"Bir insanda sevdiğimiz ne varsa, onun sevmediğimiz yanlarından beslenir."
Sayfa 39
Tam da böyle anlatabilmek isterdim.
Her uzun acı , kısa bir mutlulukla ödüllendirilir. Her kısa mutluluk, uzun bir acıyla cazalandırılır.
Sayfa 38
Reklam
Kimse tanımaz sevdiğini
Kimse tanımaz sevdiğini, sevdiğinden bir küçük kil parçası alıp ona kendi toprağını ekleyerek büyük bir heykel yapar. Yaptığı heykel, kendisine benzer.
Sayfa 32
Aşk oburluktan mı ölüyor??
Sevildiğinizi öğrenseniz, bu kez de "yeteri kadar sevilip sevilmediğinize " takılırdı aklınız. Ah, biliyorum, hiçbir kadın "yeterince " sevilemez. Sarah Bernard, boşuna, "Aşk oburluktan ölür," demiyor.
Sayfa 11
Yaptığı heykel kendisine benzer
Aşk dedikleri, bir insandan küçük bir kil parçası alıp bir gün yıkılacağını gizliden gizliye hep bilerek, o küçücük parçadan kocaman bir heykel yapmaktır. Ve kendileri bir heykel yaparken, kendilerinin de heykelinin yapıldığını bilmezler.
Sayfa 30
Bütün ortaklıklarımı yakıyorum... Ortak olduğum her sey utandırıyor beni. Turgenyev'i okumuyorsunuz, Lermontov'u okumuyorsunuz, Refit Halit'i, Halit Ziya'yı, Ece Ayhan'ı, ismet Özel'i, Nâzim'ı, Necip Fazıl'ı, Fazıl Hüsnü'yü, Mallarmé’yi, Poe' yu, Dickens'ı okumuyorsunuz. Neden sizinle ortak olacağız. Dinimizden ve ırkımızdan dolayı mı? Aynı dinden ve aynı ırktan olduğumuz için mi başka dinden ve başka ırktan olanları öldüreceğiz? Ben ırkımı ve dinimi artık kitaplardan ve yazarlardan seçiyorum. Irkdaşlarımla dindaşlarımı da aynı kitaplarla aynı yazarları sevenlerden.
Sayfa 41
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.