Bir devlete benzetiyorum kendimi.
İşim gücüm bitmeyor.
Bir türlü yerleşemeyorum odamda.
Her istediğim kitabı alamayorum.
Plânlar içinde geçiyor ömrüm,
Başlayıp tamamlayamayorum.
Bir devlete benzetiyorum kendimi.
İçimdeki hükûmetin gidişini anlamayorum.
Yıllar ötesini düşünür düşünmez
Hemen mesud ve zengin oluyorum.
Nedense geçmiş günler unutuluyor.
Tarih kitabı gibi hatıra defterlerimi okuyorum.
Sen gidiyorsun ya işine yetişmek için
Saçlarını, gözlerini, ellerini
Neyin varsa toplayıp gidiyorsun ya
Her seferinde bir şey unutuyorsun sıcak Termometrede yükselen çizgi çizgi
Kim bilir nerelerde soğuyorsun
Senin gözbebeklerin var ya kadın kadın gülen
İnsan insan bakan gözbebeklerin
Beni tutsa tutsa gözlerin tutar ayakta
Beni yıksa yıksa gözlerin yerle bir eder
Ne gelirse onlardan gelir bana
Çalışma gücü yaşama direnci
Mutluluk gibi kazanılması zor
Mutluluk gibi yitirilmesi kolay
Bir açarsın ki mutluyum
Bir kaparsın her şey elimden gitmiş..
~Rıfat Ilgaz
Devlet Ve Ben
Bir devlete benzetiyorum kendimi.
İşim gücüm bitmiyor.
Bir türlü yerleşemiyorum odamda.
Her istediğim kitabı alamıyorum.
Plânlar içinde geçiyor ömrüm,
Başlayıp tamamlayamıyorum.
Bir devlete benzetiyorum kendimi.
İçimdeki hükûmetim gidişini anlamıyorum .
Yıllar ötesini düşünür düşünmez
Hemen mesud ve zengin oluyorum.Nedense geçmiş günler unutuluyor .
Tarih kitabı gibi hatıra defterlerimi okuyorum .
Türkiye'de özellikle savrulmuş dindarlarda bir dinler üstü ahlak arayışı var. Bunu da tanımadıkları batı üzerinden yapıyorlar. Halbuki seküler olmanın daha kolay ve dümdüz yolları var.
Biraz batı görenler, akademisyen ya da turist olarak batıya gidiyorlar ve çok etkileniyorlar. Ama bu gidişin çok steril olduğunun farkında değiller. İşçi olarak