Çok etkilendiğm bir sahebe hikayesi
Arıların koruduğu şehit
Âsım b. Sabit r.a Medineli ilk müslümanlardandır. Hicretten sonra Hz. Peygamber onunla Abdullah b. Cahş arasında kardeşlik bağı kurdu. Bedir Savaşı’nda müşriklerin elebaşılarından Ukbe b. Ebû Muayt’ı öldüren Âsım, Uhud Savaşı’nda müslümanlar dağıldığında Hz. Peygamber’in yanında kaldı.
Her Ay Okuyanlar Kulübü Özlem hanım kitabın başında "Bu kitapta geçen olay ve karakterler tamamen hayal ürünü olup gerçekle ilgisi yoktur" demiş. Halbuki hayatın ta kendisini anlatmış. Belki isimler farklı ama sonu baştan bilinen acı bir hikayeyi öyle bir kurgulamış ki, soluksuz okudum desem abartmış olmam.
Ela, kabin amiri olarak çalıştığı hava
Buda'yı Ararken Rumi'yi Buldum
"Herkes aradığını bulamaz,bulanlar sadece arayanlardır"
Süveyda bir üniversitede akademisyendir..
Afrikada tanıştığı bir Amerika'lı sayesinde Kendisini bulmaya Katmanduya gitmeye karar verir.
14 gün boyunca manastırda kalır.
Burada meditasyon seansları,lotus oturuşu ve nefes egzersizleri
Kitabı okurken, daha önce bu konu hakkında birçok video izlediğim için, pek faydalı olduğunu düşünmedim. Yani sayfalar ilerledikçe bir fayda gördüğümü düşünmüyordum çünkü hali hazırda yazılan tavsiyelerin videosunu izlemiştim. Ancak kitap bittikten sonra ilginç bir şekilde ertelediğim çoğu şeyi normal hayatımda ertelememeye ve günler öncesinden
SULTAN ALPARSLAN
Anadolunun kapısını müslümanlara açan büyük İslâm kahramanı
Üzerinde yaşadığımız bu cennet vatanı bizlere armağan eden büyüklerimizden birisi de Sultan Alparslan'dır. İslâmın bu bahadır evlâdı Malazgirt'te kalabalık Bizans ordusunu perişan ederek Anadolu'nun kapısını Müslümanlara açmıştır. Fetih ordusu da açılan
Kitap Marcus Aurelius'un Düşünceler kitabından bir alıntıyla başlıyor ve adını da bu alıntıda geçen "günübirlik hayatlar" dan alıyor.
Alıntı ise şöyle:
"Hepimizinki günübirlik hayatlar; hatırlayanın, hatırlanandan farkı yok. Hepsi geçici. Hem anılar hem de onların nesnesi. Her şeyi unutmuş olacağın günler kapıda, her şeyin seni unutacağı günler yakın. Bil ki çok geçmeden hiç kimse ve hiçbir yerde olacaksın."
Bu alıntı hafif bibliyoterapi tadında geçen kitabın sonuncu öyküsünde daha da anlam kazanıyor.
Kitap toplamda 10 öyküden oluşuyor. Ve konular genelde ölüm teması üzerine şekillenmiş. Yazarın henüz ölüm kaygısı ve yaşlılıkla ile bazen baş edemiyor olması, yer yer bunu düşünmesi, kendi içinde halledemeden başkalarına desteğinin olmayacağını açıkça göstermesi, sonrasında bu kaygı üzerine çalışması, kitaba ve terapiste şeffaflık katmıştı ve bu şeffaflık da beni daha güvende ve rahat hissettirdi.
#y:
Günübirlik Hayatlar 413 Zaten Yalom danışanlarına karşı oldukça açık, nazik bir terapist. Terapi esnasında kimi zaman 'ah bu soruyu sormamın zamanı mıydı şimdi' dese de kimi zaman da kendine şefkatle yaklaşıp 'ben de insanım' demeyi biliyor. Terapilerde bu rahatlığı danışanlara da yansıtıyor.
Terapistin monologları yazıları daha da akıcı hale getirmişti. Bazı yerlerde terapist koltuğunda ben olsam böyle demezdim desem de gayet başarılı bir kitap olmuştu. Kitap kapağındaki fotoğrafı tam anlayamadım. Terapötik Okuma Grubunun Nisan ayı kitabı buydu. Orada arkadaşlarla fotoğrafı konuşuruz artık.
#Schopenhauer
*Yazar
#Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihal olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar. Bununla birlikte, hayatımıza olabildiğince uzun bir süre için büyük bir ilgi ve