Yılbaşı Ve Noel Gerçeği ( Ağaçlara Zarar Verme )
Yılbaşı ayrı Noel ayrı bir olaydır Noel bir Hristiyan bayramıdır 25 Aralık tarihinde Hristiyanlar tarafından kutlanır Hz İsanın Doğumu olarak kabul edilir (Dini kaynaklarda Hz İsanın Doğum tarihi belli değildir) Bazı Ortadoks kiliseleri 6 Ocak tarihinde kutlar . Noel bayramında masa kurulur Noel ağacı süslenir ( Çam Ağacından vs ) Masa etrafında arkadaş eş dost toplanır Yemek Alkol Muhabbet vs ederler Müslümanların Ramazan Kurban Bayramı gibi Yılbaşı ise Tüm dünyada kutlanır Miladi takvimin ilk günü Ocak 1 kabul edilir Kültürel bir durumdur Yeni gelen yılın bütün dünyada ortak amacı Umut bolluk Şans getirmesidir Noel ile Yılbaşını karıştırmayalım Yılbaşı diye ağaçlara zarar vermeyin ! Noel bayramı bile olsa ağaçlara zarar vermeyin ! Dünyada gelmiş geçmiş en büyük kötülük Yalancı peygamberlerdir denmiştir Yalancı peygamberlerden daha büyük kötülük ise Şu bilmeden anlamadan inanan topluluktur ..
Evrim Hakkındaki Kitapların Kısa Bir Listesi
Evrimağacı sitesinin evrime dair okunmasını tavsiye ettiği kitap listesidir. İhtiyacı olanlar için paylaşayım dedim. İyi okumalar   Evrimin Temelleri ve Genel Evrim ile İlgili Kitaplar Evrim Kuramı ve Mekanizmaları, Çağrı Mert Bakırcı, Kor Kitap (Evrime sağlam bir giriş yapmak ve/veya aklınızdaki hatalı bilgilerden arınmak için bu kitapla
Reklam
Hepimiz earthling’iz.
Etkinlik kapsamında #116947803 hayvan hakları ile ilgili olarak hem kendi adıma daha bilinçlenme hem de toplumumuzda sürekli gördüğümüz üzücü hadiselere karşı bir nebze farkındalık oluşturabilmek maksadıyla izlemiş bulunduğum yıkıcı “earthling” belgeselinden koparmış olduğum bazı not ve metinleri, faydalanmak
Cemal Süreya Senin çelme taktığın yerden başlıyorum hayata. Varsın yara içinde kalsın dizlerim; yüreğim kadar acımaz nasıl olsa. Şems-i Tebrizi Düzenim bozulur, Hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme.
Partir est mourir un peu.
Seni algılayışım aynı ya da ayrı yerlerde oluşumuza göre değişiyor. Yani, sen diye tanıdığım iki kişi var. Benden uzakta olduğunda bile, benim için varsın. Varlığının bu şekli çok-biçimli: Sayısız imgeler, geçişler, anlamlar, bildiğimiz şeyler ve yerlerden oluşmakta, ama her şeyin altını çizen şeyse, her yere yayılmış yokluğun. Sanki sen bir mekâna dönüşmüşsün, hatların da ufuk olmuş. İşte o zaman bir ülkede yaşar gibi yaşıyorum içinde. Sen her yerdesin. Fakat bu ülkede seninle asla yüz yüze gelemiyorum. Partir est mourir un peu. Bu cümlenin söylendiğini ilk duyduğumda henüz çok gençtim ve daha o zamanlar bir gerçeği dile getirdiğinin farkındaydım. Bunu şimdi tekrar anımsıyor olmamın nedeni, bir ülkeymişçesine içinde yaşıyor olmamın, bunun da yeryüzünde seninle asla yüz yüze gelemeyeceğim tek ülke oluşunun, ölülerin anısıyla yaşamamıza benziyor olması. Gençken bilmediğim şeyse, hiçbir şeyin geçmişi silemeyeceğiydi: Geçmiş insanın etrafına bir ölüm kozası gibi dolanır. Sen diye adlandırdığım ülkede tavırlarını, sesinin inip çıkışlarını, bedeninin her üyesinin biçimini ayırt edebiliyorum. Bu ülkede azalan fiziksel gerçekliğin değil, özgürlüğün. Yanımda olduğun zaman değişen şeyse, ne yapacağın kestirilemez bir hale bürünmen. İşte o zaman ne yapmak üzere olduğunu hiç bilemiyorum: Seni izlemeye başlıyorum. Hareket ediyorsun. Ve yaptığın her şey beni sana bir kez daha âşık ediyor.
John Berger
John Berger
-
Ve Yüzlerimiz, Kalbim, Fotoğraflar Kadar Kısa Ömürlü
Ve Yüzlerimiz, Kalbim, Fotoğraflar Kadar Kısa Ömürlü
"Acı diyorum efendim, o da evrensel olmalı; Bir çocuğun eline diken batsa; insanoğlu yanmalı..." Geçmiş olsun TÜRKİYEM Rabbim sen yardım et. O kadar üzüldüm ki her baktığım videoda ağladım. Canım çok yanıyor..
Reklam
360 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.