerinden biridir. daha az Frederic Lenoir, Mutluluk Üstüne Felsefi Bir Yolculuk
"Modern insan mutlu olmaya 'lanetlenmiştir' ve eğer bunu başaramazsa kendinden başka suçlayacak kimsesi yoktur... Tarihte ilk defa insanlara mutlu olmamaktan ötürü sefil hissettiren toplumlar inşa ediyoruz..." Frederic Lenoir
Reklam
"Hayatınıza anlam vermek, yaşamak için sebepler bulmak demektir." Frédéric Lenoir
"İnsan hayatının tamamını kanunlarla yönetmeyi istemek, kusurları düzelteceğine daha beter hale getirir. Sonuçları sıklıkla zarar verse dahi, yasaklanamayacak olana izin vermek gerekir." Frédéric Lenoir - Spinoza Mucizesi
22 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.