Sana kızgın değilim... Sana kızmayacak kadar seni tanıyorum... Sonra seni seviyorum... Neden sevdiğimi bilmeden seviyorum... Bu sevgiyi her gittiğim yere beraber götüreceğim... Allahısmarladık...
Sayfa 232Kitabı okudu
''Siz ömrünüzde hiç kıskançlık duymadınız, değil mi, Miss Eyre? Duymadınız elbette; sormama bile gerek yok, aşık olmadınız ki! Bu iki duyguyu da bundan sonra tanıyacaksınız. Ruhunuz uyuyor daha. Onu uyandıracak sarsıntı olmamış. Sanıyorsunuz ki büyün yaşam şimdiye kadar gençlik yıllarınızın geçip gittiği gibi sakın akıp geçecek. Gözleriniz, kulaklarınız tıkalı olarak kendinizi akıntıya bırakmışsınız; ne sularda yükselen kayaları görüyorsunuz ne de kayaların dibinde kaynayan buruntuları dinliyorsunuz . Ama elbet siz de -mim koyun bu sözlerime- bir gün ırmağın kayalık bir geçidine geleceksiniz. Burada yaşantınızın tüm akışı altüst olacak, köpükler, uğultular içinde keşmekeşe boğulacak. Ya yaşantınızın sivri uçlarına çarpılarak paramparça olacaksınız ya da yüksek bir dalga sizi yukarıdan aşırarak durgun sulara ulaştıracak... Benim şimdiki durumum gibi.''
Sayfa 202 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Oldu(rdu)ğun, öldü(rdü)gün kadar
Aynı gökyüzü altında farklı gökyüzüne baktığımızı kabul etmedik. Yan yana göğe bakarken, ben, hayat kısa kuşlar uçuyor diye şiirler okurdum, sen götür beni gittiğin yere diye arabesk şarkılar söylerdin. Birbirimizin farklılığındaki aynı şehvetle bağlıydık biz... Olamadık biz ve bir şarkı öldürdük...
Gittiği yere kadar değil, gücünün yettiği yere kadar sevmeli insan...
"Eski silah arkadaşlarım da, bir akşam beni meyhanede yıllar sonra karşılarında görünce, önce sevinir gibi oldular. Masada biraz daha toparlanıp bana bir yer açtılar. Sonra hemen alıştılar varlığıma: Sanki terhis olmuşum da albayım, askere ilk gittigim gün, filan meyhanede iki yıl sonra buluşalım diye verdigim bir sözü tutuyorum. İşte o gözlerle baktılar bana. Aradaki zamanı sanki hiç yaşamamışım gibi davrandılar bana. Biz, evlendiğin gün anlamıştık sana uygun olmadığını, dediler. Evlendiğim günden beri sanki durmadan beni düşünmüşler gibi başlarını salladılar. Senin için daha hayırlı oldu. Sanki daha dün ayrılmışım yanlarından. Oysa, rakıya su kattığımı bile unutmuşlar, bir adımı hatırlıyorlar o kadar: Hikmet aşağı, Hikmet yukarı. Şimdi nerede oturuyorsun? demediler de şimdi nerede çalışıyorsun? diye sordular: Gerçek bir ilgisizlik. Kaç yıldır ortalıkla görünmüyorsun, sen de nereden çıktın? bile demediler. bu kadarcık bir ilgiyi bile çok gördüler bana. Kısacası, meyhanelerde yeniden barınamadım albayım; aynı meyhaneye iki kere girilemiyormuş. (Buna benzer bir felsefe vardı, değil mi albayım?)"
Sayfa 32 - İletişim Yayınları, 13.baskı - 2002 yılıKitabı okudu
Arkadaşlar aşık olmayın :D Net bilgi iyi değil :D
“Siz ömrünüzde hiç kıskançlık duymadınız, değil mı? Duymadınız elbette; sormama bile gerek yok, âşık olmadınız ki! Bu iki duyguyu da bundan sonra tanıyacaksınız. Ruhunuz uyuyor daha. Onu uyandıracak sarsıntı olmamış. Sanıyorsunuz ki bütün yaşam şimdiye kadar gençlik yıllarınızın geçip gittiği gibi sakin sakin akıp geçecek.
Can yayınları/ EpubKitabı okudu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.