Hırslar da boşuna
Paralar da, kavgalar da boşuna.
"Bir hastaya vardın ise
Bir yudum su verdin ise."
Yunuuuus, Yunus
Gece vakti ev uyur, biz soğuk-ıssız
Odalarda oturur,
Ölümler, toprak, sahipsiz gölge...
Bir büyük kır bu dünya:
Gece vakti ıssız kır cin peri.
Bir baş uzanır gibi karanlıktan,
Gün ortası biri selam verip geçer,
Düşünürüm kimdi.
Tenha sokaklarda giderken yalnız,
Durdurur bir başkası beni dalgınlığımda,
Çoklarından düşüyor da bunca
Görmüyor gelip geçenler
Eğilip alıyorum
Solgun bir gül oluyor dokununca
Ya büyük şeylerin birinde
Geziniyor kalabalık duraklarda
Ya yurdun uzak bir yerinde
Vurur yolda giderken.
Ve durgun en şen sofralarda bile
Tantalos'un dalları gibi gece yarısı
Çekilir geriye, uykular insafsız.
Yarınlara güvenen sımsıkı giyinik
Gövdelerde eğreti
En süslü giysiler.
Çok gördüler mi sizin olsun demeyi
Âşık Paşa öğretti:
"Acı dirliğim isteyen
Tatlı dirilsin dünyada.."
Çok bunaldınız mı dilinizde bu beyit.
Hırslar da boşuna
Paralar da, kavgalar da boşuna.
"Bir hastaya vardın ise
Bir yudum su verdin ise."
Yunuuuus, Yunus
Gece vakti ev uyur, biz soğuk-ıssız
Odalarda oturur,
Ölümler, toprak, sahipsiz gölge...
Hırslar da boşuna
Paralar da, kavgalar da boşuna.
"Bir hastaya vardın ise
Bir yudum su verdin ise."
Yunuuuus, Yunus
Gece vakti ev uyur, biz soğuk- ıssız
Odalarda oturur,
Ölümler, toprak, sahipsiz gölge...
………..……………………………………………………………
1921'de Hamburg'da doğan Wolfgang Borchert, 1941'de Rus Cephesi'ne gönderildi. Yaralı ve hasta olarak geri döndü ve kendini yaralama ve yıkıcı faaliyetler için hastane, cephe ve hapishane arasındaki savaşı geçirir. 1946 sonbaharında, bir haftada onu savaş sonrası Alman döneminin ilk ünlü yazarı
Çoklarından düşüyor da bunca
Görmüyor gelip geçenler
Eğilip alıyorum
Solgun bir gül oluyor dokununca.
Ya büyük şehirlerin birinde
Geziniyor kalabalık duraklarda
Ya yurdun uzak bir yerinde
SOLGUN BİR GÜL DOKUNUNCA
Çoklarından düşüyor da bunca
Görmüyor gelip geçenler
Eğilip alıyorum
Solgun bir gül oluyor dokununca.
Ya büyük şehirlerin birinde
Bir büyük kır bu dünya: Gece vakti ıssız kır cin peri. Bir baş uzanır gibi karanlıktan, Gün ortası biri selam verip geçer, Düşünürüm kimdi.
(Behçet Necatigil )
"Çoklarından düşüyor da bunca
Görmüyor gelip geçenler
Eğilip alıyorum
Solgun bir gül oluyor dokununca.
Ya büyük şehirlerin birinde
Geziniyor kalabalık duraklarda
Ya yurdun uzak bir yerinde
Kahve, otel köşesinde
Yarı yüzüm gölge, yarı yüzüm ışık
Ansızın koptu aradaki bağ.
Yasak bölgelere girdiğimdendi
Birdenbire duruşum.
Ben buradan giderim, çok geç oldu
Sen de git yat, yorgunsun...
Deminki havayı yitirdiğimdendi,