Şimdi insan kova gıybete düştü
Evvel bildiğinden talipler şaştı
Derdimiz çoğaldı haddinden aştı
Yola yana yana gider kalmadı
Soldu muhabbetin gülü kalmadı
Bir kişinin eli darlığa düşse
Varıp anın hâlin kimse sormuyor
Sonradan da eli varlığa yetse
Anın bildiğini âlem bilmiyor
Eğer malın varsa beri gel derler
Gerçi kanlı olsan seni tez yurlar
Bir fukara gelse dışar(ı)'ederler
Fukara hâlini kimse sormuyor
Eğer malın varsa halk seni bilir
O yerlere yakın gittiğin olur
Yoksulluğa düşen hep deli kalır
Yoksulun hâlini kimse sormuyor
Fukara özünü teslim eylese
Hakikat gölünü inse boylasa
Kitaba yakışır bir söz söylese
Şimdiki zamane ânı almıyor
Abdal Pir Sultan'ım bu nasıl hâldir
Yiğidi meydana getiren maldır
Fukaranın yüzü bir soğuk göldür
Soyunup da âna kimse dalmıyor