Ey esir kuş!
Uzak bağlarda ötüyorsun.
Kıştır...
Ben senden çok uzaklarda, kargaların velvelesi arasından o kuşun sesini duyduğu andan itibaren sana uçma ümidi ve aşkıyla tutuşan kuşu görüyorum. Adeta kanatları da ateşte yanmış, kararmış... Ama o esirdir, kafesi dardır, kafesinin parmaklıkları zindanın demir parmaklıkları gibidir. Yeni kafese
Aç kaldım, susuz kaldım
Hayin, karanlıktı gece
Can garip, can suskun
Can paramparça
Ve ellerim kelepçede
Tütünsüz, uykusuz kaldım
Terk etmedi sevdan beni.