Ayrıca bir kitap okumanızı önermem. Şimdi Finnegan'ın içinde Tristan ve Isolde, Napoelon, Gladstone, Paskalya Ayaklanması, Isaac Butt ve Parnell çekişmesi gibi kişi ve konular görülebilir. Daha bir dolu şey. Diğer önemli kaynaklar ise Ibsen'in Yapı Ustası eseri ve Giambattista Vico, Bruno ve Nolan'ın felsefeleri ve şimdi sayamadığım daha bir dolu metin, yazarın izi var ama Finnegan'da kendimizi, kendi birikimimizi bulmamız gerekir. Nereden nasıl yakalarsanız öyle. Ders çalışmıyoruz ki şunu da bileyim aman şunu ıskalamayayım diyelim.
Ahmet Arslan herkesin bildiği gibi ülkemizde felsefe alanında en önemli isimlerinden.
Kitap üslup olarak gayet akıcı ki sanıyorum hoca buna çok dikkat ediyor çünkü felsefenin herkesin anlayabileceği bir şey olabileceğini düşünüyor.
Ahmet Arslan kitabı ilk olarak 1994'te yayımlamış ve kısa sürede büyük ilgi görmüş. Bunun üzerine ilerleyen
Ona göre de toplum, İbni Haldun için olduğu gibi, ancak güçle, şiddetle kurulur ve onun kurucusuna, yani güç ve şiddet sahibine bu konuda en fazla yardımcı olan şey de din ve dini ritüellerdir.
İnsan, zihninin sınırsız ve belirsiz yapısından dolayı, her nerede ve her ne zaman cehalete düşse kendisini her şeyin ölçüsü sayar ve öyle kabul eder..
İnsanlar ilk başta zorunluluklarını duyumsar, sonra faydalı olanı arar, ardından ise konforla meşgul olurlar. Buna kendilerini zevk ve eğlence ile oyalamaları eşlik eder. O zamandan sonra sefahatin içinde rezillikleri boy verir, ve nihayetinde çıldırarak kendi varlıklarını tüketirler..
Otoritenin üç türü vardır. İlki tanrısaldır ve bu
inayet için hesap sorulmaz. İkincisi, kanunların resmî usulü üzerinde tam olarak duran kahramansal otoritedir. Üçüncüsü, deneyime, pratik işlerde bireysel öngörüye ve akılsal konularda ince bir hikmete sahip kişilerde yer alan gerçeklik üzerine temellenen insani otoritedir.
"İnsan zihninin bir diğer özelliği de insanların uzak ve bilinmeyen şeylere dair hiçbir şey tasarlayamadıklarında, onlar hakkında mevcut ve bilinen şeylerle hüküm vermesidir."
"İnsan zihninin sınırsız ve benzersiz yapısından ötürü, her nerede ve her ne zaman cehâlete düşse, kendisini her şeyin ölçüsü sanmaya başlar."
-Giambattista Vico