Mesela Bîrûni, o çok yönlü bir insan, haritalara baktığında boylam derecelerinin tutmadığını görüyor. Ne yapıyor? Adamcağız Gazne'den çıkıyor, Bağdata kadar gidiyor. Giderken bir şehirden öbür şehre geçiyor. Gittiği mesafeyi arşın arşın ölçüyor ve tam iki sene boyunca bu iş için çalışıyor. Gidiş 2 bin kilometre dönüş de 2 bin kilometre. Ama o giderken zikzak çiziyor. Yani 7-8 bin kilometre mesafe katediyor. O günkü şartlarda ölçtüğü boylam derecelerini, bugün ölçülen boylam dereceleriyle mukayese ettiğimizde aradaki fark, 6 dakika ile 45 dakika arasında çok küçük bir değer. Avrupalılar böyle bir neticeye, ancak 18. yüzyılda ulaşabildi.