Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ertelenmiş yüzleşmeler sayfa 62
Türkiye''de neden en küçük sorun karşısında bile bu kadar derin kamplaşmalar yaşanıyor? Sadece iç sorunlarda değil, ortak çıkarları ilgilendiren uluslararası problem alanlarında bile neden müşterek, belli bir hedef tayin edilemiyor? Geçmişle kurduğumuz ilişkilerin bu kadar farklılaşması bugünkü konumumuzu anlamlandıracak ortak çözümler üretmemizi engelliyor. Dahası ülkemizin gerçekliğini dair olan gerçeklik algımızı yitirmemize neden oluyor. Herkese ve her kesime göre değişen ütopik yarınlar ve hayali geçmiş/tarih yorumları bir kenara bırakılsa bile bugünü algılamakta zorlanıyor, asgari düzeyde hayatiyetimizi sürdürecek bir gerçeklik tasavvuru geliştiremiyoruz. ''Hayali toplum modelleri''mize uygun hayali gömlekler giydirilen millet adına bugünü tartışmakla zaman geçiriyoruz. Ortadoğu''daki kriz artarak gündemimize geldikçe Türkiye, sadece bu zamana kadar ertelediği geçmişiyle hesaplaşmak zorunda kalmıyor aynı zamanda yok saydığı kendi jeokültürel zeminiyle bir şekilde yüzleşmek gereğini hissediyor. Yapılan stratejik tartışmaların bu denli kaos ve bölünmüşlük görüntüsü vermesinin temelinde bu zamana dek hep ihmal edilen tarihle hesaplaşmaya ve bizi kuşatan bu jeokültürel alanla yüzleşmeye hazırlıksız yakalanmanın telaşesi yatmaktadır. Tezkere kriz/lerinden Kürt sorununa ve irtica paranoyasına kadar varan bir dizi iç ve dış korkularımızın temelinde bu zamana kadar ertelenmiş yüzleşmeler yatmaktadır.
Sayfa 62 - Ertelenmiş Yüzleşmeler Hayat, Zihniyetler, Aidiyet ve Mahremiyete Dair Yazılar Akif Emre BÜYÜYENAYKitabı okuyor
136 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Devran Kaya | Annemin Kasetleri “Lanete asıl maruz kalanlar ölenler mi yoksa yaşayanlar mı?” Hurafelere inanır mısınız? Cevabınız evet ise bu kitapla tanışın. Hayır inanmam diyorsanız da tanışın Bir köy düşünün ki zamanla sadece kadınların yaşamaya başladığı. Ne erkekler var, ne çocuklar. Köyün erkeklerinin ya hastalanıp öldükleri ya da köyün
Annemin Kasetleri
Annemin KasetleriDevran Kaya · Everest Yayınları · 2023120 okunma
Reklam
Mezarlıkları oldum olası sevmemişimdir. Çünkü dünyanın en dürüst yeridir mezarlık, insanoğlunun kendisini hiç bulmayacağını düşündüğü ölümü gözlerinin önüne getirir. Ölümden korktuğum için değildi bu hoşnutsuzluk. Şayet ölüm benim için en basit kurtuluş yolu olurdu ve ben de şimdi yüzleşmek zorunda olduğum bir geçmişle baş başa kalmazdım. Ölümü benim için zor ve ürkütücü kılan arkamda kalanlardır. Kendimin de tatmış olduğum bu eksikliği ne para keseleri doldurabiliyor ne de o eksiklik adı verilen araziye bir apartman dikilebiliyor. Ömür boyu hissetmek zorunda kaldığınız koca bir boşluk.
Sayfa 138 - İkinci Adam YayınlarıKitabı okudu
Yanında Bulunmanın Gücü
“Paniğinin tam ortasına bak. Bana ne gördüğünü söyle.” “Son. Her şey sona eriyor. Hepsi bu. Evimin sonu, her şeyimin, anılarımın, geçmişle olan bağlantılarımın sonu. Her şeyin sonu. Benim sonum-en ortada bu var. Sen şimdi neden korktuğumu bilmek istersin: çok basit-artık ben yokum!”
Sayfa 115Kitabı okudu
196 syf.
10/10 puan verdi
Spoiler İçerir!
Atay’ın karakterlerinin böylesi buhranlı, hikayelerinin dramatik oluşunun sebebi onun tam da bulunduğu dönem, kültür ve çevreyle alakalıdır. Modernizmin ve geleneğin bir arada olduğu bu dönemin etkilerini romanlarda ve hikayelerde de görmekteyiz. Karakterlerin kendi kendileriyle içsel hesaplaşmalarını, kendileriyle alay edebilmelerini, içinde
Korkuyu Beklerken
Korkuyu BeklerkenOğuz Atay · İletişim Yayıncılık · 202226,3bin okunma
Mezarlıkları oldum olası sevmemişimdir. Çünkü dünyanın en dürüst yeridir mezarlık, insanoğlunun kendisini hiç bulmayacağını düşündüğü ölümü gözlerinin önüne getirir. Ölümden korktuğum için değildi bu hoşnutsuzluk. Şayet ölüm benim için en basit kurtuluş yolu olurdu ve ben de şimdi yüzleşmek zorunda olduğum bir geçmişle baş başa kalmazdım. Ölümü benim için zor ve ürkütücü kılan arkamda kalanlardır. Kendimin de tatmış olduğum bu eksikliği ne para keseleri doldurabiliyor ne de o eksiklik adı verilen araziye bir apartman dikilebiliyor. Ömür boyu hissetmek zorunda kaldığınız koca bir boşluk.
Sayfa 138Kitabı okudu
Reklam
Hassas ve savunmasız olmak, zorlu bir geçmişle yüzleşmek, yeniden başlamayı ve yeniden sevmeyi denemek cesaret isteyen bir işti.
Tarihini sahiden Malkoçoğu, Karaoğlan filmleri gibi bir şey sanan, geçmişinin ancak övülecek yanları kadarını bilen bir toplumda "geçmişle yüzleşmek" sözü bugün bile pek çok kişi için ruha ağır, akla zarar geliyor elbet.
246 syf.
·
Puan vermedi
Yüzleşmek mi?
Kitabın herhangi bir şeyle yüzleşmesi söz konusu değil. Yazarı da kabul ediyor ki, kitap resmî tarihin bazı konulardaki iddialarını derlemiş bulunuyor. Resmî tarih, yalan tarih anlamına gelmez. Yalnızca geçmiş olayları, devletin çıkarına olan, “apolojist” bir açıdan anlatmak demektir. Karşıt fikirler özgürce yarışabildiği sürece, resmî tarihe peşinen “yalan” damgasını yapıştırmak yanlış olur. Hem zaten ondan kurtuluş da yoktur. Çünkü geçmişle ilgili olarak (okullarda okutulacak kadar) üzerinde genişçe uzlaşıya varılan her fikir, yeni bir resmî tarihtir. Emre Kongar, hele ki Türk tarihi alanına meraklı okuyucular için, yeni bir şey söylemiyor. Önceden söylenmiş, hatta bayatlamış olanları bir araya getirip özetliyor. Bu haliyle toy okuyuculara daha çok hitap ettiğini söylemek yanlış olmayacak. Bu çerçevede kitabı okumak yararlıdır; ama hiçbir fikrin hakikate tam olarak ulaşamayacağını, ona yalnızca “daha fazla” yaklaşan fikre rağbet gösterilmesi gerektiğini, bunun için de fikirlerin özgürce yarışmasını desteklemenin çok önemli olduğunu mıh gibi akılda tutmak şartıyla…
Tarihimizle Yüzleşmek
Tarihimizle YüzleşmekEmre Kongar · Remzi Kitabevi · 2006949 okunma
Saklanamazsın. Geçmiş ne olursa olsun seni bulur. Geçmişle kendi koşullarında yüzleşmek daha iyidir
Reklam
Hassas ve savunmasız olmak, zorlu bir geçmişle yüzleşmek, yeniden başlamayı ve yeniden sevmeyi denemek cesaret isteyen bir işti.
180 syf.
·
Puan vermedi
Kesinlikle okunmalı!
“Bilmediklerimiz her zaman bildiklerimizden fazla olacak ve daha fazlasını öğrendikçe ne kadar az şey bildiğimizi daha iyi göreceğiz…” Kitap tam da bu cümleyle bitiyor . Her sayfasında her satırında şimdiye kadar bildiğimiz birçok şeyin sarsıcı ve farklı bir halini okuyorsunuz. Okudukça ne kadar az şey bildiğinizi ya da bildiklerinizin aslında ne
Kök
KökHamza Yardımcıoğlu · Wizart Yayınları · 2018242 okunma
Geçmişle yüzleşmek…!
“Tarihten ibret almayanlar, ona ibret olurlar” deyişi, Yahudi geçmişi ile hesaplaşmayı reddeden Yahudilerin içinde bulunduğu duruma çok iyi uymaktadır: onlar, Siyonizmin ve İsrail politikalarının içinde, o geçmişi tekrar eden köleler haline gelmiştir. Bugün İsrail devleti, -sadece Ortadoğu’daki değil, onun da ötesinde- bir çok ülkede zulme uğrayan köylü sınıflara karşı; 1795 öncesi Polonya’sında Yahudilerin oynadığı rolden hiç de farklı olmayan bir rol oynamaktadır. O da; emperyalist zalimin kâhyalığı rolüdür.
Sayfa 143 - Zalimin kâhyası!Kitabı okudu
199 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.