Son derece zeki, her şeyi seviyeli bir bakış açısından gören, kimse hakkında kötü bir söz söylemeyen bir kadın, son derece önemli mektuplarınızı kendisine rahatlıkla teslim edebileceğinizi kendi söylediği halde cebinde unutur, çok önemli bir randevuyu kaçırmanıza sebep olur ve bir özür bile dilemeden gülümser; çünkü saatten hiçbir zaman haberi
Sayfa 284Kitabı okudu
Regresyon (zaman içerisinde geri gitme) sırasında, bir yaşam genç yaşta aniden sona erdiğinde sık sık öfkeyle karşılaşırım. Ruh dünyasına bu koşullarda adım atan ruhlar fazla bir uyarı olmak sızın sevdikleri kişilerden ayrıldıkları için çoğu zaman şaşkınlık ve karmaşa içindedirler. Ölüm için hazırlıksızdırlar ve bazıları bedenlerini terk edişin hemen ertesinde keder ve yoksun kalma duyguları içindedirler.
"Senin olaylara takılıp kalma eğilimin var Jacobo, bazı şeylerden kolay kolay sıyrılamıyorsun, bir defteri kapatmayı her zaman bilemiyorsun. Ama her şeyden çok, kendini hala çok genç hissettiğinin bir göstergesi bu. Hala sonsuz vaktin olduğunu, zamanını boşa harcayabileceğini zannediyorsun. Bunu anlamak senin için kolay olmayabilir, ama intikam almaya çalışmak, onun yüzünden daha fazla zaman kaybetmek olacaktı sadece... "
Sayfa 154Kitabı okudu
Osmanlı padişahları farklı kişiliklere sahiptir. I. Bayezid okuyan biridir. I. Sultan Mehmed çok kurnaz, ketum bir hükümdardır. Bu sayede Fetret devrinde kardeşlerini yen- miş ve Osmanlı mülkünü yeniden tespit edebilmiştir. II. Murad şark literatürüne, siyasetnamelere çok meraklıydı. Büyük tercümeler onun zamanında yapılmıştır. Fatih Sul- tan Mehmed zamanını aydınlatan, herkesi hayret ve gipta içinde bırakan bir hükümdardı. Bu genç mareşalin Yunan- ca, İtalyanca, Farsça ve Arapça bilgisinin bazen abarulsa da esasta sağlam olduğu, tarih konusunda çok derin bilgisi yerli ve yabancı raporlardan da anlaşılmaktadır. Giacomo de Languschi gibi bir Venedikli, Kritovulos gibi Bizans'tan kalma tarihçiler bunu belirtmektedir.
Bu baştan sona belirlenmiş gelecek karşısında, insan ister istemez olabildiğince genç kalma arzusu duyuyordu.
tüm ruhumu dolduran ey Tanrım, şimdi benden yüzünü çevirdin, beni yanına çağır! Daha fazla suskun kalma! Senin susman bu susamış ruhu durduramaz
Bana göre değil acı ve ölüm
Gurbet kokan bir hayatım var benim
93 harbinden kalma sokaklarında
İkindi sonrası açan lâleler
Eritir dağların kirli karını
Susuz bir denizde hırçın dalgalar
Deler karanlığın kulak zarını
"Bu bakımsız saçlarınızla, bu yeşilsiliğini yitirmiş gözlerinizle, bu morarmış gözkapaklarınızla, bu kırışık, bu çizgi çizgi yüzünüzle... Bu onulmaz yalnızlığınızla... Duvarda gülümseyen genç kız. Şu yağlıboya tabloda bukleli saçları, kıvır kıvır kirpikleri. Masadaki çerçevede başında beresi 1930'lardan kalma umuduyla. Şu albümde sayısız güzelliğiyle. Kaldırın bütün bunları, yok edin. Gormesin kimse. Üzmeyin başkalarını bunca. Sizi bu yüzünüzle, bu titrek ellerinizle, bu degişmiş varlığınızla tanıyalım; bir su bile kaynatamayışınızla."
Everest YayınlarıKitabı okudu
Gençleri yargılarken en azından üç bin yıldır var olan bir modele uygun tepki verdigimizi fark etmeyiz. (MÖ 1000 yılından kalma bir Babil tabletinde “Bugünün gençleri rezil, kötü, dinsiz ve tembel. Eski gençlik gibi olmayacaklar ve bizim kültürümüzü muhafaza etmeyecekler.” diye yazıyor. Tüm zaman dilimlerinde ve tüm toplumlarda benzer şikayetleri görebiliriz.) Genç kuşağı nesnel olarak yargıladığımızı düşünürüz ama bir perspektif yanılsamasının etkisinde kalırız. Onların gençliğini kıskanırken, kendi gençliğimizi yitirmenin yasını tuttuğumuz da her herhalde doğrudur.
Onun gözünde çalışmak, başka türlü ayakta kalma imkanı varsa, kabullenmek istemediği bir mecburiyetten başka bir anlam ifade etmiyordu.
Sayfa 21 - Can YayınlarıKitabı okudu
Neye ve neden direndiğimin genellikle farkında değildim, o yüzden başkaldırılarım bulanık, tutarsız ve istikrarsızdı. Boyun eğmemeyle ya da bir bataklığa gömülüp sonra da kurtulmak için çırpınan biri gibi boyun eğmeyle geçen o yılları, şimdi etrafımda aynı savaşları veren genç kadınları gördükçe hatırlıyorum. Bedenen hayatta kalma mücadelesi de çok şiddetli olabilir ama mücadele sadece o değil, katılım, itibar ve ses sahibi olma hakları da dahil olmak üzere hak sahibi bir kişi olarak hayatta kalma mücadelesiydi. Yani sadece hayatta kalmaktan fazlası söz konusuydu:
Yaşamak söz konusuydu.
Kazan Kremlini, gezilip görülecek yerlerindendir. Burada 15. asırdan kalma Ulu Mehmed Han'ın yaptırdığı camii ve bunun yanıbaşında Pugaçev İsyanı'n en önemli şekilde yaşatan eserler göze çarpar. Pugaçev Emilyan, katledilen III. Petro'nun kendisi olduğu iddia ederek ortaya çıktı. İlginç bir adamdı. Okuma yazma bil- miyordu ama bir şeyler karalıyordu. Etrafındaki cahil adamlara bu yazdıklarının Almanca olduğunu telkin ediyordu. Ayaklanmayı destekleyenler sadece fakir köylüler yani daha doğrusu toprak köleleri değildi. Bunların içinde aristokratlar, hatta Türk soylu olanları vardı; Tarahanova gibi. II. Katerina'nın ilginç komutan- larından biri olan genç General Suvarov bu ayaklanmayı bastırdı.Dönemin tarihini Puşkin'in kendi kaleme aldığı Pugaçev isyanı'nın Tarihi adlı kitaptan ve onun bu tarihe dayanarak anlattığı Yüzbaşının Kızı adlı romandan izlemek daha kolaydır. Böylelikle bir tarihçinin, bir edibin nasıl bir araya geleceği görülür. Boris Gudonov adlı dramayı (ki Puşkin'in eseridir) ve Pugaçev İsyanı'nı romanlaştıran kendi eseri Yüzbaşının Kızı okumak iki döneme girişte bize rehberlik yapacak çalışmalardır.
Sayfa 159Kitabı okudu
Prometheus Mitosu:
Tanrılar, hayvanlar ve insanları yarattıktan sonra, onların hayatta kalmasını sağlamak üzere çeşitli özelliklerle donatılması işini, iki genç kardeş Tanrı'ya, Epimetheus ile Prometheus'a verirler. Dağıtma işini yapan Epimetheus, önünde kuyruğa girmiş her canlı ya elindeki torbadan bir takım özellikleri cömertçe dağıtır; kimine keskin
Ama... Erkek doğarsan da aynı ölçüde sevinirim. Hatta belki daha da çok, çünkü o zaman aşağılanmaktan, ezilmekten, kullanılmaktan kurtulmuş olursun. Sözgelimi erkek doğarsan karanlık bir sokakta tecavüze uğramaktan çekinmen gerekmeyecek. İlk bakışta kendini kabul ettirmek için güzel bir yüze, zekanı saklamak için biçimli bir gövdeye gereksinme
