Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Son olarak da, en derin minnettarlığımı Gabo'ya sunuyorum; insanlığı, gösterişsizliği ve kendisini tanrı gibi görerek yanına gelen herkese öncelikle bir insan olduğunu şefkatle gülümseyerek gösterdiği için."
Hep böyle oluyordu: Gabo'yu özlemek, birdenbire ortaya çıkan ve boğazımı sıkan bir duyguydu.
Sayfa 86 - Yabancı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Konstrüktivizm
"Sadece yaptığımız, ürettiğimiz ve inşa ettiğimiz şeyleri bilebiliriz ve gerçekler, ürettiklerimiz ve inşa ettiklerimizdir." -Naum Gabo
Sayfa 127
Hemingway her zamanki gibi inatçı, öfkeli ve sert;”Kırılma” diye bağırıyordu. Gabo” Otur, çalış ve hiç yazılmamış olanı yaz, aslında bu kadar basit “ diye fısıldıyordu. Çetin Altan tek ve en iyi bildiği şeyi söylüyordu hep:” Enseyi karartmayınız genç dostum.” Refik Halit tebessüm ederek” Geç dalganı evlat “ diyordu. Daima kaybedenlerin hikayesini yazan Zweig “ Elbette güneş açacak ama biz onu göremeyeceğiz, bunun için üzülmenize gerek yok sevgili dostum,” diyordu. Steinbeck “İçine sıkışıp kaldığı kapanını dekore etmesini “ öğütlüyordu. Feyerabend “Bir şekilde hepimiz vakit öldürdük, sen de vakit öldürecek bir şeyler bul işte,”diyordu. Melville iç çekiyordu hayıflanarak: “ Para, vakit, sabır… Neredesiniz?” Neyzen Tevfîk “Felek bize körler diyarında ayna sattırıyor , kaç ayna satabilirsin ki bre sersem!” diye yüzüne gülüyordu. Euripides” Kader,” deyip susuyor ve pencereden dışarıya bakıp yağan yağmuru sessizce seyrediyordu.
Gabo'nun Uzun Cümlelerine Bayıldım
Aureliano, Amaranta Ursula'yı ne zaman görse, hele kadın ona son dansları öğretmeye çalıştığı zamanlar, tıpkı zahire ambarındaki iskambilleri bahane eden Pilar  Ternera 'nın karşısında büyük dedesinin dizlerinin bağı çözüldüğü gibi, Aureliano' nun kemikleri de sıkılan bir süngermişçesine boşalıveriyordu. 
Sayfa 427 - Can YayınlarıKitabı okudu
"Şükür ki yanımda Tilki Alfonso, Sinek Raul, Palavracı Coca, Süslü Faze ve Hamur Kafa Gabo gibi yoldaşlarım var."
Reklam
Gabriel Garda M:irquez, namıdiğer Gabo, 6 Mart 1927'de, saat sabah dokuzda dünyaya geldi. Babası Gabriel Eligio Garda, annesi Luisa Santiaga Marquez Iguarin'dı. Gabriel ve Luisa ailelerin rızası olmadan, kaçarak evlenmişler ve hemen bir yıl sonra da ilk çocukları olan M:irquez'i kucaklarına almışlardı. Ancak çok geçmeden, ekonomik sebepler yüzünden onu ailelerine bırakmak zorunda kaldılar. Marquez neredeyse bütün çocukluğunu dedesi Albay Nicol;is Moirquez Majia ile anneannesi Tranquilina lguar.in Cotes'in yanında geçirdi. Ondan sonra ailenin dokuz çocuğu daha oldu. M:irquez üç buçuk yaşına gelince, ailenin üçüncü çocuğu Margarita da yanlarına gönderildi. Hep birlikte ikinci bir aile olarak yaşamaya başladılar.
Yalnızlık tüm sülalenin ortak kaderidir.Albay savaşların ardından tükenir,Jose Arcadio tek başına bir ağaca bağlı olarak can verir,Úrsula bir başına yaşar aynı Rebeca Amaranta ve ailenin geri kalan üyeleri gibi.Bu korkunç yalnızlığın sebebi sevmeyi becerememeleridir.
Sayfa 160 - Desen YayıneviKitabı okudu
“Yazdığım her cümlede,farklı derecelerde başarabilsem de,şiirin tarifi zor ruhunu çağırmaya ve şiirin kehanet gücüyle,ölümün sağır kuvvetleri karşısındaki ebedi zaferine olan sadakatimin kanıtını her kelimeyle işlemeye çalışıyorum.”
Sayfa 156 - Desen YayıneviKitabı okudu
"Dünya zor bir yer ve kendini hazırlamalısın. Bir sürü şey yaşamak zorunda kalacaksın ve yalnızca cesaret ile yüreklilik sayesinde üstesinden geleceksin. Korkmana gerek yok."
Reklam
NAMIDİĞER GABO
Aşkımın kanıtı olarak sana gözyaşlarımı yolluyorum. "Gabriel Garcia Marquez Kırmızı Pazartesi
" Yürekli olmak lazım,sadece inatla direnenler zafere ulaşır. "
Bir gün Kafka'nın Metamorfosis'ini (Değişim'i) okuyunca bütün hayatı değişiyor. "Insanların böyle şeyler yazmalarına izin verildiğini bilmiyordum, bilseydim daha önce yazardım." diyor! Öte yandan ülkenin son 100 yıllık tarihindeki en önemli siyasi ve sosyal patlamalara tanık olmuş, o olayları yaşamış bir ailenin içinde doğup büyümüştür Gabo. 1899-1902 yılları arasında yaşanan Bin Gün Savaşı'nda yani iç savaşta Gabo'nun dedesi de savaşmış ve bu savaşta Liberaller yenik düşmüşlerdir. Ülkede yaşanan ikinci önemli olay, 1928 Muz Grevi denilen ve muz işçilerinin katliamıyla sonuçlanan ayaklanma, Gabo'nun doğumuyla aynı yıl gerçekleşmiş ve Yüz yıllık Yalnızlık'ın arka planını oluşturmuş. Daha sonra da 1946'dan itibaren siyasi şiddet dönemi, gerilla savaşları, toplu ölümler başlıyor. İşte bütün bu olaylar Gabo'nun hayatını ve yazarlığını şekillendiriyor.
Sayfa 42 - Inci Kurt MÁRQUEZ DÜNYAYA MAL OLMUŞ BIR YAZARDIR "Kitabı okudu
Son zamanlarda en çok merak ettiğim yazar.
García Márquez'in öykülerinin ve romanlarının tadına varabilmek için, onun kim olduğunu, nerelerden geçerek bu noktaya geldiğini, yani geçmişini bilmekte yarar var, çünkü Kolombiya'nın yakın tarihi ve sosyal özellikleri onun bütün yaşantısını ve meslek hayatını şekillendirmiş. İspanyol âleminin kısaca Gabo diye tanıdığı bu büyük yazarın gerçekle gerçeküstü karışımı olan dünyasını yaratan da işte bu özellikler.
Sayfa 42 - Inci Kurt " MÁRQUEZ DÜNYAYA MAL OLMUŞ BIR YAZARDIR "Kitabı okudu
NAMIDİĞER GABO
Düşünüyorum yağmur yağıyor Senin yumuşak bakışlarını Taze meyve gibi bir kadın Bugün adın alacakaranlıkta beliriyor Şenlik kadar neşeli Burada benim şiirimde
Sayfa 6 - Okan ÇilKitabı okudu
51 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.