Ruhum 80
🫀Sayın kalbim 27 yıllıksın farkında mısın? Yıllardır atıyorsun ve hiç kimse de dinlemedi ritmini doktorlardan başka. Bütün müteahhitlerin ve mimarların para kazandığı ekonomik krizde sen 2 odacığınla çarpık bir gecekondu sıcaklığında sahip çıkıyorsun bana. Sayın kalbim, her yaşın bir yıl değil de gün olsaydı eğer 4 haftalık bir ayı tamamlamış olurdun. Zaten zaman görecelidir ve Einstein'a hep inanmışımdır. Bir bahçıvanın elinde tohum olsaydın 27 yılı devirmiş bir ağaç olurdun belki kollarını sevgiyle açan. Sayın kalbim, metrekareleri ölçülen kumaşlar gibi ellerinde cetveller ve pergellerle gelenlerin hacmini ölçmelerine izin verme! Ve bil ki senin hacmin, uzayda kapladığın yer değil sevdiklerinin kalbinde kapladığın yer kadardır! Sayın kalbim, kendini kendinden ve sevdiklerinden esirgeme! Çünkü sen en çok kendine layıksın! 🌾
Saliha Akyol
Saliha Akyol
479 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 10 days
Seni sevmiyor. Sevseydi sen kitap okurken sırtını çevirip uyu­mazdı.
Bitti. Sanki kitap değil de hayat bitmiş, Çevirdiklerim sayfa değil de hayatın günleriymiş gibi... Gitti. Giderken beni bıraktı geride. En son Martin'in ardından böyle bakakalmıştım. Oysa ne diyordu rahmetli Erdal Tosun, "Vedalaşmak asıl kalana değil, gidene koyar." Öyle olmadı işte. En çok bana koydu bu gidişler. Varlıklarından
Tehlikeli Oyunlar
Tehlikeli OyunlarOğuz Atay · İletişim Yayıncılık · 202231.2k okunma
Reklam
10/10 puan verdi
·
Liked
Kitap Tavsiyesi
Fatih Parlak'ın Kaçak Yapı isimli yeni öykü kitabını bitirdim. İçerisinde 13 farklı öykü var. Benim en sevdiğim öyküler sırasıyla şöyle: -Öteki Yüz -Grev Gibi Bir Şey -Diploma Kaçak Yapı isimli bu öykü kitabında yazar akıcı duru bir dille ev hayatına gecekondu yaşamlarına ve buralardaki insanların sıradan hayatlarına değinmiş. Yer yer esprili ve eğlenci bir anlatımla yapmış bunu. Öykü okumayı seven okurların mutlaka kendi hayatlarından parçalar bulacağı dikkate değer bir kitap. Bazı öyküler birbirleriyle bağlantılı gibi bu yüzden okurken keyif veriyor. Roman olarak da düşünebiliriz bu yüzden Kaçak Yapı'yı. Kitapta anlatılanlar kitabın kapağıyla bütünleşmiş adeta. 2023'ün dikkat çeken öykü kitapların biri olabilir, tabii bu benim kişisel düşüncem.
Kaçak Yapı
Kaçak YapıFatih Parlak · Klaros Yayınları · 202315 okunma
480 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 31 days
Tuhaflık bulaşıcı mı, yoksa şehrin genlerinde mi var?
Yeni yılın kendi adıma ilk kitap incelemesi, geçen yıl okuduğum kitaplar içerisinde beni en çok sarsan, en çok etkileyen, hüzünlendiren, tebessüm ettiren, sorgulatan, çeşitli duygular arasında oradan oraya sürükleyen bu ‘tuhaf’ kitaba kısmetmiş… Lise yıllarından beri, çeşitli zamanlarda kitaplarıyla hayatıma girmiş bir yazar Orhan Pamuk… Bazen
Kafamda Bir Tuhaflık
Kafamda Bir TuhaflıkOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 201913.5k okunma
182 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 9 days
José Mauro De Vasconcelos - Şeker Portakalı İncelemesi
> Merhaba, bilmem farkında mısın? Ama bugün seninle yollarımız yine kesişti ve sen benim bir incelememi daha okuyacaksın. Ama maalesef üzülerek ifade etmem gerekir ki, bugün bu incelemem pek keyif verici geçmeyecek gibi görünüyor. Konu başlığından da anladığın gibi, bugün burada konumuz Zezé! Evet, evet o masum, kendi halinde, iç dünyasında
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022231k okunma
144 syf.
10/10 puan verdi
Dar Zamanlarımda "Yola Düşürdüğüm Gölgeler"
Yola Düşen Gölgeler yaklaşık üç yıllık bir aradan sonra piyasaya çıkan romanım oldu. Bu üç yıl benim açımdan hayatımın en berbat, en sıkıntılı dönemiydi. Üstelik geleceğin ondan iyi olacağına dair ümitli değilim. Pek çok sorunla, acıyla ve olumsuz durumla, hayal bile edemeyeceğim şeylerle karşılaştım. Ancak şunu söyleyebilirim ki, eğer bu üç yıl
Yola Düşen Gölgeler
Yola Düşen GölgelerMehmet Yılmaz · Roza Yayınevi · 2019167 okunma
Reklam
Öcüüü! Hah ha!
Bazı korku tüccarları da bundan faydalanmaya çalışıyor­lar: Modernleşmezseniz böyle olursunuz diyorlar çamurlu kaldırım, dolmuşta arabesk, kaçak elektrik, kirli sakallı işsiz adamlar ve yalınayak çocuklar... Öcüüü! Sosyoeko­nomik sebepleri olan bu durumu İslam'la özdeşleştirme­ye çalışıyorlar. İslam'la ne alâkası var kardeşim? Müslü­man, bir kere okumuş adamdır, temiz adamdır! (İslam'ın ilk iki emri: 'oku' ve 'temizlen'.) Tek suçumuz şu: senin 'modernleşmek' dediğin şeye ben 'batılılaşmak' diyorum ve ayak diriyorum. Bu yüzden, ben yobaz oluyorum, sen uygar oluyorsun. Beni bu medeniyetsiz adamlarla bir tut­ma, rica ederim. Böyle yaparsan, bu yoz gecekondu kül­tünün de modernizmin marifeti olduğunu söylerim, apı­şır kalırsın. Bu sınıfsal farklılığı da sen ürettin, bilmiyor mu­yuz sanıyorsun. Kendini modern olarak tanımlayabilmen için, birilerinin azgelişmiş kalması şarttı zaten. Kendini 'öteki'ne göre tanımlamak zorunda olduğun için; çağdaşlaşmanın getirilerinden yararlanamamış bir güruha zaten ih­tiyacın vardı. Yani cumhuriyetin ilk yıllarında CHP'ye yanaşıp da memur olamamış, köşeyi dönmesini sağlayacak bir iş bulamamış, yani burjuvalaşmamış, fakir kalmış, eği­timsiz, öcü diye gösterebileceğin taşralı bir gecekondu sı­nıfı ürettin. Kim bunlar? Bir iki kuşak önce geleneksel ens­trümanları bırakmış; fakat modern kostümleri de üzerle­rine tam uyduramamış ara dönem ucubeleri. Kentlileşememiş garipler. Kızdırma beni, çıkartırım ipliğini pazara.
306 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
CANIM İNSANLAR! SONUNDA BANA, BUNU DA YAPTINIZ. Günlük, bir kişinin yaşadıklarını, duygu ve düşüncelerini, özel yaşamına dair bilgilerini tarih belirterek günü gününe anlatan edebi bir türdür. Oğuz Atay'ın Günlükler'i ise, bir edebi tür olan günlükten oldukça farklı. Kitaba başlamadan önce yazarın iç dünyası ve özel hayatıyla ilgili bilgileri
Günlük
GünlükOğuz Atay · İletişim Yayınları · 20205.7k okunma
96 syf.
·
Not rated
·
Read in 8 days
"Yorgun bir masal uzakta kaybolur." Küçükken uyuyabilmek için saydığım koyunlar geldi aklıma bu mısrayla. Sadece ona kadar sayabildiğim için abim sorduğunda hep 10 derdim. Çok çabuk uyuyorsun uykucu derdi. Kaç tane 10 saydığını en iyi insanın kendisi bilir. "Ne korkunç bir iklimdi çocukluğum uyku yansın, yürek mecburlarsın." Demiş Zarifoğlu yine. Benim de çocukluğumun iklimi o kadar sert ve çetindi. Yine de gecekondu enkazında oyuncaklarımın parçalarını hatırladım o sessiz her molozu birbirinden daha kederli tuğla parçalarını anımsadım İşaret Çocuklarında. Evin enkazının da bir zamanlar bütün oluşturduğu bir gerçekti ve bu kitapta öyle. Öyle dağınık öyle sereserpe duruyor ki mısralar bilimsel makalelerin verdiği zihin yorgunluğunu da veriyor. Bir yandan da o yorgunluğun vermiş olduğu güzellik. Şiirle haşir neşir değilse bir insan ilk tepkisi muhtemelen bu ne biçim şiir olabilir. Ama öyle değil bir elinde mala bir elinde pastel boya olan insanları aynı karede gösterebiliyor Üstad. Eğer resim çiziyor olsaydı tek renkle rengarenk resimler yapan bir ressam olurdu Zarifoğlu. "SEVMEK DE YORULUR " Belkide geldiğimiz zaman da sevmek yorulmuştur bu yüzden her yerde sevgisizlik. Bu kadar suç, ölüm, zulüm.... Sevmeyi yormayalım efenim. Henüz yorulmamış Sevgiler herkese ve her şeye. Sevgilerle.... T.e
İşaret Çocukları
İşaret ÇocuklarıCahit Zarifoğlu · Beyan Yayıncılık · 20194,281 okunma
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.