Ortadoğu’da bir ülkeye gidince vize vb. problemlerle karşılaşmayan ben, Yunanistan’a gitmek için türlü türlü bürokrasiye takılan yine ben😣
Ben gerçekten Ortadoğu insanıyım yani bu Avrupa tarafı evraklarla vallahi beni hem geriyor her yoruyor 🫠
"Ve yağmura yakalanmanın romantik olabilecek hiçbir tarafı yok."
Clay gülerek, "Meğer bu yalnızca filmlerde roman- tik oluyormuş," dedi ve Julia'yı baştan aşağı süzmeye başladı. Saçları dağılmış bir şekilde boynuna ve yanak- larına değiyordu. Rimeli akmaya başlamıştı ve yüzün- den yere bir damla su düştü. "Ben neye
Bu kitap... Kesinlikle konusu aşırı güzeldi hani şöyle 10 kitap olsa gene okurdum yani aşırı beğenmiştim ve gerçekten çok sevdiğim bir arkadaşım vermişti bana:) ama sonu gerçekten ağlatır insanı bide sonunda kendin gibi birşey bulmak o daha üzücü tarafıydı benim için biraz kırgınım bu kitaba
Kısacası, arada bir de olsa başkalarının gözünde düşündüğünüz kişi olmadığınızı az da olsa hissederseniz ne yaparsınız? (Dürüst olun.) Ya hiçbir şey yapmaz ya da pek az şey yaparsınız. Kendinize duyduğunuz şu hoş ve tam güven nedeniyle, olsa olsa başkaları sizi yanlış anladı, yanlış değerlendirdi diye düşünür geçersiniz, o kadar. Sizi gerçekten ilgilendirmesi halinde belki bazı açıklamalarda bulunarak o kötü yargıyı düzeltmeye çalışır, ilgilendirmiyorsa olduğu gibi bırakır ve omuzlarınızı silkerek, "Neyse yani, sonuçta benim vicdanım bana yeter,” dersiniz.
Bir tarafta çocuklar, bebekler, hamile kadınlar ölürken 23 Nisan çocuk bayramını eğlenerek havai fişekler patlatıp sanki hiçbir şey yokmuş gibi vahşetin sesini kahkahalarımız ile bastırmak ve kutlamak yerine, daha duyarlı ve tüm dünyaya ders niteliği taşıyacak gösteriler yapılabilirdi. Hem belki böylelikle çocuklarımız da adil dünya için küçük
Roman, Deborah'ın akıl hastanesine yatırılmadan önceki ve sonraki yaşamına odaklanıyor. Greenberg, Deborah'ın iç dünyasını ve yaşadığı sanrıları son derece gerçekçi bir şekilde tasvir ederek, okurları onun zihnine girmeye ve onunla empati kurmaya teşvik ediyor. "Sana Gül Bahçeleri Vadetmedim"in benim açımdan en etkileyici
Yazarın Nietzsche Ağladığında kitabını okuduğumda, zerre okuyamadığım felsefeyi yalın diliyle anlatabildiği için çok sevmiştim Yalom'un kalemini. Çok benzer bir şekilde, bu kitapta da Psikoloji alanı aynı basitlikte ele alınmış. Psikologların el kitabı olabilecek, alanın tarihini, inceliklerini ele alan bir kitabı, benim gibi alanla ilgisi
"Merak ediyorum da, birkaç saliseni alabilir miyim? Şey tam olarak salise değil...Salisenin gerçekten zaman ölçüsü olduğunu biliyor muydun? Saniyenin yüzde biri yani...acaba bana bir sürü salise ayırabilir misin?"
Siyonizm devlet bildirgesinde şöyle yazılmış, biz Siyonist devlet sinirlarini cizmedik bir harita yok ne zaman biz bitti dersek sınırımız o olacak. Bu gerçekten çok dikkat çekici yanı bu azgın sürü doymayacak.devaminda Ortadoğu ülkelerinde ilk olarak askeri sistemi yok etmeyi ve dini yapı olarak Şii ve durzilik yaygınlaştırmayi hedeflemisler.
Bir diğer dikkatimi çeken husus dünya genelinde zengin Yahudilerin yılda bir kez Kudüste toplanıp siyonistlere para ve askeri yardım sağlaması.
Bunu Müslüman ülkeler yapsa neler..
"Evine döneceksin ve oranın artık evin olmadığını göreceksin. Ve o zaman işte kendini gerçekten kötü hissedeceksin. Burada kaldığın sürece hiç değilse, günün birinde evime döneceğim, diye düşünebilirsin. N'est-ce pas? Haklı değil miyim?"
"Harika bir mantık bu" dedim. "Yani sence bir evim olduğunu, ancak ondan uzak kaldığım sürece mi hissedebilirim?"
Güldü.
"Yani, gerçek de bu değil mi? İnsan bir evi olduğunu, onun değerini ancak onu terk edince anlamıyor mu? Ama bir kez ayrıldı mı da bir daha geri dönemiyor işte."
"Sanırım bu ezgiyi daha önce dinlemiştim."
"Tabii," dedi Giovanni. "Daha çok duyacaksın. Bu her zaman her yerde birilerinin çıkıp söylediği bir ezgi."
Dokuz - Oğuzlar evvelce, Kumlançu adı verilen bir ülkede otururlarmış. Burada Tuğla ve Selenga adlı iki ırmak akarmış. Bir gece oradaki iki ağacın üstüne, gökten bir nus nütunu indi. Bu ağaçlardan biri sümü yani huş yahut kayın ağacı (bouleau), diğeri kasuk (yani Cihangüşâ’ya göre çamfıstığı, Mahmud-i Kâşgarî’ye göre fındık) ağacı idiler.
Romanları ile daha çok bilinen Elif Şafak'ın, deneme kitabı Firarperest. Gazete yazılarından derlenmiş, içinde hayat, kadın,aşk, ihanet ve yine o dönemin olaylarını anlatan tam 64 yazı var. Ağırlıklı olarak kadın ele alınmış diyebilirim.
Kitabı okurken onunla aynı düşündüğünüzü göreceksiniz. Aslında yaşanan olaylar o zaman, yani kitabın yazıldığı zamanlar neyse şu anda da böyle. Değişen pek birşey yok ne yazık ki.
Sizinle altını çizdiğim birkaç satırı paylaşmak istiyorum. Gerçekten de en çok alıntı paylaştığım kitaplardan biri olabilir.
"Kötülük dediğin şey kalptedir; görünüşte, giyinişte değil."
"Bir toplum ne kadar feodal ve içine kapanık ise orada insanların-özellikle kadınların hayatı o kadar önemsizleşir."
"Zaman" başka, "vakit" başka, "an" başka, "dem" başka, "dehr" başka."
Şunu not olarak eklemek isterim ki bu kitabı aldığım dönemde okumayı çok sevemedim. Hatta yarım kalan kitaplarımın arasındaydı. Ama şimdi çok keyif alarak hatta böyle sindire sindire okudum. Belki yaş, belki tecrübe... Siz ne derseniz deyin buna ama bazı kitapların gerçekten zamanı var. Buna inananlardanım.
Keyifli okumalar dilerim...
FirarperestElif Şafak · Doğan Kitap · 20185,5bin okunma
yahu aradimda o video'yu bulamadim,
bi turko lavuk cekmis, iste amerikaya giden work and travelci sanirim.
ozetle diyor ki;
Turkiye ve kizlar icin (zaten ortadogu'da en buyuk dert halaaaaa sex/hic degismez)
iste gidip gormus orayi,
hani diyor burda, amerika'da normal guzel bir kizin ortalama en fazla 300-500 takipcisi var normali
Herkese Merhaba,
Herkesin öve öve bitiremediği Karga Krallığının1. Kitabını bittimiş bulunmaktayım... Puanımdan anlaşıldıgı gibi ben öyle çok sevemedim. Ama neden karga ya aşık olduklarını anladım cunku bende oldum, yazar resmen karga karakteri için diğer tüm karakterleri ezmiş... çokta güzel yapmış hahah:D
Kitabımıza gelirsek; Bir kahin gelir