Nasılsın dedi aklıma aldığı nefesi bile kazıdığım adam iyiyim derken hissettim yanağımdaki tuzlu nemliliği o zaman fatkettim içimde kopan fırtınanın dışa vurduğunu neyseki anlamadı iyiliğimin yalanını...
-Gaye Süner
Yapmam dediklerini yaptı.
Tıpkı gitmem deyipte gittiği gibi...
Yapıcam deyipte yapmadı söz verdiklerini.
Tıpkı uğruna canımı veririm deyipte can acımı görmemezlikten geldiği gibi...
-Gaye Süner
Her dinlediğim müzikte geliyorsun aklıma,
Her siyah pantoluyu sen sandığım,
Her vanilya kokusunda seni hatırladığım gibi,
Yalan olmasın gelmiyorsun aklıma,
çıkmıyorsun ki,
Çok daha derine işliyorsun içimin en derinine
-Gaye Süner
Gaye SÜNER
Neden sürekli seni sevdiğimi duymak istiyordun, istemediğim zamanda bile duymak için yalvarıyordun, kendini kandırmak ya da ne bileyim gözümü boyayıp arkamdan iş çevirmek için mi vicdanına bir nebzede olsa su serpmek için mi, foyan ortaya çıktı serpmeyi bırakıp içmeyi dene artık.
-Gaye
Gaye SÜNER
Doğuştan kör olan birine gökkuşağını anlatmak gibiydi sana sevdiğimi anlatmak,
İlk nereden başlamalıydım?
Göğün ne kadar ulaşılmaz bir yer olduğunu mu?
Yada mavinin hangi tonu olduğunu ?
O maviliğe nasıl yakıştığını mı yedi rengin?
Sarının en çok sana yakıştığını nasıl anlatabilirdim ki,
Kırmızının bizi bütünlediğini,
Yeşilin aynı gözlerin gibi olduğunu,
Morun masumluğunu,
Turuncunun bütünlüğü oluşturduğunu,
Mavinin göğe karıştığını..
Sana olan aşkımın Dünya kadar büyük, gök kadar sonsuz, sen gibi güzel olduğunu görmeden sen nasıl anlatabilirim ki?
-Gaye
Gaye SÜNER
Gecenin sonsuzluğunda yalnızlık,
Ürpertiyor içimi baykuşun soluksuz kulağıma ilişen sesi,
Yastığımdaki tuzlu nemliliğin anlamını anımsatıyor,
Hıçkıra hıçkıra sarıldığım yorganımı özletiyor,
Gözlerimden akan sıcak sıvıyla ısınmaya çalışırken gecenin sonsuzluğu sarmalıyor tekrar, Güneşi görmek için kovalarken yelkovanı.
-Gaye