İşte hazırlanıyoruz
Ayın ondördü gibi tepelerin ardından
Görünmek için değil yalnızca
Hatta hiçbir zaman görünmek için değil
Dağıtmak için sadece
Babalar nasıl götürürlerse bir sepet içinde
Bir ömür tüketilerek kazanılan ekmeği katığı
Anne eş çocuklar evlatlıklar
Paylarına düşen kadar, adlarına yazılan kadar
Nasipleri kadar ortaktırlar
Yani
Aşk sizi çağırdığı zaman onu izleyin… Yolları zorlu ve dik olsa da.
Kanatları sizi sardığı zaman, ona teslim olun. Tüyleri arasına gizlenmiş kılıç sizi yaralayacak olsa da. Hem aşk sizinle konuştuğu zaman, ona inanın. Bahçeyi tarumar eden kuzey rüzgarı gibi darmadağın etse de düşlerinizi sesiyle.
Çünkü aşk taçlandırdığı gibi çarmıha da gerer
Aşk (?) üzerine kurulu olan ve iki kişinin özgür iradesiyle gerçekleşen evlilik kurumunda bile, çiftler yatağa aynı saatte girmezlerse, biri daha geç yatar, geceyi daha fazla yaşarsa, sorunlar çıkmakta gecikmez. Kurum her zaman “geç” yatanı suçlar, erken yatanı değil.
Kendi halindeliği ve sadeliği seviyorum.
Sakin sakin yaşamayı,
Birilerinin hayatına dokunurken kimseyi rahatsız etmemeyi,
Övgü beklememeyi,
Ayaklarımın üzerine sağlam basmayı
Ve kendimi anlatma telaşında olmamayı...
00.42