ben bu tezgâhı kurdumsa senin için kurdum senin için dokuduğum basma ve pazen denizin yeşilinden süzdüğüm balık göğün mavisinden çaldığım kuş senin için felsefe okudumsa iktisat okudumsa gece yarıları boğazım kurumuş içim bir kalabalık sıcacık mısralar okudumsa yunus'dan senin için okudum geceyarıları. 🌺
Attila İlhan
Attila İlhan
Aşk, kış kıyamette bile kelebek olmaya heveslenecek kadar çocuk tutabilmektir kalbi... On yedi yaşında bir şizofrenim; benim de aşk tarifim böyle. İnsanların arasında yalnız hissediyorum kendimi; kimse sincaplardan ve kelebeklerden konuşmak istemiyor. "Ben kelebek olacağım" dedim anneme; "kelebeğin ömrü üç gündür" dedi.
Reklam
“ben bu tezgâhı kurdumsa senin için kurdum senin için dokuduğum basma ve pazen denizin yeşilinden süzdüğüm balık göğün mavisinden çaldığım kuş senin için felsefe okudumsa iktisat okudumsa gece yarıları boğazım kurumuş içim bir kalabalık sıcacık mısralar okudumsa yunus’ dan senin için okudum geceyarıları…” •
Attila İlhan
Attila İlhan
| Sen Bir Beyaz Kadınsın
# Donuyoruz# Şehit# tunceli
Üstü açık uyumuştur diye gece yarıları kalkıp;Evladının üstünü örten Anneye "evladin donarak şehit oldu" nasil denilir?:((
“Sen Beyaz Bir Kadınsın..”
… denizin yeşilinden süzdüğüm balık göğün mavisinden çaldığım kuş senin için felsefe okudumsa iktisat okudumsa gece yarıları boğazım kurumuş içim bir kalabalık sıcacık mısralar okudumsa yunus'dan senin için okudum geceyarıları sen beyaz bir kadınsın uzaktaki gözlerin aklımdan çıkmıyor sen beyaz bir kadınsın karanlıkları dinleyen uzaktaki sarmaşıkları duyuyor musun rüzgârda yorgun başını üşümüş yastığına koyuyor musun uyuyor musun..
Attila İlhan
Attila İlhan
“sorun şu ki tanrım, gömleğim önden yırtıldı. |1.50|
gömleğim önden yırtıldı ve artık hiç kimseye masumiyetimi ispat edemiyorum. bu bir kaza sadece ve sonucu değiştirmiyor. kuyuda saklanıyorum uzun yıllardır. gelip geçen kervanlardan saklıyorum kendimi. esir olmak korkusu, pazarlarda satılmak korkusu yapışıyor boğazıma. kendi karanlığımda boğulmayı seçiyorum. dışarı çıktığımda gökyüzünü ciğerlerime çekip, çocukları havasız bırakmak endişesi var üzerimde. böylesi garip ve bir o kadar saçma endişeler taşıyorum. oysa ne meryem’in iffetinden şüphe etmişliğim var ne de magdalena’ya bir tek taş attım. gömleğim önden yırtıldı ve artık kimseye anlatamıyorum suçsuzluğumu. tanrım bu nasıl bir yorgunluktur? uhud az önce sona ermiş gibi nefes nefese yürüyorum. sözlerin nasıl da yoruyor bedenimi. sarsılıyorum, titriyorum, ateş vücudumu sarıyor. gözleri çalınmış savaşçılar dolduruyor uykularımı. kadınların çığlıklarıyla uyanıyorum gece yarıları. yatağımdan ölü çocukların şarkılarını topluyorum sabahlara kadar. şeytanın kirli tırnaklarından besleniyor kentliler. ışık, biraz ışık lütfen!”
Tarık Tufan
Tarık Tufan
,
Kraliçenin Pireleri
Kraliçenin Pireleri
Reklam
479 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.