Kafamda belirsiz, ama kaygı verici düşünceler doğuyordu. Çevremdeki her şeyden sıkıntı, bir yerelere kaçıp gitme, gizlenme arzusu yaratarak ruhumu zehirliyordu.
radyoda çalanı herkes duysun istemişsindir. :)
youtube.com/watch?v=CFJbY8L... Soner Arıca / Ayrılık Duracağım burada Gidişini seyredeceğim Kıpırtısız, sakin gibi görüneceğim Kavgasız olacak, fırtınasız olacak Saçma sapan olacak Organlarım birbirine vuracak Arkandan sessiz bakacağım Ben yine salağı oynayacağım Gönlüme bir kor düşer Gitme öyle zamansız Önce hayaller biter Yanar külsüz dumansız Baharlar hiç gelmez Mevsim hep kış olur Günlerime güneş doğmaz Hislerim uyur
Reklam
Hayat acı veren bir bezginliğe dönüşünce, ebedi uykusuyla ölüm teselliye hazırdı. O zaman ne bekliyordu? Artık gitme vaktiydi.
Sayfa 477Kitabı okudu
Giden bi şekilde unuturda peki ya kalan kalan nasıl unutsun gitme dersiniz gitme Aklım sende kalır uyuyamam geceleri değil bir sene bir gün bile gitme.
Allah'ın huzuruna bir başka kulun amel defteri ile gitme imkanı olsaydı, Ömer'in amel defteri ile gitmek isterdim.
Sayfa 264 - Hz. Ali (ra)
Tahrik ediyorum
Serçe kadar yok musun be Hadi uç uçabilirsen Akıl izan idrak sende Kader seç seçebilirsen Alev dondu akıl yandı Su uyudu taş uyandı Ecel kapına dayandı
Reklam
Şimdi gitme demiyorum ama sonra tekrar gel, bekleyeceğim.
Beyaz
Gitme dedim; gelip durdu yanımda Gitmem dedi, yıldız oldu yönümde Bir hayalin gülmezinde buluştuk Karanlığın olmazında buluştuk Emsali yok imiş derman ilinde Koç yiğitler boyun bükmüş yolunda Ellerinin kıyısındaymış yüzüm Meğer onda ruh-i revanmış özüm
Sayfa 99 - Timaş Yayın GrubuKitabı okuyor
Beni bırakıp gitme bu şehirde Ele güne söz olur Caddeler üstüme üstüme gelir Kaldırımlar ki beni senin yolundan Başka yabancı yollara götürür.
Gözlerin hiç görmez beni, Hiç bilmez yüreğin benim sevgimi. Gitme demeyeceğim bu yolda sana, Hiç gelmediğini bildiğim içindir belki..
Reklam
Sana gitme demeyeceğim Sana gitme demeyeceğim Ama gitme Lavinia Ama gitme Lavinia...
Gitme, kaybedince daha çok seveceksin.
Şimdi sen gittin ya Hani sen benden daha olgundun ya Hani sen aşkı daha iyi tanır Aşkın en küçük yaşını bilirdin ya Hani gözlerimden anlardın ya ne demek istediğimi Gitme dercesine bakardı gözlerim Mecburum dercesine titrerdi ellerim Ellerimden ayrılırken
''Atatürk, bilmek için öğrenmiş olmaya ihtiyacı olmayan'' dâhiler soyundandı. Bildiğini bilen, bilmediğini de şıp diye sezen bambaşka bir insandı. Milletinin bunca talihsizlikleri içindeki tek büyük talihi de iste yüzyılda bir yetişen böyle bir dâhinin nasılsa aramızdan çıkıverişi ve bizi hep bilime, hep gerçeğe, hep uygarlığa yönelik bir pusulayla bataktan kurtarması, sonra da ayak uydurmakta güçlük çektiğimiz bir devrimler serisi ile birdenbire ''muasır medeniyet''in yakınına getirir gibi olması idi.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.