Hiçbir gemi, bizi bir kitap kadar uzaklara götüremez.
Bu yıl keşf etdiğim benim için özel 10 kitap: 1.Uçurtma Avcısı-Khaled Hosseini ( bu kitapta hiçmi gülmedim, evet hiç gülmedim ) 2.Ustam ve Ben - Elif Şafak ( yeri başka bu kitapın Çoto deyince yüzüm güler ) 3.Şeker Portakalı-José Mauro De Vasconcelos ( ağladığım ilk kitaptır kendileri :) ) 4.Yağmur sonrası-Sarah Jio ( aşk kitabı deyince henüz aklıma bu kitap gelir ) 5. Beyaz gemi- Cengiz Aytmatov ( Orozkulu öldüresim geldi :) Sonu şaşırtıcı güzel bitti ) 6.Fareler ve İnsanlar-John Steinbeck (aşktan başka da şeyler var hayatta sadakat ve dostluk gibi ) 7.Bin muhteşem güneş- Khaled Hosseini ( Khaled Hosseiniye şapka çıkarasım geldi kadınları bu kadar derinden anladığı için ) 8.Aşk- Elif Şafak ( bu kitap özeldir çünki yarım bırakıp ardından 1 yıl sonra başlamıştım ) 9.Böğürtlen kışı- Sarah Jio ( bir oyuncak ayı için bile gözleri dolarmı insanın :)) ) 10.Leyla- Alexandra Cavelius (2014ün tüylerimi diken diken eden kitabı)
Reklam
O gün 24 Şubat’tı. Artık Nadia’ya kavuşmasına çok az kalmıştı. Sürekli sallanan motorun içinde, profesör ayağa kalkmış, durmadan bağırıyordu: “Nadia, Nadia! Geliyorum, bitti artık, kötü günler geride kaldı.” Etrafta ne polis vardı ne güvenlik önlemi. En geç yarım saat sonra, Nadia ile geri dönmüş, taksiye binip evlerine doğru gidiyor olacaklardı. Motoru kullanan balıkçı, sık sık profesöre müdahale ediyor, yabancı bir dilde bağırıp duran bu adamın denize düşmesinden korkuyordu. Tam kolundan çekerek Maximilian’ı oturttuğu sırada, müthiş bir patlamayla Struma gemisi havaya uçtu. Korkunç bir gürültünün ardından, bir anda dünya sessizliğe gömüldü. Gökyüzü insan gövdeleriyle, tahta parçalarıyla doldu ve gemi büyük bir süratle battı... Zülfü Livaneli- Serenad youtube.com/watch?v=GD1vB_N... Vaktiniz varsa bakın derim. Biraz uzun ama Strumayı gözünüzde daha iyi canlandıra bilirsiniz...
Bulut mu olsam, gemi mi yoksa? Balık mı olsam, yosun mu yoksa? .. Ne o, ne o, ne o. Deniz olunmalı, oğlum, bulutuyla, gemisiyle, balığıyla, yosunuyla. — Nazım Hikmet Ran
Kaybettiğimiz ruhlara, Tam 13 yıl oldu. Eğer Tanrı varsa ve canı sıkıldıkça dünyayı çeken uydusundan burayı izliyorsa, benim gibi kadınların kanallarına denk geldikçe kanalı değiştiriyordur. Bizi eski bir Türk filmi dramında bayağı buluyordur, yüksek zümre edebiyatını seven züppe yaratıcı. Ondan ölesiye nefret ediyorum,
Bulut mu olsam, gemi mi yoksa? Balık mı olsam, yosun mu yoksa? .. Ne o, ne o, ne o. Deniz olunmalı, oğlum, bulutuyla, gemisiyle, balığıyla, yosunuyla. Nazım Hikmet
Reklam
ÜÇÜNCÜ ŞAHSIN ŞİİRİ gözlerin gözlerime değince felâketim olurdu ağlardım beni sevmiyordun bilirdim bir sevdiğin vardı duyardım çöp gibi bir oğlan ipince
Büyüklüğün belli bir ölçüsü yoktur. Yükselten ya da alçaltan şey kıyaslamadır. Nehirde büyük görünen bir gemi, denizde küçüktür. -Seneca
Dünya'da gelişmiş ülkelerdeki insan eğitiminde, ülkeye bağlılık sürekli vurgulanan ama samimi olarak vurgulanan bir husustur... Verilen değerler eğitiminin içerisinde paraya değer vermekte vardır. 2005 yılında paradan altı sıfır atıldığında 1 dolar 1,5 tl. civarında idi. Hatta bir ara 1,2 TL ye kadar inmişti... Bu arada bizim yazılı ve görsel basınımız sürekli dolar ve eurodan nasıl para kazanılacağını anlatan muhteşem tüyoları ile tiraj yapma peşinde paramızı yerden yere vururken pek gıkımız çıkmadı... Şimdi dolar 2,5 TL. yi geçti. Bu demektir ki 10 yılda paramız % 100'e yakın değer kaybetmiş. Meblağ küçük olunca dikkatimizi çekmiyor ama enflasyonunun her gece çılgın atlar gibi koşturduğu o dönemlerde bile ara sıra % 5 -10 develüasyon yapılırdı. Paranın değer kaybetmesi böyle psikolojik etkilerin yanında daha çok makro ekonomik göstergelere bağlıdır. Kısaca anlatmak gerekirse üretmiyor ve satamıyorsanız paranın değer kaybetmesi kaçınılmazdır. Biz büyük ve karmaşık bir ülkede yaşıyoruz. Herkesten aynı duyarlılığı beklemek safdillik olur. Bu yaşadığımız gemi gideceği limana malesef herkesin gayreti ile değil duyarlı insanların gayreti ile gidecek... Duyarlı insanların artması dileğiyle...
'...ve daha kaç gemi var içinde olmak isterken ardından el sallayacağımız.' Can Dündar
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.