Bir Nedeni Yok Yalnızca Öptüm
Bir nedeni yok yalnızca öptüm Dudaklarım gerisin geriye çekildi; ağdalı bir sıvının ağır ağır örttüğü, korkunun biçim kazanıp ayağa kalktığı ve ‘hey,bana bir şeyler söylemenin vakti geldi’ dediği zamanlarda bekledim seni; gözlerimi kapadım. bekledim. beklerken, özlemenin hangi geçitleri geçilmez kıldığını, hangi duyguların insanı hayata kazandırdığını, basite indirgenmiş hüzünlerin geceleri dinlenmeye müsait şarkılarla şahlandığını anlatamadım. evet, bilmiyordum. bilmiyordum, kelimelerden arınmış bir cümle kurar gibi sevişmeyi.Sevişirken sözlük kullanıyordum hala. ama, seni seviyordum.Ve sevdiğimi, sevgimi anlatma telaşıyla hata üstüne hata yapıyordum sana.Sana yaklaşamıyordum.Yasaklanmıştın adeta.Çiğnemeye çalıştığım yasak olsan da, uzak dursan da, o korkunç şeklini korusan da, farketmiyordu hiçbir şey. Küçük bir ateş.Küçücük bir ateştin sen.Sönmekten ürken bir ateş.Bir su damlasıyla bütün görkemini kaybedebilecek bir ateş.Aşkın mecali kalmamıştı.Sessizce sokuldum yanına.Acıyla irkildin.Gülümsedim. Gülümsememe anlam veremedin elbette.Kimdi bu? ne istiyordu? tanımadığın biri.Hatıralarını darmadağın etmeyi planlamış bir yabancı.Fuzuli bir beden, karşındaki.Usulca uzandım.
Sayfa 57
Fuzuli bir serveti olan adam, yalnızca fuzuli şeyler satın alabilir. Para, ruhun gerektirdiği hiçbir şeyi alamaz.
Sayfa 352Kitabı okudu
Reklam
"mecnun'a uzun zamandır hasrettir bu kadar özlemi ve hasreti taşırken bari yanına varıp bir şeyler deseydin." Leyla cevap verdi: "Aşk ateşinin bundan fazla yaklaşmaya tahammülü yoktur. Uzun zamandır aramızda hasretler fazlalaştı ayrılığımız uzadı şimdilik münasip olanı budur."
Sayfa 68 - Ren kitapKitabı okudu
595 öğeden 611 ile 595 arasındakiler gösteriliyor.