Freud'a göre tam anlamıyla sağlıklı bir kişide. 'Ego, İd ve Süperego'dan daha güçlü bir konumda olacaktır. Çünkü ancak böyle olursa, Ego içinde bulunulan durumun gerçekliğini dikkate alarak Süperego'yu rahatsız etmeden İd'in ihtiyacını karşılayabilecektir. Süperego'nun güçlü olduğu durumlarda, kişinin davranışı katı ahlaki kurallar çerçevesinde olacaktır. Eğer kişilikte İd güçlü olursa, kişi ahlaki kuralları dinlemeden kendi nefsini tatmin etme yoluna girecek ve bu davranış büyük bir kötülüğe sebep olabilecektir (örneğin, güçlü bir İd'in işareti olan tecavüz, birinin hazzı ahlaki değerlere tercih etmesi sonucunda ortaya çıkmaktadır).
Psikososyal gelişme evrelerinde anal dönemle atılan Süperego çekirdeği, Freud'a göre fallik dönemde Oidipus kompleksinin sağlıklı çözümü ya da sağlıksız bir biçimde fikse olmasına göre iyice şekillenir. Ego'dan koparak otonom bir yapı haline gelen Süperego, bir yönüyle Ego'ya yol gösterir. Onun bilindışı malzemeyi bastırmasına destek olur, sansür mekanizmasını tahkim eder. Makul, meşru dürtü ve arzu doyumları için egoya nerede tedbirli olması, nerede sanıkımlı davranması yönünde uyarılar gönderir. Ancak bir yandan egonun yargıcı haline de gelebilir. Ego'yu İD'in aman dilemez arzularına karşı savunduğu gibi Ego'nun uyum ve güvenlik için harcadığı bir dizi eylemleri de yargılayabilir.
Sayfa 124 - Nevrozlar ve Katı SüperegolarKitabı okudu
Reklam
Akılla duygu (Apollo ile Dionysos) arasındaki ayrım, en azından yirmi iki yüzyıldır sürüp gitmektedir. Zihin bedene, akıl da duy- guya galebe çalmalıdır. Yirminci yüzyıl kahramanı Freud'un geliştirdiği bilimsel insan psikolojisi de aynı görüşü savunur. Ego ile süperego, id'in vahşice haz ve tatmin arayan dürtüleri üzerinde etkili olmasa, toplumda düzen kalmayacağı gibi, uygarlık da olmazdı. Freud'a göre uygarlık, libido'nun (insanın içgüdüsel, ilkel hazcı cinsel enerjisi) çeşitli başka aktivitelerle (yaratıcılık, hükmetme, kategorileştirme, derleme vb.) yer değiştirmesinin, onlara doğru kaymasının sonucudur. Hocalar, psikologlar, yasa koyucular ve yöneticiler aklın duygulara egemen olmasını öğütlerler her zaman. Uygarlığa ancak akıl yoluyla ulaşılabileceği, akim da sadece homo sapiens'te bulunduğu söylenir. Türümüzün akla dayanmayan, makul olmayan davranışlarının, hayvansı alt beynimizden kaynaklandığı belirtilir. Toplumda bir “aksaklık” baş gösterdiğinde, örneğin bir Hitler ortaya çıktığında, bunun açıklaması basittir: Halkın duygularıyla oynamakta üstat olan Hitler, Goebbels ve Speer, tıpkı ilkel bir toplumdaki gibi, simgeler ve gösteriler aracılığıyla insanların duygularını yönlendiriyor, manipüle ediyorlardı. Akıl sayesinde insan, var olan her şey üzerinde mutlak bir hakimiyet kurmalıdır. Akılcı insanı hayvan olan insandan ayırıp yüceltmek, totaliter gücün doruğunu oluşturur.
_EVLENMEK! Kadınlar sanki hipnotize edilmiş gibi gözlerini yaşamın bu noktasına dikerler. Özellikle Nevrotik kadınlar, sevme yetisinden tümüyle yoksun olmalarına ve erkeklerle ilişkileri dillere destan ölçüde zayıf olmasına karşın, bu tutkudan vazgeçemezler. Evlenme arzusunun zorlanımlı bir nitelik aldığı kadınlar grubunu da anmak gerek. İşte bu
Benlik kavramı, psikanaliz alanında EGO kavramı olarak kullanılır. Sigmund Freud, "Haz İlkesinin Ötesinde" ve "Ben ve İd" makalelerinde utralı (bilinçli) ben ile bastırılmış (bilinçdışı) ben ayrımı yapar ve "benin çekirdeğinin" bilinçdışı olduğunu ileri sürer. Onun kurduğu psikanalitik kuram benliği genel itibariyle alt benlik (id), benlik (ego) ve üst benlik (süperego) olarak inceler. Freud'a göre ben, aslında "kaygının mekânı", aynı zamanda dalkavuk, oportünist ve yalancı bir politikacı gibidir.
Sayfa 7 - Bilim Ve Sanat Yayınları
Freud'a göre tam anlamıyla sağlıklı bir kişide, Ego, İd ve Süperego'dan daha güçlü bir konumda olacaktır. Çünkü ancak böyle olursa, Ego içinde bulunulan durumun gerçekliğini dikkate alarak Süperego'yu rahatsız etmeden İd'in ihtiyacını karşılayabilecektir. Süperego'nun güçlü olduğu durumlarda, kişinin davranışı katı ahlaki kurallar çerçevesinde olacaktır. Eğer kişilikte İd güçlü olursa kişi ahlaki kuralları dinlemeden kendi nefsini tatmin etme yoluna girecek ve bu davranış büyük bir kötülüğe sebep olabilecektir.
Reklam
60 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.