Kesik Kol
Gelin tanış olalım İsi kolay kılalım Sevelim sevilelim Dünya kimseye kalmaz Yunus Emre "dam zengindi. Dünyayı versen doymuyordu. Ver Allah'ım, ver Allah'ım, kulun helal haram demez, yer Allah'ım, diyordu. İstiyordu, her gün daha çok istiyordu. Malına mal, zenginliğine zenginlik katıyordu sürekli. Kimseye bir şey koklatmıyordu.
Biriktiriyordu
Üstüm başım şiir oldu bak yine
Son dörtlüğü bitirmeden gelsene
Seni ilk gördüğüm gibi ol yine
Sevda mektubu dürülmeden gelsene
Gönül evimden can kuşu uçmadan
Aşk denilen yüce fırsat kaçmadan
Bahar gelip gelincikler açmadan
Sünbül olup baş ucumda açsana
Dünya denilen üç günlük pazar
Öldükten sonra gelsen ne yazar
Yaralarım ismini duydukça azar
Narin ellerinle gel onları sarsana
Osman'ım oldum sayende şair
Şiir, kitap bir çok uğraş vesair
Her şeye ve sadece sana dair
Gel de bana bir ömür sunsana
Osman
Mahsus
1- Ne ümmet sâhib-i evzâra mahsûs Zünûb 'afvi ganî Gaffâr’a mahsûs
2- Hüdâ'dan havfedip terket zünûbu Hüdâ’dan korkmamak küffâra mahsûs
3- Ne havfi kes Hüdâ’dan ne recâyı Cenâheyn mürg-i Hak tayyâra mahsûs
4- Hafî pinhân Hüdâ'ya âşikârdır "Uyûb setrî hemân Settara mahsûs
5- Deme bir kimseye fi'l-i zünûbu Çün ikrâr eylemek bî-'ara
Sayfa 201Kitabı okudu
Duâ ile
meded ya Mevlâm 🤲🏻
Allah'ım! senin her şeyi kaplayan rahmetin hakkına , kendisiyle her şeye üstün geldiğin, karşısında her şeyin boyun eğdiği gücün hakkına; her şeye galip geldiğin ceberutun hakkına; önünde hiç bir şeyin duramadığı izzetin hakkına; her şeyi dolduran azametin hakkına; her şeye üstün gelen saltanatın hakkına; her şeyin fani
Rückert’in Mevlâna’yı Anlama Tarzı Üzerine
Friedrich Rückert, Mevlâna Celâleddin âşığı bir Alman şairidir. Onu Alman/Batı dünyasına tanıtmak amacıyla Divan"ından ve Mesnevî"sinden çeviriler yapmış, ömrünü bu aktarım faaliyetiyle anlamlandırmıştır. Yaptığı iş, sadece bir çeviri değildir; fakat aynı zamanda bir karşılaştırmalı edebiyat araştırması, bir metinler arasılık
Sarı Sıcak
SARI SICAK (1)
Birinci Bölüm
Gün doğmadan çay tarlasında çaylar arasında arı gibi çalışıyor kelebek gibi uçuyordum iki kardeşim anam cıvıl cıvıl yeşilin içinde noktalar...
Ta ki babam gelene kadar o heybetli cüssesi ile yeri göğü inleten fırtınalı hortum ...
Hüüpp içine çekti.
Haşere ilacı ile ilaçlar gibi silleleriyle uçurdu;