tarih uzundur, uzun bir sonsuzluktur göğsünde eskiyen kılıçlar yıldızlara çarpar parçalanıp yeniden dağılır gökyüzüne gürültülüdür, sessizdir, sonsuz bir uzunluktur uyanınca atlar kısa uykularından suyu arayan için elbette susuzluktur bitmez! bitti sandığınızda aslında başlar bundandır yanlış bilgelerin şaşırması belki dinlenmek için biraz yavaşlar tarih: anlaşılmaz tezatlar devşirmesi kalın kitaplarda yer yer mutsuzluktur gerçekten yaşanmıştır yaşanmadı sanılanlar mutsuzluğu içeren uzun umutsuzluktur sendeler belki ama düşmez, yıkılmaz insan tarih insan tarih insan demektir şimdi: geceye direnen uykusuzluktur
Reklam
tutkuya karışan tedirgin an’lar dudaklarında mürekkep lekeleriyle yakın durur kâğıda ve geceye
Reklam
Geceye eklenir uçurumun uğultusu Denizleri unutup göklere yükselir su Umutsuzluk, içinde taşır mutsuzluğu Çözülmez düğüm olur: kuytu ve derin Korku, tedirginlik, bir acayip üşüme Söze yansıyan acısı gergin günlerin Unutulmuş zamana girer soluklar: ağır
"Tutkuya karışan tedirgin anlar Dudaklarında mürekkep lekeleriyle Yakın durur kâğıda ve geceye. Eşyanın yalnıza gönderdiği çığlık, Sözcüklerin anlama ördüğü kafes, Kâğıtta mürekkep tedirginliğiyle Çarpar birbirine."
artık yıldızlar günü geceye bağlamıyor bütün saatler ötekinden biraz ileri kımıldamayan yaprakta mürekkep lekeleri zamanın kesik yerine damlamıyor
50 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.