Kitabın arkasında yazanlar kesinlikle romanın özeti değil. Gerçekten yaşanmış bir öyküde, Freud'un yaptığı bir seçimin kızkardeşlerinin hayatını nasıl şekillendireceğinin anlatıldığı söyleniyor. Ama aslında o bahsedilen 'şekillenme' daha kitabın başında gerçekleşiyor. Roman ise, çocukluklarından itibaren Freud kardeşlerin yaşadıklarını anlatıyor. Biraz iç karartıcı, depresif bir roman.
Kitabın arkasında yazan "Freud'un seçimi kardeşlerinin kaderini nasıl şekillendirecektir?" sorusunun cevabını kitapta bulabilmeyi umarak okumaya başlasam da (ki kitabın başı bu konuyu işliyordu), geçmişe, bambaşka bir yere sürüklendim sonra. Aynı cümlelerin defalarca tekrarı da can sıkıcıydı. Tatmin etmedi..
İnsanoğlu gerçekten de çocukluğunda istediği şeyi bir gün başarabilir, ama o gün hiçbir zaman gelmiyor. Düşlenilen şeyin imkansız olduğundan ya da olasılıkların yanlış hesaplandığından değil; o şeyin istendiği gün ile gerçekleşeceği gün arasında çok farklı günler olacağından. Hem hayatı hem de isteyen varlığı değiştiren günler...
Psikolojiyi sevip ve Freud'la ilgilenen birisiyseniz okumanız gereken bir kitap diye düşünüyorum. İsminden de anlaşılacağı üzere Freud'un Kız Kardeşi'nin anılarını ve onun gözünden S.Freud'u anlatmış. Gayet sade, anlaşılır ve betimlemeleriyle etkileyen bir kitaptı.