Bir haksızlık, onu düzeltene de zarar veriyorsa düzeltilmiş sayılmaz. Aynı zamanda intikam alan kişi, haksızlığı yapana intikamını aldığını hissettirmezse yine hak yerini bulmuş olmaz.
Onsuzluk
Bugün günlerden yağmurlu bir cumaydı. İşten çıkmış otobüste kafamı cama dayayıp "çok eski şarkı" isimli müziği dinliyordum. Sözlerinde "iznin olmadan hala seviyorum seni" geçiyordu. Evet, onun izni olmadan hala onu seviyordum. Onu "kafamda dönüp duran plaklar" gibi çalıp duruyordum adeta... Sanki bedenime tüm
Reklam
130 syf.
·
Puan vermedi
·
17 saatte okudu
Merhaba dostlarım.. Dün gece Storytel’de gezinirken karşılaştım kitapla.. kapak fotoğrafı, kulağıma “beni oku” diye fısıldadı.. Kitabımız da 14 kısa öykü var. Öykülerin içinde bir çok mana.. en sevdiğim öyküler, “Peri”, “Kısa Hayatların Hikayeleri” ve “Gizli Anlaşma” oldu. Öykülerin içeriklerine dair çok fazla detay vermek istemem okuyun ve kendiniz görün isterim ama şunu belirtmeliyim ki , kitabı okurken bir çok duyguyu aynı anda hissettim ve en güzel etkisi kitap beni dinlendirdi. Hani bazı kitaplar okurken insanı yorar ya, üzerinizde bir yükle kapatırsınız kapağı.. bu öykü kitabını okurken hissettiklerinizin huzuruyla veda ediyorsunuz kitaba. “Peri” yi okurken, Sürmeli’den (babaannem) eski zaman masalı dinliyor gibi hissettim.. bazı cümleler tekerleme vari, bazı kelimeler yeni anlamlarıyla karşıladı beni.. “Kısa Hayatların Hikayeleri” ni okurken, kocaman bir “ah” geçti içimden.. kadın cinayetlerine değinen bir öyküydü.. “Gizli Anlaşma” yı okurken, anne olmayı düşündüm, ne yaman bir yük.. Çocuk olmayı düşündüm, büyümek istemedim sonra.. Not: Söyler misiniz Abuzettin Efendi ? O pencerede ne var, sırrınıza mahzar olmayı dilerdim.. BÜŞRA TOPUZ, senin nezdinde dünyaya haykırıyorum.. “öyle kırgınım ki ses etmeyişinize” Tavşancık, sana rastladığım için mutluyum.. köstebeklerden, tabutçu farelerden, kötü babalardan seni korumak isterdim..
Yerini Yadırgayanlar
Yerini YadırgayanlarCihan Çakan · Notos Kitap · 20237 okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
Erkeklerin kendi­ lerine özel bir eğleniş tarzları vardır ki bunu kabullenmekten başka çare yoktur. Kendilerince amaçladıkları işler, mevcu­ diyetine inandıkları ihtiyaçlar var, ufak tefek birçok adet... Zaten erkekler, aile babası olmaya karar vermek için o kadar tereddütler geçirir ki artık bir kere buna karar verecek olur­ larsa biz de fazla üstlerine düşmemeliyiz. Ben, hiçbir vakit benimkine "Neredeydin?" diye sormam. Bana aklına gelen masalı anlatır, ben de inanının yahut inanır gibi gözükürüm. Böylelikle bana hıyanet etmiyor kanaatİ içindeyim. Güzelim, erkekler uçurtmalar gibidir; ne kadar iplerini salıverirsen on­ ları o kadar fazla tutmuş olursun. Bazen günler olur Selahat­ tin'in canı sıkkın görünürse derim ki, "Sen bu akşam evde sıkılacaksın. Haydi git, arkadaşlarınla buluş hatta yemeği de dışarıda ye, biraz geleni geçeni görürsün, hatta kadınlara bile bakmaya izin... Sen biraz açıl, ben de çocuklarla uğraşayım." Derhal beni öper ve bırakır gider. Canının sıkkınlığını benim yerime başkaları çeker. Aklından geçen bütün saçma düşün­ celeri... Erkekler akşamları birbirine saçma sözler söylemeye meraklıdır. Evet, bütün saçma sözleri sarf eder, tüketir. Nihayet gece yarısına doğru hafıfleşmiş, tazelenmiş olarak eve geri döner.
Füruzan
FüruzanHalid Ziya Uşaklıgil · 045 okunma
424 syf.
·
Puan vermedi
мα∂αℓуσиυи ι¢ι Açıkcası yazarı Kırmızı Oda ile tanımıştım. Hiç kaçırmadan, heyecanla izlemiştim ama kitabını okumak kısmet olmamıştı bu zamana kadar. Eh sonunda tanıştım ve sevildiği kadar varmış dedim. Böyle bir anlatım beklemiyordum. İzlemesi kolay ama okuması ağır, anlatımı güç hikayelerin akıcı dilde olması şaşırttı beni. Zaten hıkayeler psikolojik rahatsızlığı olan insanlar olunca soluksuz okudum. İçindeki hikayelerin bazılarını Kırmızı Oda dizisinden hatırladım, sonra bir hikaye Masumlar Apartmanı dizisiydi ama tabı dizilerle arasında baya fark var onu söyleyim. Her zaman kitaplar daha şeffaftır benim için. Birbirinden farklı hastaların süreçlerini, öncelerini ve sonralarını okuyoruz, hepsi çok etkileyici ve üzücüydü. İzlerken Rezzan adlı hastanın hikayesi çok etkilemişti okurken de öyle oldu. Birde Binbir Gece Masalı hikayesinde ya kim bu insanlar deyip durdum. Hikayeler gerçek hastaların süreci olunca çok heyecanla okudum bir de yazarın her hasta da psikolojik analizleri var o kısımlar ayrı güzeldi. Öyle tahlilleri seviyorum. Bir de okudukca kendine yapmaman ve yapman gereken şeyleri analiz ediyor insan, zira bazı şeyler insanda yıkıma neden oluyor, saglıklı, zeki, başarılı bir birey ufak sandığımız travmadan karanlığa gömülebiliyor. En iyisi biz kendimize iyi bakalım, önce ben diyelim, ben iyi olursam çevrem iyi olur, iyi olursam çevreme faydam dokunur, kendine bak, kendini koru, kendini çok sev... Valla ben hiç ummadığım şekilde mutlu bitirdim kitabı, sevdim ve okumayanlara tavsiye ederim. Sevgiyle ve kitapla kalın #
Madalyonun İçi
Madalyonun İçiGülseren Budayıcıoğlu · Doğan Kitap · 202418bin okunma
2024 ocak ayı 🎬filmler: octaber sky onur savaşı poison
Reklam
“Yolculukların en çilelisi aşk için yapılandır. Ve zorluk ne kadar artarsa aşk o kadar kıymete biner, o kadar anlam kazanır, o kadar vazgeçilmez bir hal alır…” Asla sevdiğin insanın gardiyanı olma… Bir varmış bir yokmuş, dünyada acayiplikler çokmuş. Bir gece beş farklı ülkede, beş prens aynı rüyayı görmüşler: Bir genç kız, kadim bir kentin alacakaranlık sokaklarında ışıktan bir güzellik halinde dolaşıyormuş. İşte o kızı gördükten sonra, artık ne eski hayatları kalmış ne de eski
Bir masalın iki kahramanıyız. Binbir gece peşimizde uğrular Kâh ölümü alırız koynumuza, Kâh dönülmez bir ülkeye gideriz. Ya ufuklar dolanır boynumuza, ya da vuruluruz, kefen giyeriz. Bizi bizden iyi bilirsin Rabbim, bir masalı bir gerçeğe ansızın, yalnız sen döndürebilirsin Rabbim... İki divâneyiz saman yolunda O bir ay ışığı, ben ise karanlık Kâh ben o'na düşlerimi yollarım Kâh başımda duman duman izleri Onda nur'a döner benim ellerim, bende yıldız olur onun gözleri Bizi bizden iyi bilirsin Rabbim, Bir mehtabı karanlığın göğsüne ancak sen indirebilirsin Rabbim...
Nurullah Genç
Nurullah Genç
instagram.com/reel/C4yvhE9CEt...
O'nu görmek için gözlere ne gerek var bilge kâhin! Bu gece gökyüzüne bakan körler bile o yüce varlığı hisseder. O, yeryüzündeki bütün âşıkların dostu, gönüllerin yoldaşıdır.
İfadelerin güzelliği..
Birbirimize daha yakınlaştıkça ve ruhunun derinliklerine indikçe böylesine kasvetli bir ruhu neşelendirmeye çalışmanın boşuna olduğunu anladım; özünde var olan hüznü, karanlığını maddi ve manevi aleme saçan, ebediyete kadar hüzün yayacak ruhu.
Reklam
Muhakeme olarak ifade edilen zihni melekelerin bizatihi kendisi muhakemeye elverişli değildir. Onları sadece neticeleriyle mütalaa edebiliriz. Onlar hakkında bildiğimiz şeylerden biri zihni melekeleri kuvvetli olan kişiler için daimi haz kaynağı olmalarıdır.
Belki aysız bir gece gibi esmerdi, belki güneşli bir öğlen gibi sarışın, belki ikindi gibi kumral, belki gün batımı gibi kızıl
968 syf.
·
Puan vermedi
·
99 günde okudu
Yaşayan ya da ölü herhangi biriyle bir akşam yemeği şansınız olsaydı kimi seçerdiniz, sorusu vardır ya, benim buna cevabım -edebiyat alanında- Edgar Allan Poe olurdu. Onunla hayat, zihinsel hastalıklar ve din üzerine sohbet etmek isterdim. (Abim ne kadar bilgili olsa da İslam hakkında onlarca dezenformasyona sahip, iyi bi' tartışabilirdik.)
Bütün Hikayeleri
Bütün HikayeleriEdgar Allan Poe · İthaki Yayınları · 20142,196 okunma
Bir masalın iki kahramanıyız. Binbir gece peşimizde uğrular, kâh ölümü alırız koynumuza, kâh dönülmez bir ülkeye gideriz. Ya ufuklar dolanır boynumuza, ya da vuruluruz, kefen giyeriz. Bizi bizden iyi bilirsin Rabbim, bir masalı bir gerçeğe ansızın yalnız sen döndürebilirsin Rabbim... İki divâneyiz samanyolunda, O bir ay ışığı, ben ise karanlık, kâh ben o'na düşlerimi yollarım, kâh başımda duman duman izleri. Onda nura döner benim ellerim bende yıldız olur onun gözleri. Bizi bizden iyi bilirsin Rabbim, bir mehtabı karanlığın göğsüne yalnız sen indirebilirsin Rabbim... {·
Nurullah Genç
Nurullah Genç
Bu da yaşamın kendisini bir peri masalı kılar. Tüm karakterler gibi, hepimiz yaşıyor, seviyor ve mutlu sonları arıyoruz.
Sayfa 399Kitabı okudu