Son zamanlarda okuduğum en iyi Türk romancı diyebilirim. Üstelik fantastik yazdığı halde! Genelde aşırı fantastik, uçmalı kitapları beğenmem. Beğenmediğim batı usülü olanlar imiş. Gereksiz bir mübalağa seziyorum o kitaplarda.
Herneyse, kitabımıza gelirsek; yazarın önsözü herşeyi açıklıyor aslında. Kitaba başlamadan yazar soruyor; yüzüklerin efendisi VS kitapları bu kadar okunurken bunların bir çoğunu Türk Mitolojisinden alındığını öğrenmek sizi üzmez mi?
Çok güzel bir ifade vardı. Alıntılayayım; "Una, şekere, yağa sahip bir milletin evladı olarak helva yapmamamıza kahroluyordum!" diyor yazar.
Türk Dili ve edebiyatı öğretmeni olan yazar, anlatılanın öğrenciler tarafından tam manasıyla anlaşılmadığını görünce bunu kendisine bir görev edinmiş. Ve üç kitaptan oluşacak bu Türk Mitolojisinden uyarlama kitapları yazmaya başlamış. Bu serinin ikincisi. Üçüncüyü bekliyorum.
Yani demem o ki; yukarıda bahsi geçen o meşhur kitapları gençlerimiz çok seviyor ki bu kadar meşhur, o halde bu kitapları da duyuralım, okunsun.
Hem yerli, hem gerçekten güzel.
Bu tarz romanları kafa dağıtmak için okuyan biri olarak dahi, çevremdeki gençlere ballandırarak anlatıyorum ki yerli güzel kitaplar da duyulsun, okunsun. Ki zaten okuyunca çok beğeneceksiniz.