520 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Günlerce gecelerce elimden bırakmadan okuduğum adeta müptelası olduğum o hikayeden bahsetmeye geldim bugün. Serceyi Öldürmek sanırım Wattpad'de okuduğun en uzun soluklu kitabım olabilir. Ne söylesem az gelecekmiş yetmeyecekmiş gibi hissediyorum. Sanırım çok fazlaca sevmek bu demek. Gördüğünde ya da karakterleri duyduğumda gözlerin parlaması
Serçeyi Öldürmek
Serçeyi ÖldürmekDilan Durmaz · İndigo Kitap · 202414 okunma
Askere çağrılan genç bir psikoloji öğrencisi, askerler arasında şöyle bir uygulama yapar; yemekte askerlerin alması için hazırlanan yiyeceklerin önünde kayısı dağıtmak için durur. İlk gelen bir grup askere, " kayısı istemezsiniz değil mi ?" diye sorar. Askerlerin %90'nı "hayır" diye cevap verir. Sonra ikinci gruba olumlu yaklaşımı dener. "Biraz kayısı istersiniz değil mi?" diye sorar. Askerlerin yaklaşık yarısı "Aaa evet, birkaç tane alırım" diye cevap verir. En son gruba da "secenekli" satış tekniğine dayanan üçüncü yöntemi yani seçim teorisini dener. "Bir tabak mı, iki tabak mı kayısı istersiniz?" diye sorar. Çoğu asker ordudaki kayısıları sevmemesine rağmen %40'ı iki tabak, %60'ı bir tabak alırlar.
Reklam
Tûti-i mucize-gûyem ne desem lâf değil
Vezni: Feilâtün (Fâilâtün) Feilâtün Feilâtün Feilûn (Falün) Gazel 1 Tûti-i mu’cize-gûyem ne desem lâf değil Çerh^ile söyleşemem âyinesi sâf değil " Mucize gibi sözler söyleyen bir papağanım, dediklerim sıradan lâf/lar değildir. Felekle konuşamam; tenezzül etmem; çünkü onun aynası, kalbi temiz değildir." 2 "Ehl-i dildir deyemem
Tasavvuf tarihinin büyük şahsiyetlerinden Süfyân-ı Sevri Hazretleri'nin şu hâli de pek ibretlidir: Süfyân-ı Sevrî Hazretleri'nin genç yaşta beli bükülmüştü.Sebebini soranlara şöyle derdi: "-Kendisinden ilim tahsil ettiğim bir hocam vardı.Vefâtı esnâsında ona telkînde bulunduğum hâlde kelîme-i tevhîdi getiremedi.Bu hâli görmek, benim belimi büktü." Görüldüğü üzere,akıbet meçhuldür.
Çok Değiştin Kimi Örnek Alıyorsun?
Asrısaadette doğan on binlerce yıldız var ama Onlar rasululahın semasında parlayan ilk yıldızdırlar. En önce O.Fahri kâinatın muhterem zevcesi. İslamdan önceki vasfı Tahire yani temiz; İslamdan sonraki vasfı Kübra yani büyük. Müminlerin annesi Temiz ve büyük Hz.HATİCE. Anneleriyle birlikte islama girdiler peygamberin gül çiçekleri. Rukayye,
Risale-i Nur talebelerinden bir genç hâfız, pek çok adamların dedikleri gibi dedi: "Bende unutkanlık hastalığı tezayüt ediyor, ne yapayım?" Ben de dedim: "Mümkün oldukça nâmahreme nazar etme. Çünkü rivayet var. İmam-ı Şâfiî'nin (R.A.) dediği gibi, Haram nazar, nisyan verir."
Reklam
224 syf.
10/10 puan verdi
Yağmur.. Nurullah Genç'in kalemi ile tanışma fırsatı bulduğum ilk eser. Efendimiz (s.a.v)'e yazılmış naat ile müsemma olan bu eser, Ramazan-ı Şerif'e yaraşır diye niyet alıp okumaya başlasak da hitama erdirememiştik. Elhamdülillah, nasip bugüne imiş. Efendimiz (s.a.v) Rahmet peygamberi olduğundan, yağmura da rahmet denmesi hasebiyle bu şiire -naat- Yağmur ismi verilmiş. Ruhu çürümüş, dünyası kirlenmiş insanlığa Rahmet olarak gelen Sevgili'nin; tıpkı bir yağmur gibi, susamış-kurumuş gönüllere can suyu olduğunu, ruhumuzu onardığını, kirlenmiş insanlığı temizlediğini, dünyamıza-ahiretimize bahar getirip çiçeklendirdiğini ve yeryüzünde bulunan taştan tutun, çöldeki kuşa kadar her şeyin ona olan hasretini ve muhabbetini şiirin mısralarında iliklerinize kadar hissedebilirsiniz.. Kitabın içerisinde ziyadesiyle güzel şiirler var, en beğendiklerimden biri "Ölüm Noktürnü" oldu diyebilirim. Son bölümüne 'yağmur' naatının şerhi iliştirilmiş çok anlamlı ve hoş bir detaydı. Yine okumak için çok geç kaldığım bir kitap olduğunu hissedip üzülsem de, nasip eden Rabbime müteşekkirim. Daha nice güzel, anlamlı kitaplara kavuşmak niyazıyla..♡
Yağmur
YağmurNurullah Genç · Timaş Yayınları · 20192,374 okunma
Nîşâbur Nizâmiye Medresesi'nin İmâmü'l-Haremeyn el-Cüveynî için inşa edilmiş olması gibi, Bağdat Nizâmiye Medresesi de ünlü Şâfiî âlimi Ebü İshak eş-Şîrâzî için inşa edilmiş ve medresede Ebû İshak'ın ders vermesi kararlaştırılmıştı. Açılış için toplanan halk da Ebû İshak'ın gelmesini ve ilk dersini vermesini bekliyordu. Ebü İshak, Bağdat Nizâmiyesi'nde ders vereceği konusunda Nizâmülmülk'e söz vermiş olmasına rağmen, medresenin açılışında hazır bulunmadı. Bunun sebebi şuydu: "Ebü İshak, medresenin açılışı için yola çıkmıştı ki bir genç karşısına çıkarak 'Gasbedilmiş bir arazi parçası üzerinde yapılan bir medresede nasıl ders verirsiniz?' diye Ebü İshak'ı ikaz etmiş ve medresenin yapıldığı yerin gasbedilmiş bir arazi olduğunu ona söylemişti. Gencin ikazı üzerine, son derece dindar ve takva sahibi olan Ebû İshak, gasbedilmiş bir arazi üzerine inşa edilen medresede ders vermeyi kendine uygun bulmayarak bu açılışa katılmamış ve medresedeki açılış dersini vermemişti."
İradenizin kuvvetiyle başa çıkarmak istediğiniz işin tatbiki kabiliyetini mukayese ederken yaptığınız hesapta yanıldınız. Evet, zannettiniz ki deniz içilmekle biter. Eslafmızın planını daha büyük bir şiddet, bir ünf ve sürat ile tatbike koyuldunuz. 1925 ihtilali patladı. Şeyh Sait merhumun askerleri Harput'u işgal, Diyarbekir'i muhasara ettiler. Genç cumhuriyetiniz tehlikeli, sar'alı ölüm dakikaları geçirdi. Yine en ön safta namaz kılmanız icab etti. İtiraf edelim ki üşenmediniz. Taksir etmediniz. Şeyh Said Cennet mekanı, İngiliz parası ve Ermeni akidesiyle hareket eden müslüman düşmanı bir mürted halinde gösterdiniz, ve biçare Kürtleri iğfal ettiniz. Kürtleri Kürtlere kırdırtmak suretiyle ve mühim fedakarlıklar pahasına hadisenin önüne geçtiniz. Salonlarından doğrudan doğruya darağaçlarına gidilen İstiklal Mahkemelerini Kürt mefkure-i milliyesine, Kürt istiklalcilerine açtınız. Bilmem bil iltizamını, yoksa bir tesadüf eseri midir? Diyarbekir İstiklal Mahkemesi heyetini bir sinema salonunda içtima ettirdiniz ve Kürt meselesinin bu kanlı filmini sureti mahsusada gönderilmiş aktörlerinize çevirttiniz. Hadisede hiç medhali olmayan birçok kimseleri yalnız Kürt oldukları için kanlı filminize kurban ettiniz. Mazlumiyeti cezalandırdınız. Mamafi sunuda itiraf eylemeliyim ki milletlerine hıyanetle size hizmet eden "kardeşim, ... ağa" ların bir çoğunu da sinema salonundan dar ağaçlarına göndermek suretiyle bizler hesabına icrayı adalet ettiniz. Bu haraketinizi Kürtlüğe hizmet şeklinde kaydelemekliğime müsade buyurunuz.
Sayfa 22
Karahindibalar ...
Kara hindiba çiçeği hemen hemen her yerde gördüğümüz tohumlarının uçuşunu seyrettiğimiz ama mucizesine dikkat etmediğimiz bir çiçektir. Aklı, şuuru ve bilinci olmayan, dış dünyayı bilmesi imkansız olan bu çiçek neslini devam ettirmesi gerektiğini, bunun için rüzgarı kullanması gerektiğini çok iyi biliyor. Rüzgardan tohumlarının zarar görmemesi ve
Reklam
74 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
On İki Hayvanlı Türk Takvimi'ne göre Yalpağan Yılı'nda olduğumuzun şerefine değerli arkadaşım Emre Bozkuş tarafından hazırlanan Fantastik Öykü ve Resim Seçkisine hoş geldiniz! Hazırladığı öykü ve resim seçkisine ad vermede yerli bir ad yerine Yerdeniz serisindeki yalpağanın adı seçerek Ursula Kroeber Le Guin'in eserlerine olan
ORM 1 Fantastik Öykü ve Resim Seçkisi
ORM 1 Fantastik Öykü ve Resim SeçkisiKolektif · Metinlerarası Yayınları · 20243 okunma
Elif okur, nûn yazar içimin nakkaşları, Hayal yurdunda leyla külbe-i ahzân olur.
Kavram ve anlam sorunu
Tanzimat döneminin genç kuşak aydınlarından söz edildiği zaman, bunların Plutarkhos'u, Rousseau'yu, Montesquieu'yü, Volney'yi, Voltaire'i çevirdikleri söylenir; fakat bu çevirilerin hiçbiri elimizde yoktur.
Vefatının Ardından Türk Basınında Papa Eftim
Papa Eftim'in vefatı Türk basınında geniş çapta yer bulur. 19 Mart 1968 tarihli Milliyet gazetesi Papa Eftim'in ölümü ile ilgili bir yazısında bu büyük dava adamından şöyle bahseder: "Yanık yüzlü, temiz yürekli, kadife bakışlı bu Orta Anadolu çocuğu Ortodoks olarak doğmuştu. Büyük din cereyanlarının çatıştığı Küçük Asya'da
Ey dil ey dil niye bû rütbede pür-ü gamsın sen Gerçi virâne isen genc-i mutalsamsın sen Secde-fermâ-yi melek zât-ı mükerremsin sen Bildiğin gibi değil cümleden akvamsın sen Rûhsun nefha-i Cibril ile tev'emsin sen Sırr-ı Hak'sın mesel-i İsi-i Meryemsin sen. Hoşça bak zâtına kim zübde-i âlemsin sen Merdüm-i dide-i ekvân olan âdemsin sen.
Şeyh Galip
Şeyh Galip
Resim